Sayfamız Kapatıldı Çünkü

7 yıl önce yayın hayatına başlamış bir site Anadolu Haber 28 Şubat’ın sillesini yemiş çilesini çekmiş bir Müslümanının kurduğu yayın organı Mehmet Ali Birand ölmeden önce ‘’Medya’nın İslamlaşması’’ yönünde bir haber yapmıştı ve bunu o zaman ulusalcı kesimler eleştirmiş kıyamet kopmuştu. Aslında Birand’ın demek istediği meselenin özü ‘’rüzgâr kuralı’’ idi. Medya’da buna böyle denir, Ülkeyi yöneten güç meşru Hükümet’te olsa cunta ’da olsa medya oraya öyle yâda böyle kayar gider, insanoğlunun mizacı güçlü olan tarafta durur.Ak parti güçlü bir şekilde iktidara geldiği ilk yıllarda ideolojik haber mantığın ’da olan medya hariç bir sempati kazanmış gerçekleşen hamleler özgürlük noktasında liberalleri dahi mutlu etmişti. 

İşte Anadolu Haber’in en büyük özelliği bu kurala hiçbir zaman uymamış olmasın’ da gizli ...
7 yıl önce durduğu nokta ile bugün durduğu nokta aynı iktidarın gerçekleştirdiği doğrulara doğru, yanlışlara yanlış diyebilen Müslüman Anadolu halkının dili ile haber yapan bir site işte geçtiğimiz hafta on binlere giden Facebook sayfamız Facebook Türkiye ekibi tarafından kapatıldı. Kapanma gerekçesi ise sayfa adminlerine Mısır intifadası,Filistin İzzetin kassam tugaylarının resmi geçiş töreni fotoğrafları ve Suriye’de savaşan Kürt mücahitlerin fotoğrafları kullanım koşulları ihlali bahanesi öne sürüldü.

İşte geçmiş ile günümüze özellikle entegre etmek istediğim bir olay; Bundan 4 yıl önce genel yayın yönetmenime bir mail geliyor. Mail’de İsrail’le ilgili haberlerin çok dikkat çekici olduğundan bahsediliyor ve bu haberlerin azaltılması hatta hiç yazılmaması gerektiği vurgulanıyor ve maili atan kişinin soyadın dan yabancı uyruklu olduğu anlaşılıyor. İsim araştırılıyor isimden çıkan sonuç:  Musevi cemaati ve mail ’in gönderiliş tarihine yakın Zaman’da polisler kapıyı çalıyor ve gözaltı süresi başlıyor. Gözaltı süresinde polise sorulan ‘’neden buradayım’’ sorusunun karşılığı ‘’savcı istedi’’ olurken Savcı’ya sorulan aynı soru ‘’polis istedi’’  karşılığını buluyor. Peki, bu polisler hangi cemaat ’ten (?) diyecekseniz, ben ve siz değerli okuyucular bu sorunun cevabını gayet iyi biliyorsunuz.
Hamburg olayları başladığın da Türkiye medyası tamimiyle suskunken Facebook sayfamız dan dakika dakika son dakika konsepti ile geçtik, Suriye ve tüm ümmet-i Muhammed coğrafyasından haberleri geçip Anadolu coğrafyasının taleplerini dile getirdik, okyanus ötesine karşı durup bir haber Ajansı’ndan gelen dava tehditlerine rağmen yılmadan haberleri geçtik ve birilerinin çarkına ‘’çomak soktuk’’  ve kaçınılmaz son olarak Facebook sayfamız sansürlendi.

Dikkatimi çeken ise Yalçın Doğan Beyefendi’nin Hürriyet’te yazdıkları, Hamburg Almanya’daki polis müdahalelerin de ne biber gazı nede Toma varmış, o gün Almanya sokaklarından iki videoyu servis ettik, videoların biri 27 saniye biri 13 dakikaydı. Videoların içeriğin de polisle çatışan aşırı radikal sol gruplara müdahale eden polislerin biber gazlı müdahalesi ve çift başlıklı hortumlardan sıkılan tazyikli sular, coplar yaralananlar. Yalçın Küçük beyefendi sayfamızı takip etmemiş anlaşılan ama aynı kafadakiler kimsenin bu gerçeği bilmesini istemedi anlaşılan ki Hamburg haberlerin ’den bir gün sonra kapatıldık.

Üstelik Facebook bizlere kapatılmadan bir gün önce Hamburg ile ilgili paylaştığımız bir haberden ötürü uyarı göndererek adeta tehtidde etti..Bu Haber kullanım koşullarına aykırı diye...

Biz yolumuza yeni sayfamızla devam edeceğiz, Suriye’de bomba düştü mü İstanbul’un haberi olsun diye, Hamburg yandı! Diyeceğiz Taksim’de 24 saat aralıksız yayın yapanlar sussa bile, elimizden geldiğince ve imkânlarımız yettiğince lakin merak ettiğimiz sorular var; 

Facebook Türkiye yönetimi kimler ? 

Ve neden engellendiğimizi bize saçma sapan bahaneler dışında mantıklı açıklama yapmak zorundalar ? 

Facebook’un imamı kim? okyanus ötesine yapılan haberler neden sansür yiyor ? 
ve gerçekler neden gizlenilmek isteniyor ? 

Selam ve dua ile..