Fw: En büyük zulüm bir dilim ekmeğe muhtaç etmektir

yüzde 15'inin açlık sınırının altında yaşadığını dile getiren
Kurtulmuş, "Bugün, yüzde 12 oranında vatandaşımız birilerine muhtaç
olarak yaşamlarını sürdürüyor. Bu sınıf iktisaden çöken ülkelerde
görünür. Adam sosyal yardımlar ile ayakta duruyor. En büyük zulüm
insanı ekmeğe muhtaç etmektir. Şimdiki yönetim emek düşmanlığı
yapıyor" dedi.

Yetimin hakkı faize gidiyor
Milletin aklını kozmik oda, kozmetik oda tartışmaları ile
bulandırdıklarını da söyleyen Prof. Kurtulmuş, milletin esas derdinin
ekonomi olduğunu söyledi. Kurtulmuş, "Bu konuları niye tartışıyorlar.
Ülkede esas sorun işsizlik, şekerin beş para etmemesi, pancarın para
etmemesi, hanımların mutfakta kaynatamadığı tencere, yoksulluk,
kapanan esnafın iş yerleri, özelleştirme adı altında gâvurlara peşkeş
çekilen tütün meselesi, Başbakan Samsun'da ne diyecek 'her
üniversiteli iş bulacak diye bir şart yoktur' diyor. İşsizlik
rakamları yüzde 20'nin üstüne çıktı. Resmi rakamlara göre halkın yüzde
80'ini yoksulluk sınırının altında" dedi.

Açılımda Saadet farkı
Kurtulmuş, Doğu ve Güneydoğu'da 23 ilde DTP çizgisine bağlı partilerin
aldığı oy oranının yüzde 23'ü geçmediğini de altını çizerek, bölgede
geri kalan yüzde 77'lik oranı kimsenin dinlemediğini vurgulayarak,
"Geriye kalan yüzde 77'si bu çizgideki partilere oy vermedi. Geride
yüzde 77 gibi bir rakam var. Neden onları ciddiye almıyorsunuz.
Başbakan sonunda milli birlik ve beraberlik ismini verdi. Bizim
dediğimize geldiler. Siz ayağınızdan topu kaçırırsanız inisiyatif
başkalarına geçer. Fevkalade ciddi yanlışlıklar ortaya koymuşlardır.
Süreç şeffaf bir şekilde yürütülememiştir" dedi.

Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, partisinin
Samsun 4'üncü il kongresine katılarak bir konuşma yaptı. Kurtulmuş,
konuşmasında ülke gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulunarak
hükümet ve muhalefet partilerini yine sert bir şekilde eleştirdi.
Büyük bir coşku ve heyecanın olduğu Hasan Doğan Kapalı Spor Salonu'na
gelen Kurtulmuş, sloganlarla karşılandı.

Kurtulmuş, konuşmasına açılım sürecine ilişkin eleştirileri ile
başladı. Yaz aylarında AKP Hükümeti'nin 'açılım' adı ile içinde ne
olduğu belli olmayan bir yolla işe giriştiğinin altını çizen
Kurtulmuş, geçtiğimiz zaman zarfında hükümetin 'açılım'ı askıya
aldığını dile getirdi. Kurtulmuş, 'Başbakan Erdoğan'ın 'açılım'ı
yeniden gündeme taşıyacağının anlaşıldığını da belirterek, geçtiğimiz
süreçte yapılan hataları bir bir saydı. Hükümet'in önce işe tarih
vererek başlamasının büyük bir hata olduğunu ifade eden Kurtulmuş,
Hükümet ile muhalefet partilerinin de üslubunu eleştirdi. Kurtulmuş,
"Başbakan bir müddet askıya aldıktan sonra öyle görünüyor ki açılımı
tekrar gündeme taşıyacaktır. Bu altı ay içerisinde her gün, yüksek
sesle hatalı bir üslupla kavga ettiler. Birbirlerine söylemedik laf
bırakmadılar. Önce tarih verdiler, yılsonuna kadar bunu çözeceğiz,
dediler. Biz ise 'aman bu sorunu hafife almayın' dedik. Yıl geçti,
yılsonu bitti, hala bir şey gözükmüyor" dedi.

