[anadoluhaber:35892] Aileler dikkat! Paylaşım siteleri sapık dolu

http://habercininyeri.files.wordpress.com/2008/03/perin-03.jpg

İki eski dost: Apo ve Perinçek...

Perinçek Apo ile PKK'yı teftişteTürk Solu’na Kürtçülük virüsünü Perinçek bulaştırdı

TÜRKSOLU’nun Kürt istilasına karşı Türk milletini uyaran sayılarına en büyük tepkilerden birisi de İşçi Partisi grubundan geldi.

Perinçek’in grubu, TÜRKSOLU’nun bir etnik çatışma kışkırtıcılığı yaptığı ve Türk-Kürt çatışması çıkartmaya çalıştığını söylüyordu. Ancak, benzer bir açıklama Apo’dan ve DEHAP’tan da gelince, bu açıklamanın ardındaki Kürtçü gerçeği ve Perinçek’in Kürtçü geçmişini ister istemez hatırladık:

1. Türk Solu’na Kürtçülük virüsü Perinçek tarafından bulaştırılmıştır.

2. Atatürk’ün Türk milleti kavramı Perinçek tarafından Türkiyelilik kavramına dönüştürülmeye çalışılmıştır.

3. Perinçek 12 Eylül sonrası 90’ların ilk yarısına kadar açık PKK sempatizanlığı ve propagandası yapmıştır.

Perinçek Apo ile birlikte PKK'lı teröristlere sesleniyor4. Perinçek’in partisi bölücülük yaptığı için kapatılmış, kendisi de defalarca bölücülük yaptığı için tutuklanmıştır.

5. Perinçek Türk ve Kürt milletlerinin kardeşliğinin propagandasını Apo’nun söylemlerine benzer şekilde sürdürmektedir.

68 Gençlik Hareketi bilindiği gibi milliyetçilik, solculuk ve Atatürkçülük kavramlarının birbirinden ayrışmadığı dönemde gelişmişti. Bu nedenle, 68’li devrimciler aynı zamanda milliyetçi ve Atatürkçüydüler. Devrimci gençler ellerinde Türk bayrağıyla eylemler düzenler, hareketlerini de “İkinci Kurtuluş Savaşı” olarak görürlerdi.

Ancak Perinçek bu dönemde Kürtçülük propagandasına başladı. “Kürt Halkının Kendi Kaderini Tayin Hakkı” ilk olarak Perinçek ve ekibi tarafından dile getirildi.

Apo ve Perinçek birbirlerine gül veriyorDeniz Gezmiş “dil birliği”ni, Perinçek ise Kürt diline özgürlüğü savunuyordu

Ancak bu fikirleri 68 Gençlik hareketinin tümüne mal etmek yanlıştır. Sanılanın aksine, Perinçek’in o dönemki bu Kürtçü tavrı sol tarafından sahiplenilmeyen ve eleştirilen bir tavırdı. O dönem (bugün olduğu gibi!) Perinçek liderliğindeki grup, sol içerisinde tecrit olmuş, küçük bir marjinal gruptur ve Perinçek hareketine yönelik suçlamalardan birisi de Kürtçülüktür. Örneğin Deniz Gezmişler THKO Davası’nda verdikleri savunmada “Tek Dil, Tek Bayrağı” savunmuştur. THKO Savunma’da, Perinçek’in TİİKP’sinin aksine, tek bir Kürt kelimesinin geçmemesi önemlidir.

Perinçek Kürtçülüğünü TİP’e de bulaştırmaya çalışır. Perinçek’in grubu, 27 Ekim 1970’de toplanan TİP 4. Büyük Kongresi’ne Kürt sorunuyla ilgili bir karar tasarısı sunar. TİP Yönetimi’nin bütün engelleme çabalarına karşın metin Kongre kararları arasında çıkar. Bu karar daha sonra TİP’in Anayasa Mahkemesi’nce kapatılmasına neden olacaktır. Dolayısıyla Perinçek’in Kürtçülüğü nedeniyle kapatılan ilk Parti 90’ların Sosyalist Partisi değil, TİP’tir.

