bir şehir öyküsü

BİR ŞEHİT ÖYKÜSÜ

KADIN

Elleri böğründe kaldı kadının. Duygularının düğümü çözüldü. Yıkıldı bedeni ümitlerinin en tenha köşelerine. Diz çöktü en eğilmez inatlar. Kristalleşti yanaklarında hüzün yağmurları.
Nostaljik dramlar sahnelendi göz perdelerinde. Birinci perdede; düşleri elinde kalan çocuklara "atta" ile anlatıldı bayraklarla vatan görevini yapmaya giden babaları. İkinci perde de buruk bir sevinç vardı; davullar en kıvrak havalarını çalıyordu. Halaylar çekiliyordu omuz omuza. Türküler söyleniyordu kahramanlığa, yiğitliğe dair. Dualar yürekten taşıp dudak, dudak gök yüzüne uzanıyordu. Sarılışların, öpüşlerin en sıcağı kalıyordu terminal peronlarında. Sloganlar atıyordu ellerinde Türk Bayrağı taşıyan gençler. "En büyük asker bizim asker." Eller sallanıyordu uzayan yolların ardından. Vatan borcu diyordu biri. Hayırlısı ile döner, diyorlardı annesine. Bakışları boşlukta kalıyordu dostların, akrabaların, anaların babaların, kardeşlerin, bacıların, sevgililerin ve... ve çocukların".
Üçüncü perde için yarınlar konulacaktı sahneye. Dekorda çiçekler vardı; elvan elvan, zaman vardı kısıtlanmadan yaşanacak mekan vardı beraber paylaşılacak. Kurbanlar vardı adanmış, deniz vardı beyaz bir yelkenli ile umutları mahşere kadar taşıyacak.
Ansızın tutuştu sahnenin perdeleri; rüyalar gerçekle tanıştı, karanlık sardı etrafı, pusu, kurşun, kan, çığlıklar ve sahnenin önüne dayandı ay yıldızlı bayrağa sarılı bir tabut
Bütün seyirciler alkışlayacaklardı oyunun bitiminde. çiçekler atacaklardı sahneye, çiçekler, çiçekler, çiçekler...
Alışılmışın dışında bir cemse askerdi gelenler. Alışılmışın dışındaydı bakışlar,alışılmışın dışındaydı yürüyüşler, alışılmışın dışındaydı sokağın yüzü. Pırpırları omuzlarında soğuk yüzlü birileri geçti kalabalığı yararak. Hemen yanlarında beyaz elbisenin üzerinde sırıtan siyah dikişler gibi başları fötrlü boyunları papyonlular vardı.
Klasik, klişeleşmiş, alışılmış nutuklar atıldı vatan, millet, bayrak adına. Hesap sorulacağından bahsetti biri, sonrasından gelen kanların yerde kalmayacağını en heyecanlı ses tonu ile haykırdı. Kutsallığın üzerine salyası aktı politik yatırımların. Sonsuzlaştı; ölümün nemli koridorlarında kadının yirmi yıllık sevgisi .Kırıldı umudunun dalları.
Boş kaldı duvarda ki takım elbise. Fotoğrafların yüzünde battı içindeki güneş.
Cemaat ağırdan alıyordu, acelesi vardı vitrinlik selamların. İmam uzatmadı namazı. Toprak yüreğine sardı, kurşunlarla kana belenmiş sevgiyi, aşkı, umudu...
Televizyon haber bülteninde star popçunun son klipini yayınlıyordu canlı röportajdan sonra ve alt yazı ile duyuruyordu sosyetenin gülünün bu ayki aşkını. Radyo akşam oynanacak maçın ehemmiyetine binaen ilk sırayı bu maça ayırtmıştı. Gazete manşetleri iktidardan kopardıkları ihalenin keyfi ile büyük puntolarla girmişlerdi başbakanın sıradan demeçlerini. Dergilerin kapaklarına mankenlerin çıplaklığından başka haber sığdırılamıyordu. Yirmi yedi kurşunla devrilen yüreğin, sevginin, aşkın, umudun hiçbir değeri yoktu. Sıradandı her şey, sıradanlaşıyordu insanlar.
Kadın en küçük oğlunu da askere uğurlarken, yine eskisi gibiydi. Elleri böğründe kaldı. Duygularının düğümü çözüldü, yıkıldı bedeni ümitlerinin en tenha köşelerine. Diz çöktü en eğilmez inatlar. Kristalleşti yanaklarında hüzün yağmurları
Kadının son oğluna yaklaşarak sordu, bir ak saçlı ihtiyar
-Acemi birliğin neresiydi oğul?
-Hatay Serinyol
-Ya usta birliğin neresi?
Duraksadı birden kadının son yongası, son umudu.Tranvay geçti öte sokaktan. Parktaki çocuk simidini düşürdü yere. Lacivert pantolonlu adam bir piyango bileti çekti ya çıkarsa diye. İlerdeki kavşakta kırmızı ışık yandı yayalar için. Tozlu bir rüzgar savurdu kadının eteğini gelişi güzel. Gelmeyen yolcuları tespitte çalıştı hostes. Yutkundu kadının küçük oğlu, burnundan nefes aldı.
-Şırnak
HASAN MAHİR

www.hasanmahir.com

---

--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum ,parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır... Taraf olunması gerekiyor isede "MÜSLÜMAN ANADOLU İNSANININ " tarafında yer alan HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR..

Sayfalarımızda yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.

"ANADOLU HABER GÜNLÜĞÜ" grubu.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---