Yetimin hakkını borç alırken düşüneceksin
Milletin aklını kozmik oda, kozmetik oda tartışmaları ile
bulandırdıklarını da söyleyen Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr.
Numan Kurtulmuş, milletin esas derdinin ekonomi olduğunu söyledi.
Kurtulmuş, "Bu konuları niye tartışıyorlar. Ülkede esas sorun
işsizlik, şekerin beş para etmemesi, pancarın para etmemesi, esas
mesele üniversite mezunu genç işsiz kardeşimin meselesi, hanımların
mutfakta kaynatamadığı tencere, yoksulluk, kapanan esnafın iş yerleri,
özelleştirme adı altında gavurlara peşkeş çekilen tütün meselesi,
Başbakan Samsun'da ne diyecek 'her üniversiteli iş bulacak diye bir
şart yoktur' diyor. "Tekel depolarında yan gelip yatacaklara yetimin
hakkını yedirtmem" diyor. Yetimin hakkını faizle borç alırken
düşüneceksin" diye eleştirdi.

İşsizlik rakamlarının yüzde 20'nin üstüne çıktığını, üniversite mezunu
insanların iş bulamadığını, gelir dağılım adaletsizliğinin fevkalade
bozulduğunu da sözlerine ekleyen Kurtulmuş, "Nüfusun en zengin yüzde
5'lik kesimi ülke gelirinin yüzde 70'ini alıyor. Resmi rakamlara göre
halkın yüzde 80'ini yoksulluk sınırının altında. Yüzde 15'i açlık
sınırının altında yaşıyor. Yüzde 12 oranında vatandaşımız birilerine
muhtaç olarak yaşamlarını sürdürüyor. Bu sınıf iktisaden çöken
ülkelerde görünür. Adam sosyal yardımlar ile ayakta duruyor. En büyük
zulüm insanı ekmeğe muhtaç etmektir. Şimdiki yönetim emek düşmanlığı
yapıyor" dedi.

Yeni Anayasa'yı neden yapmadınız?
Ülkenin bir sürü tartışma ile boğuştuğunu da dile getiren Kurtulmuş,
hükümetin 2007 seçimlerinde aldığı oyun gereğini yapmadığını
söyleyerek, sadece oy almak için 'Bakın bize yaptırmıyorlar' dediğini
kaydetti. Kurtulmuş, "Türkiye'de 2007 yılında çuval çuval oy aldılar.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde millete 'bakın bize yaptırmıyorlar' diyerek
oylarını yüzde 47'ye çıkardılar. Yüzde 47'nin icabını yerine
getirdiniz mi? Millet dedi ki gidin Anayasa yapın. Anayasa değişikliği
geldi mi, iki yılı geçti. Darbeler, Ergenekon tartışmaları sürüyor.
Hükümet yeri, temenni yeri değil. Mahalle kahvesindeki hacı amca gibi
konuşamazlar, hükümet yeri icra yeridir" diye konuştu.

Ülkenin bir sürü tartışma ile boğuştuğunu da dile getiren Kurtulmuş,
hükümetin 2007 seçimlerinde aldığı oyun gereğini yapmadığını
söyleyerek, sadece oy almak için 'Bakın bize yaptırmıyorlar' dediğini
kaydetti. Kurtulmuş, "Türkiye'de 2007 yılında çuval çuval oy aldılar.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde millete 'bakın bize yaptırmıyorlar' diyerek
oylarını yüzde 47'ye çıkardılar. Yüzde 47'nin icabını yerine
getirdiniz mi? Millet dedi ki gidin anayasa yapın. Anayasa değişikliği
geldi mi, iki yılı geçti. Darbeler, Ergenekon tartışmaları sürüyor.
Hükümet yeri, temenni yeri değil. Mahalle kahvesindeki hacı amca gibi
konuşamazlar, hükümet yeri icra