Perinçek’in önderlik ettiği TİİKP (Türkiye İhtilalci İşçi Köylü Partisi) isimli illegal örgüt ise, 12 Mart’tan sonra düzenlediği Savunmasında sol içinde o güne kadar savunulmayan Kürtçü ve ayrılıkçı görüşlere yer vermiştir. TİİKP’nin gerek programında, gerekse savunmasında Kürtçü tezler bol bol görülmektedir. Kürtlerin kendi kaderini tayin hakkı savunulmakta, sözde Kürt tarihi ve Kürt kültürü üzerine çeşitli değerlendirmelere de yer verilmektedir. Savunma’da Atatürk dönemi Kürt politikası da eleştirilmekte, o dönemin Kürt ayaklanmaları açıkça övülmektedir. Ağrı ve Dersim isyanları da savunulmakta, bu isyanları bastıran Kemalist iktidar halka zulüm yaptığı gerekçesiyle eleştirilmektedir. Meraklısı herhangi bir kitabevinde TİİKP Savunma’yı bulup okuyabilir. Hatta, isteyen herhangi bir İP Bürosu’ndan da bu kitaba ulaşabilir. Çünkü İP’in yayınevi Kaynak Yayınları tarafından basılan bu kitap halen İşçi Partisi tarafından sahiplenilmekte, hatta bir eğitim kitabı olarak okutulmaktadır.

Perinçek cezaevinde PKK'lılarla birliktePerinçek hâlâ Apo’yla aynı dili konuşuyor

Perinçek’in Kürtçülüğünün değişmeyen yönü, Türk-Kürt kardeşliğini sürekli savunmasıdır. “Ne var Türk-Kürt kardeşliğini savunmakta” denilebilir. Ancak bugün Türk-Kürt kardeşliğini kimlerin savunduğuna bakmak bu soruyu yanıtlamak için bir başlangıç olacaktır. Bozüyük’teki son olaylardan sonra Aydınlık dergisinde yer alan son açıklamalarında Apo, Türk-Kürt kardeşliği çağrısında bulunuyor. Kürt ve Türk milliyetçiliğinin kabul edilemez olduğunu vurgulayan Apo, Kürtlerin asli kurucu öğe olduğunu savunuyor. Bilindiği gibi DEHAP da Bozüyük olaylarından sonra benzer açıklamalarda bulunmuştu. Burada bu açıklamaların Perinçek’in Kürt tezleriyle ne kadar örtüştüğünün de altını çizelim.

Apo’nun son dönemde ağzından düşürmediği Kurtuluş Savaşı’ndaki “Türk-Kürt” birlikteliği tezleri ilk olarak 70’lerin başında Perinçek tarafından dile getirilmiştir. O güne kadar solda Kürtlerin Kurtuluş Savaşı’ndaki yeri üzerine hiçbir görüş yoktur. Hatta, solcuların o dönemki Kürt varlığıyla ilgili tek tespiti Şeyh Sait ve Ağrı isyanlarında Kürtlerin emperyalizm tarafından nasıl kullanıldığıdır.

Perinçek’in Türklük ve Türkiyelilik kousundaki görüşleri de Apo’yla örtüşmektedir. Perinçek, Türklüğü değil, Türkiyeliliği savunmaktadır. Apo da Kürt sorununun çözümü için anayasal vatandaşlığın kabul edilmesini önermektedir. “Türkiyelilik” kavramı Sol içerisinde yine ilk olarak Perinçek tarafından kullanılan bir kavramdır. O dönem Denizler ve Mahirler “Türk” kelimesini kullanırken, Perinçek ısrarla “Türkiye Halkları” gibi kelimeler kullanmaktadır.

Perinçek bugün de hâlâ Kürtlere hak verilmesinden, kültürel haklarının tesliminden yanadır. O kadar ki, Kürtlerin kendi kaderini tayin hakkını savunan İkiz Sözleşmeler TBMM tarafından onaylandığında Perinçek, ikiz sözleşmelere ilkesel olarak karşı çıkmadıklarını, ancak bugünkü yönetim altında ikiz sözleşmelerin tehlikeli olabileceğini söylemektedir. Yani, 1968’den beri “Kürtlerin Kendi Kaderini Tayin Hakkı”nı savunan Perinçek, ikiz sözleşmeler vesilesiyle bu görüşünü tekrar etmiş bulunmaktadır.

