Amerika’nın kâbusu Felluce Direnişi, yeniden diriliyor

Irak'taki gelişmelere dair yazılmış yeni bir tahlili ilginize sunuyoruz:

Bu hafta Iraklı mücahidlerin Felluce’yi ve Ramadi’yi Maliki’nin askerlerinden temizleyip kurtarılmış bölge ilan etmesi tüm dünya medyasına soğuk duş etkisi yaptı. Maliki’nin ve diğer işbirlikçilerin çırpınması ise boşuna. Irak’ın korkak askerleri mücahidlere direnmek yerine, 2004 yılında tarihindeki en büyük hezimetlerden birini Felluce’de yaşamış olan Amerikan ordusuna sorsalar, “Orayı verin gitsin!” cevabını çoktan alırlardı. Bu haftaki gelişmeleri anlamak için Amerikan harp tarihine Birinci ve İkinci Felluce Muharebesi olarak giren savaşları hatırlamakta fayda var.


Hepimiz az çok hatırlarız 2004 yılındaki Felluce direnişini… Amerika bu Sünni şehrini uzun çatışmalar sonucu alamamış ve ağır kayıplar vermişti. Amerikan askerlerinin kâbusu olmuştu Felluce; giden gelmiyordu ve Amerikan piyadeleri orada görev almayı reddediyordu. Tüm Irak’ı işgal eden Amerika’nın 350 binlik bir şehir karşısında hezimet yaşaması diğer şehirlere direniş ruhu ve umudu veriyordu. Felluce’nin adına marşlar yazılıyordu: İdrib ya Esedel-Fellluce/ Vurun ey Felluce’nin arslanları…
2003 yılındaki Amerika’nın Irak’ın tamamının işgalinin ardından direniş önlenemiyor, dalga dalga artıyordu. İşi “kökten” halletmeye karar veren Amerikan Ordusu, Nisan 2004’te mücahidlerin kalesi olan Felluce şehrini direnişten arındırmaya karar verdi. 2003 yılındaki Amerika’nın tüm ülkeyi işgal ettiğinden bu yana ilk kez bir şehir dört bir yandan kuşatıldı. Tüm bombardımana ve katliama rağmen Felluce teslim olmadı. Felluce’deki direnişi kırmak için yapılan hava saldırılarının yanı sıra psikolojik harekât da yapıldığı bilinmektedir. Direnişçileri sinirlendirmek için Arapça yapılan megafon yayınlarında dinî ve geleneksel değerler küfür edildiği, yüksek sesli olarak Metallica şarkıları çalındığı belirlenmiştir. (1)
Mücahidlerin Felluce’yi sokak-sokak, ev-ev savunması sonucu “kovboylar” için işler kötüye gitmeye başladı. Amerika bu kadar büyük bir direnişle karşılaşacağını tahmin edemedi ve daha fazla kayıp vermemek için 1 Mayıs 2004’te şehirden askerler çekildi.