yeridir" diye konuştu. Kurtulmuş, aylardır Ergenekon tartışmalarının
yaşandığını belirterek, "12 Eylül 1980 darbesi ile hesaplaşmayı göze
almayan hiçbir siyasi irade ne Susurlukla ne Ergenekon'la asla
hesaplaşamaz. Türkiye'de beş tane darbe var. Hepsi de uluslar arası
standartlara göre. Bunların hukuki zemini var mı, darbeleri geçici
maddeye bağlıyorlar. Hiç kimsenin darbeyi aklından geçirmeyeceği bir
hukuki düzenlemeyi yapacaksınız. Bunları kim yapacak. Kahvedeki Ahmet
amca yap diye sana oy verecek. Verdi mi arkadaş, verdi, nerde sonuç.
'Efendim yapacaktık ama yaptırmıyorlar' Yapamıyorlar mı yaptırmıyorlar
mı" dedi.

Açılım konusunda sadece kavga ettiler
AKP'nin meclis çoğunluğuna da dikkatleri çeken Kurtulmuş, bu oy oranı
ile bu sorunu çözülmesi gerektiğini söyledi. Hükümet'in bu anlamda bir
projesinin olmamasına da eleştirilerde bulunan Saadet Lideri, "AKP bu
kadar oy çoğunluğu olmasına rağmen açılım konusundaki projesinin ne
olduğunu binle var mı? CHP baştan itibaren istemezuk diye ayağa
kalktı. Peki, CHP'nin görüşünü bilen biri var mı? Ya MHP'nin görüşün
bilen var mı? Bu partiler adam akıllı üç cümle söyleyebildiler mi?
Sadece kavga ettiler. Saadet Partisini ne söylediğini bütün
Türkiye'deki herkes biliyor. Çünkü Saadet 'gönüllü birliktelik' adlı
projeyi ortaya koydu. Biz iktidarda olsak bu meseleyi nasıl çözeriz o
disiplin içerisinde o anlayış içerisinde çözmeye çalıştık. İşte
muhalefet böyle olur" diye eleştirdi.  "Bu süreç hükümet tarafından
eline yüzüne bulaştırılmıştır" diyen Kurtulmuş, çünkü hükümetin bir
hazırlığının olmadığını kaydetti. Hükümetin ilk olarak sorunu hafife
aldığını dile getiren Kurtulmuş, " Hem de tarih söyleyerek hafife
aldılar. Arkasından seçim süreciymiş gibi milleten oy alabilecekleri
bir sürece dönüştürdüler. 'Anadolu'ya anlatacağız' diye yola çıktılar
ama ülkenin yarısına bile gidemediler. Adını 'açılım' ismi koydular
sonunda antidemokratik açılım yaptılar. Doğu ve güney doğuda sadece
DTP ve PKK varmış gibi bu bölgedeki STK'ları, kanaat önderlerini,
manevi merkezleri ciddiye almadılar. 'Ne söylüyorlar' diye ciddiye
almadılar. Sadece karşılarına bir partiyi muhatap aldılar. Onları da
alıyormuş gibi gözüktüler" şeklinde konuştu.

Bizim dediğimize geldiler
Kurtulmuş, Doğu ve güneydoğuda 23 ilde DTP çizgisine bağlı partilerin
aldığı oy oranının yüzde 23'ü geçmediğini de altını çizerek, bölgede
geri kalan yüzde 77'lik oranı kimsenin dinlemediğini vurgulayarak,
"Geriye kalan yüzde 77'si bu çizgideki partilere oy vermedi. Geride
yüzde 77 gibi bir rakam var. Neden onları ciddiye almıyorsunuz.
Başbakan sonunda milli birlik ve beraberlik ismini verdi. Bizim
dediğimize geldiler. Siz ayağınızdan topu kaçırırsanız inisiyatif
başkalarına geçer. Fevkalade ciddi yanlışlıklar ortaya koymuşlardır.
Süreç şeffaf bir şekilde yürütülememiştir" dedi.

Numan Kurtulmus Samsun da konustu

http://www.milligazete.com.tr/haber/en-buyuk-zulum-bir-dilim-ekmege-muhtac-etmektir-149238.htm

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.