 

Bügün Orducu kesilen Perinçek 90'ların başında Ordu için neler düşünüyor

“Kürt kimliği tarihsel Türk kimliği ise uydurma”

Kürt tarihi ve uygarlığı üzerine pek çok yazı ve kitap yayınlayan Perinçek acaba Türk-Kürt kardeşliği meselesinde ne kadar samimidir. Bu noktada yıllardır Kürtlerin ne kadar köklü bir tarihe ve uygarlığa sahip olduğunu savunan Perinçek bakın Türk tarihi ve Türk milleti hakkında neler düşünüyor: “Milliyetçiler diyor ki, millet öteden beri vardı. Örneğin Orta Asya’da Ötüken ormanlarında bir Türk Milleti vardı. Veya Bilge Kağan’ın zamanında, 6. ve 7. yüzyıllarda Göktürkler zamanında bir Türk Milleti vardı. Bunlar tarihsel gerçeklerle hiçbir ilgisi olmayan, saçmasapan görüşlerdir. (...) Göktürkler zamamında bir Türk Milleti yoktu. Daha sonra Selçuklular, Osmanlılar zamanında da bir Türk Milleti yoktu.” (Bilim ve Ütopya, Kasım 1994)

Türklerin tarihinin olmadığını ve Türk milletinin yüz yıllık bir geçmişi olduğunu iddia eden Perinçek konu Kürtler olunca bakın neler diyordu: “Kürtler Ortadoğu’nun en eski haklarındandır. (...) Kürtlerin tarihi hakkındaki bilgimiz MÖ 2000 yıllarına kadar uzanmaktadır. (...) Kürtlerde yazılı edebiyat 11. yüzyıldan beri başlamıştır. (...) MÖ 2000 yıllarına ait iki Sümer eşik taşında Kardaka adlı bir ülkenin varlığından söz edilmektedir. Karduklar Kürtlerin atalarıdır.”

Yani Bilge Kağan Türk değildir ama 4000 yıl önceki Karduklar Kürttür. Türklerin yüz yıllık tarihi vardır ama Kürtlerin tarihi MÖ 2000 yılına kadar uzamaktadır. Dolayısıyla bugün Türk-Kürt kardeşliğinden bahseden Perinçek için Kürtlük tarihsel, Türklük ise uydurma bir kimliktir.

2000'e Doğru'da Apo propagandası yapan Perinçek anlaşılan alışkanlığına devam ediyor 11 Eylül 2005 tarihli AydınlıkPerinçek’in Apo’yu meşrulaştırma çabaları

Perinçek’in sol içindeki önemli bir misyonu başından beri vurguladığımız gibi Kürtçülüğü yaymak olmuştur. Bir diğer misyonu ise Kürtçü ve ayrılıkçı hareketlere meşruluk kazandırmaktır.

Uğur Mumcu ölümünden önceki son çalışmalarında Apo ile Perinçek arasındaki bağlantıları incelemiş, Apo’nun öğrencilik yıllarında Perinçek’in grubuna üye olduğunu ve Perinçek’in bildirilerini dağıttığını tespit etmişti. Perinçek ile Apo arasındaki bu uğursuz işbirliği 12 Eylül sonrası PKK’nın Türk Devleti’ne karşı savaş başlattığı dönemde artarak devam etti. Perinçek’in çıkarttığı 2000’e Doğru dergisi 1989’dan 1993’e kadar adeta PKK’nın yasal yayın organı gibi çalıştı. Bu yayın organında, Apo’yla çeşitli röportajlar yayınlandı. Bunların ikisini Perinçek’in bizzat kendisi, birini ise bugün Ulusal Kanal’ın Genel Yayın Yönetmenliği’ni yürüten Ferit İlsever yaptı. Üstelik Kürtçü röportajlar sadece Apo’yla yapılmadı. Ferit İlsever’in Talabani ve Barzani’yle yaptığı röportaj da unutulmamalıdır.

Bu röportajların basit birer gazetecilik olayı olmadığının altını çizelim. Perinçek Bekaa Vadisi’nde Apo’yu ziyaretlerinde PKK’lı teröristlere eğitim ve konferans verdi, Apo’yla birlikte terörist birlikleri teftiş etti ve Apo’ya gül uzattı. Acaba teröristlere eğitim vermek, birlik teftiş etmek, gazeteciliğe nasıl sığmaktadır?

Dolayısıyla karşımızda açık bir PKK propagandası bulunmaktadır. Zaten o dönemki 2000’e Doğru’nun genel yayın politikası izlendiğinde Devlet’in ve Ordu’nun PKK terörüne karşı mücadelesinin zayıflatılmaya çalışıldığı ve PKK’nın örgüt olarak açık bir propaganda ve reklamının yapıldığı görülecektir.

Perinçek o dönemde, Apo’nun meşrulaşması için elinden geleni yapıyordu. Perinçek’in bu çabası bugün de sürmektedir. Apo’nun “Türk-Kürt kardeşliği” ile ilgili fikirlerinin ve Türklerin ve Kürtlerin Cumuriyet’in ortak asli kurucuları olduğu tezlerinin Aydınlık dergisinde çarşaf çarşaf yayınlanmasının nedeni budur. Bugün Apo, Perinçek tarafından Türkiye’nin birliğini savunan biri gibi gösterilmektedir.

Son dönem Aydınlık’ın yayınlarını takip edenler, Apo’nun yakalanmasının Barzani ve Talabani’ye yaradığını, bugün Güneydoğu’da Barzani ve Talabani’nin PKK’nın etkisini kırıp güçlendiğine ilişkin haber ve yorumlar çıkmaktadır.

Bunlar da aslında gizliden Apo ve PKK propagandasıdır. Bugün PKK terörü bu kadar artmışken, Apo ve DEHAP-PKK Türkiye’yi adeta tehdit etmekteyken, ısrarla Barzani ve Talabani’nin daha güçlü ve tehlikeli olduğu propagandasını yapmak acaba kime yaramaktadır?

Perinçek’in bugün Türk milletinin karşısına bölücülüğe karşıymış gibi çıkması kimseyi kandırmasın. Perinçek’in hayatı bölücülük yaptığı gerekçesiyle tutuklanmakla geçmiştir. 12 Mart’ta Kürtçü tezleri nedeniyle TİP’in de kapanmasına neden olan Perinçek, TİİKP Davası’nda da bölücülük yaptığı için hüküm giydi ve 3 yıl hapis yattı. 12 Eylül’den sonra da 5 yıl hapis yatan Perinçek Nisan 1990’da bu sefer Diyarbakır DGM tarafından tutuklandı ve bölücülük yaptığı için bu sefer 3 ay hüküm giydi. Eylül 1998’de ise, yine PKK’ya yardım ve yataklıktan suçlanarak tutuklandı. 1991’de TRT’de yayınlanan liderler açık oturumunda yaptığı konuşmasında bölücülük yaptığı için 10 ay hapis yattı.

Perinçek: Milli uyanışın içindeki Truva Atı

Perinçek’in sinsi Kürtçülüğü bugün de hâlâ devam etmektedir. Anlaşılan Türkiye’de sol içine Kürtçülük virüsünü bulaştıran, yıllarca PKK ve Apo’nun yasal mevzisi gibi çalışan ve onların propagandasını yapan Perinçek, sinsi Kürtçülüğüne devam etmektedir.

Bugün ısrarla Türk-Kürt kardeşliği propagandası yaparak Türk’ten ayrı sanki bir Kürt kimliği varmış gibi bir yanılsama yaratan Perinçek’in, döne döne “Atatürk döneminde Türkler ve Kürtler kardeşti” demesinin bir anlamı vardır. O anlam da aslında İP’in Parti Programı’nda bile bulunmaktadır. İP’in Parti Programı’nda pek çoklarına garip gelecek ama Atatürk bir kere bile geçmemektedir.

Ancak aynı programda “genel af” talep edilmekte (bu af kapsamına Apo da tabii ki girmektedir!) ve vatandaşlarımıza Türk mü Kürt mü olduğuna ilişkin soruların sorulacağı bir referandum önerilmektedir.

Bugün DEHAP’ın açıkça savunduğu Apo’ya özgürlük ve referandum gibi politikalar, görüldüğü üzere Perinçek tarafından da gizliden gizliye savunulmaktadır.

Perinçek anlaşılan daha önce “Sol”un içine saldığı Kürtçülük virüsünü bugün de Atatürkçüler arasında yaymaya çalışmaktadır. Böylelikle hem Türk milletinde Kürt bölücülüğüne karşı oluşan milli uyanış engellenmeye çalışılmakta, hem de Kürtçü hareket meşrulaştırılmaktadır.

http://www.turksolu.org/91/yon91.htm



--
Türk Milletinin üzerine çökmüş karabasan giderek çözülmekte ve zayıflamaktadır. Hainlerin planları bozulmakta, figüranları sürekli açığa düşmektedir. Milletin rağmına sürdürülen derin yolculuk sona yaklaşmıştır. Millet artık egemenliğine, iradesine sahip çıkmaktadır.

http://dava-vatan.blogspot.com/

--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
        Bu grubun  hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM  STANDIDIR.."
      Grupta yayınlanan  yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...

Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com

Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.