Birinci Felluce Muharebesi Amerika’nın Irak’ta “yenilebilir” olduğunu göstermesi açısından dönüm noktası oldu. Bir başka önemli nokta da Irak’ı özgürleştirmeye (!) geldiğini iddia eden Amerika’nın özgür (!) Iraklılara uluslararası yasayı çiğneyerek fosforlu mermiler ve napalm bombaları ve daha fazlasını kullanmaları oldu. Bunu da BBC ortaya çıkardı. (2) Bu durum muharebeden sonra doğan çocuklardaki fiziksel bozukluklarla da tescillenmiştir. Şu an Felluce’den Irak Hiroşiması olarak bahsediliyor ve kanser, lösemi ve sakat doğum vakaları Felluce’de dramatik bir biçimde katlanmış durumda. (3)
Irak’ın işgalinden sonraki en büyük muharebeye şahid olan Felluce’ye ateşkesten sonra asayişi sağlaması için Amerika tarafından silahlandırılan Felluce Tugayı kuruldu ve başına eski Baas üyesi General Muhammed Salih getirildi. Amerika aptallığa doymuyordu. Verdiği silahlarla Amerikan askerleri vurulmaya başlamıştı. Eylül ayına gelindiğinde birliğe verilen silahların direnişçilerin eline geçtiği ortaya çıkınca (4), şehrin kontrolü için ikinci Felluce kuşatmasına karar verildi.
İkinci Felluce Harekâtı 8-16 Kasım 2004 tarihlerinde gerçekleşti. Bu kez pazarlık yapmadan yok etmeye gelmişlerdi Haçlılar. Felluce direnişi efsanesi Amerikan askerlerinin kalbine korku salmaya devam ediyordu. Muharebeye 15 bin Amerikan piyadesinin yanında İngiliz ve Irak mürted ordusu da destek verdi. Direnişçi gruplar çeşitli olsa da direnişin ana omurgası el-Kaide’nin ünlü Irak Emiri Ebu Musab Zerkavi’nin kontrolündeki 5 bin mücahidden oluşuyordu. (5) Halka anonslar yapılıp taşıyabileceği kadar eşya almaları ve şehri derhal boşaltmaları çağrısı yapıldı. Şehirden 100 binin üzerinde sivil çıkış yaptı ve direnişçiler mevzilendi.
amerka fellucaAmerika Irak’ta hiçbir yerde yapmadığı bir muamele ile Felluce kıyamının gücünü kırabildi. Süre dolunca da şehre Batı’nın tüm kinini bombalarla kusup şehri adeta topyekûn imha ettiler. Irak’ı özgürleştirmeye (!) gelen Amerika geleneksel savaş kurallarını çiğneyerek uluslararası hukuku hiçe sayacak bir skandala daha imza attı. Felluce şehri “Free-Fire Zone” (Serbest Atış Bölgesi) ilan edildi. (6) Direnişçi olduğu tahmin edilen her kişinin öldürülmesi, direnişe destek olduğu tahmin edilen her binanın vurulması anlamına gelen bu uygulama ile şehir baştan sona içindekilerle beraber yok edildi. ABD için Felluce’de sokakta kımıldayan her canlı birer hedefti adeta. Yaşanan trajedinin boyutunun ortaya çıkmaması için de tarafsız basın muhabirlerinin şehirden haber alması ve yayın yapması yasaklandı.
Muharebe sırasında şehrin elektrik ve suyu kesildi. Birinci savaşta yaptığı gibi ABD birlikleri psikolojik savaş kapsamında şehrin her yanına rahatsız edici derecede yüksek sesle rock grubu AC/DC’nin şarkılarını yayınlamaktaydı. Şehrin genel kontrolü ele geçirildikten sonra ev ev arama yapan Amerikan askerleri tehlikeli gördüğü herkesi öldürdü. Çünkü Amerikan resmi açıklamasına göre sivillere “Boşaltın!” denmişti ve şehirde artık sivil yoktu! Gerçekte ise 17-60 yaşları arasındaki erkeklerin şehirden ayrılmalarına izin verilmediği bilinmektedir. (7)
Muharebe sonrasında Felluce kentinin tamamı yıkılmıştı. Binaların %65’i tamamen yıkılmış geriye kalanı ise kullanılmaz durumda hasarlıydı. (8) Şehirdeki 120 caminin yarısı büyük oranda hasar gördü. Şehrin muharebeden önce 350 bin olan nüfusu muharebeden sonra 25 ila 30 bin dolaylarına düşmüştü!
PH2006060800312Amerikan ordusu da ağır kayıplar vermiş, mücahidlerin tuzakları ve pusuları sonucunda yüzlercesi telef olmuştu. Amerikan ordusunun yaralı sayısı ise bini geçiyordu. Mücahidler ev-ev vuruştular Amerikan köpekleriyle. Amerika için en büyük hayal kırıklığı ise el-Kaide’nin Irak komutanı olan Ebu Musab Zerkavi’nin kuşatmayı yarıp şehirden kaçmayı başarması oldu.
Mücahidler Amerika’ya öyle kan kustururlar ki, Batılılar İkinci Felluce Muharebesi olarak adlandırdıkları bu savaşı (9), 1968 yılında Vietnam Savaşı’ndaki Hui Muharebesi’nden sonra ABD Silahlı Kuvvetlerinin dâhil olduğu en kanlı çarpışma olarak değerlendirir. (10)
Felluce direnişi Amerika’nın belleğine öyle bir kazındı ki hakkında onlarca kitap yazıldı, belgeselleri çekildi hatta bilgisayar oyunları yapıldı. Felluce’nin düşmana vurduğu darbe unutulmadığı gibi, anlaşılan o ki Felluce’nin direniş ateşi de hiç sönmedi. Felluce, Allah’ın düşmanlarını cehennemden önce dünyada yakmaya devam edeceğe benziyor.
2004 yılındaki savaşta mücahidler son mermiye ve son damla kana kadar direnseler de böyle bir yıkım karşısında duramadılar ve Felluce düştü. Ta ki bir sonraki kıyama yemin edene kadar… Yani bu haftaya! Bağdat’ın batısındaki Enbar kentinde hükümet ile aşiretler arasındaki gerginlikten yararlanan Irak el-Kaide’si Felluce’nin kontrolünü tamamen ele geçirdi. (11) Irak ordusu bölgeden tamamen çekilirken tüm Irak bayrakları indirilip yakıldı. Bölgede artık ancak Siyah Sancak dalgalanıyor.
Son gelişmeler bir sonraki yazımızın konusu.
-Dipnotlar-
1)  http://www.globalsecurity.org/military/ops/oif-vigilant-resolve.htm
2) http://www.nytimes.com/2005/11/29/opinion/29tue1.html?_r=2&
3) Resimlere bakmak için: http://www.vice.com/read/karlos-zurutuza-on-iraq-unfolding-medical-nightmare
4) http://www.washingtonpost.com/wp-dyn/content/article/2007/08/05/AR2007080501299_pf.html
5) http://abcnews.go.com/WNT/Investigation/story?id=131414
6) http://www.oxfordresearchgroup.org.uk/sites/default/files/fallujah.pdf  (Bu pdf “Learning from Fallujah/Felluce’den Öğrenme” isimli bir kitap olup 15. sayfada “free-fire zone” anlatılmaktadır.)
7) http://www.foxnews.com/story/2004/11/13/us-wont-let-men-flee-fallujah/
8 ) http://www.nbcnews.com/id/7503610/
9) http://en.wikipedia.org/wiki/Second_Battle_of_Fallujah#cite_note-39
10) Ricks, Thomas E. (2007). Fiasco: The American Military Adventure in Iraq, 2003–2005. Penguin. p. 399.
11) http://www.ummetislam.com/felluce-mucahidler-tarafindan-yeniden-fethedildi.html

Mirac Karaaslan / Ümmet-i İslam

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.