[anadoluhaber] Askerler anlatsın, ordu şeffaflaşsın!

Arkadaşlar merhaba, bugünkü yazımı paylaşıyorum.

Sevgiyle kalın.

Reha Ruhavioğlu / haBertaraf

http://www.habertaraf.com/koseyazisi/7486-askerler_anlatsin_ordu_seffaflassin.html

Askerler anlatsın, ordu şeffaflaşsın!

Bu yazıda askerleranlatiyor.blogspot.com adresinden bahsetmek üzere sözleşmiştik.

Önce bu sitede yer almayan iki hatıra; ilki bir öğretmenden; “kısa dönem olarak askere gittiğimizin ilk günüydü. Doktor, öğretmen, avukat vd. 25-35 yaşlarında bir topluluk… Bir teğmen geldi, 20-21 yaşında, bıyıkları yeni yeni terlemeye başlamış. Hepimiz esas duruştayız. Mümkün olduğunca laubali bir şekilde ‘aranızda matematikçi var mı lan?’ diye sordu. Başlarına talih kuşu konduğunu sanan üç matematik öğretmeni hızla gruptan ayrılıp hizaya geçtiler. Genç teğmen aynen şunu dedi: ‘Sen, şu ağaçları say! Sen, git bana bir çay getir! ve Sen, s..tir ol geç yerine!’ Bu erkekliğini üzerimizde denemesinin ilk örneğiydi.”

İkincisi bir yolsuzluk hikâyesi… Bu kişiden onlarcasını duyduğum yolsuzluk hatıralarından biri şöyle; “bir gün bir pikap dolusu hamsi geldi. Bunları temizlememizi emrettiler, askerlere yemek olacakmış. Hamsilere baktık, çoğu bayatlamış, kokuyor. Bir gün daha kalsa yenmeyecek. Bari ziyan olmasın diye birkaç arkadaş sabaha kadar yüzlerce kilo hamsiyi temizledik. Geriye kalanlar da olduğu gibi çöpe gitti… Sonra öğrendim ki o hamsiler komutanın kardeşinin yakın dostu bir balıkçıdan alınmış, komutanlar almasa çöpe gidecekmiş…”

Yukarıdaki hatıralara rahmet okutturacak yüzlerce hatırayı ‘Erkek Hiyerarşisi Üzerine Bir Site’ olan askerleranlatiyor.blogspot.com adresinde bulabilirsiniz.

* * *

“TSK Peygamber ocağıdır” ifadesi teoride doğru olabilir ama bir de köyün görüneni var. Yani pratikte yaşananlar bu ifadeyi yalanlıyor. Bizim TSK daha baştan bir “devlet içinde devlet” mantığıyla kurulmuş. Ekonomisi denetime kapalı, hastaneleri sivillere ayrı, kendi yargı kurumları var. Hal böyle olunca ortaya çok büyük ama dışarıya kapalı bir yapı ortaya çıkıyor. Elbette durum düne göre bugün iyidir lakin üç general açığa alındı diye statüko bitti mi sanıyorsunuz?

Askerlik şubesindeki memurundan üst düzey generaline kadar askeriyenin şemsiyesi altında olanlar kendiliğinden bir sınıf atlamış sayılıyorlar. Onlar kendi aralarında asalet derecelendirmeleri yaptıktan sonra sıra biz sivillere geliyor.

Ordumuz kırılan kolu yen içinde tutma hassasiyetine sahip olduğundan bir-iki yıl öncesine kadar dışarıya sadece erlerin acı hatıraları sızabiliyordu. Şimdi sızan bilgi ve belgeler daha ciddi ama ilk iş bunları yalanlamak, sonra sızdıranları aramak oluyor.

Ben bu siteyi çok önemsiyorum; sadece insanların askerde yaşadıklarını göstermesi bakımından değil, insanların birbirlerini anlamalarına da hizmet edeceğini düşündüğümden… Sağcısı, solcusu, Kürt’ü, Türk’ü… herkesin başından geçen çok olumsuz hatıra var. Doğuda (özellikle 93-96 arası) askerlik yapanların şahit oldukları olaylar, üniformasına ihanet edenlerin çevirdiği dolaplar, dini bütün insanların nasıl dışlanarak arkalarından kumpaslar çevrildiği, gözbebeği gibi gördüğü orduda komutanların kirli ilişkileri yüzünden ‘atılsam da kurtulsam’ diyen subaylar… Analar asker doğurur ama tank-helikopter doğuramaz diyen komutanları saymıyorum bile…

 Bu sitedeki hatıralar orduyu şeffaflaştırmanın başka bir yolu aynı zamanda… Eğer kendi rızasıyla şeffaflaşmıyorsa, vatandaşlar olarak onu biz zorlamalıyız…

Eğer ‘halkı askerlikten soğutmak’ diye bir suç varsa bugün kimlerin yargılanması gerektiğine vicdanlar karar versin…

Aktütün ve Dağlıca gibi şike baskınların sorumlusu rütbeliler…

Son sızan bilgilere göre; 2007 yılında ABD Büyükelçisine “istesek tankları kolayca sokağa salarız” diyen üst düzey komutanlar…

Islak imzalı komplo belgelerine ‘kağıt parçası’ diyerek, bütün bir halkı kendi durduğu doğru(!) yerde durmaya davet edenler tepedekiler…

Geceyarısı muhtıra verip emeklilik hediyesi olarak altına trilyonluk araba çekilenler…

Müzelerde yüzlerce çocuğu havaya uçurmayı kafaya koymuş yıldızlılar…

Camileri bombalamayı, kendi uçaklarımızı düşürmeyi göze almışlar…

Bütün bu suçların paşaları ordu evlerinde keyif çatıp GATAkullilerle yırtsın, bunları yazanlar/söyleyenler ‘halkı askerlikten soğutmak’ suçuyla itham edilsin, ne ala memleket…

Bitirirken; eğer ordunun şeffaflaşmasını istiyorsak Yıldıray Oğur’un sesine kulak vermeliyiz.

“1. Size dayak atan ya da hakaret eden kim ise, o kişileri tabi bulundukları en üst makama yani Genelkurmay Başkanı’na ayrıca TBMM İnsan Hakları Komisyonu’na yazılı olarak şikâyet ediniz. Ancak yazılı şikâyetlerinizde olayın tam tarihini, nerede, ne şekilde olduğunu, olaya tanık olanların kimliğini belirtiniz ve olayları ayrıntılı olarak yazınız.

2. Ayrıca size dayak atan kişilere karşı sivil hukuk mahkemelerinde tazminat davası açınız.

3. Dilekçelerinizi ve davalarınızı sonuna kadar takip ediniz.

4. Böyle bir olaya tanık iseniz vicdanınıza göre doğru tanıklık yapınız ki adalet yerini bulsun.”

Ben öyle yapacağım; çünkü bu ülkenin bütün kurumlarıyla şeffaflaşmasını istiyorum…

 

--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...
 
Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com
 
Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin