Mehmet Akif Ersoy, tek basina bir egitim gonullusu
Mehmed Akif, siirlerinde ve makalelerinde insanlarin egitilmesi uzerinde duran bir insandi. Bu anlamda Kur'an'in da sadece okunmayip anlasilmasi salik veriyordu.
Istiklâl Marsi'mizin sairi Mehmed Akif Ersoy, egitime cok onem ve deger veren birisiydi. Akif, egitimsizligin, yillardan beri basimiza ne buyuk belâlar actigini biliyordu.
Bir siirinde; "Gidelim bir yere, hatta su bizim Sudan'a / Yeni bir medrese te'sis edelim urbana / Daha uc bes de faziletli mucahid bulalim / Nesli tehbib ile i'lâ ile mesgul olalim" demistir.
O, insanlarin egitim almasini, ozellikle cocuklarimizin okutulmasini cok istiyordu. Kendi ulkemizde, kendi evlâdimizin, gozumuzun icine baka baka yabanci okullarda okuyarak elimizden kacmasini hazmedemiyordu. Sirat-i Mustakim dergisinde yazdigi "Yabanci Okullar Meselesi" isimli bir yazida bu meseleyi soyle ele alir:
"Yabanci okullar meselesi. Biz ne hamiyetsiz adamlar, ne vazifesiz babalariz ki, mevcut mekteplerimizi ise yarar bir hâle getirmek yahut yeniden adamakilli muesseseler yapmak tarafina hic yanasmiyoruz da istikbalimizi teskil edecek cigerparelerimizin terbiyesini, o istikbalin hayalinden bile urken birtakim yabancilara birakiyoruz! Zengin, orta halli ve zugurt, elhasil hepimiz mektepsizlikten, hepimiz maarifsizlikten sIkâyet ediyoruz. Fakat hicbirimiz bu derdin caresini bulmak istemiyoruz. Yedi bacanak gidiyorlarmis, saatlerce suren sukût canlarini sIkmis. "Bir adam olsa da lâf etsek!" demisler... Biz de tipki boyleyiz. Milyonlarca herif bir yere toplanmisiz. "Ah bir hayir sahibi ciksa da cocuklarimiz icin mektep acsa!" diyoruz."
Okula ve egitime duyulan ihtiyac ortadaydi. Bu ihtiyac, Akif'ten once var oldugu gibi, Akif'ten sonra da var olmustur. Bugun ayni seye ihtiyac duymuyor muyuz? Hâlâ insanimizin egitimsizliginden dem vurmuyor muyuz?
Bati'ya ilim tahsili icin giden cocuklarimiz, bir baltaya sap olamamislar, ustelik kendi kimliklerini de unutmuslardi. Ayni tesebbus Rusya icin de denenmisti. Rusya'ya giden nesil de baska bir kimlige burunmustu. Akif, asli bir vaaz olan "Suleymaniye Kursusu'nde" isimli siirinin bir yerinde bu konuyu soyle dile getirir:
"Kizimin iffeti batmakta rezilin gozune / Acirim tukruge billâhi tukursem yuzune / Demis olsaydi eger: Kizlara mektep lâzim / Su kadar vermelisin, kahrolayim kacmazdim / Din icin, millet icin is gorecek alcaga bak / Dini paymâl edecek, milleti Ruslastiracak / Bunu Moskof da yapar, simdi riza gosterelim / Baska bir marifetin varsa haber ver, gorelim."
Yine Sirat-i Mustakim dergisinde cikan, "Gelecek Nesillerin Egitimi Nasil Olmali?" isimli bir baska yazida, egitim meselesini soyle ele alir:
"Cocuklarimiza kendi terbiyemizi vermeye kalkisirsak cinayet islemis oluruz. (Burada "kendi terbiyemiz" sozuyle kastettigi, kendi yas grubu, kendi kusagidir. Yoksa millî manevî terbiyenin disinda bir sey soylemiyor.) Ilmi, dogrudan dogruya Peygamberimiz'den ogrenmis olan Hazreti Ali diyor ki:
'Cigerparelerinize yalniz kendi terbiyenizi giydirmeye calismayiniz. Unutmayiniz ki onlar, sizin yasamakta oldugunuz zamandan baska bir zaman icin yaratilmislardir.' Icimizde tahsil hayatinin ne acikli bir surette gecip gittigini hatirlamayan kimse var mi? Malûmat namina kafamiza doldurdugumuz seylerden ne istifade ettik? Dusunuyorum da, sekiz yasinda ezberledigim bircok ibareyi ancak otuz yil sonra anlayabildim! Tabiî on bes yaslarinda iken okuduklarimi anlayabilmeye omrum yetmeyecek!"
ONU-BUNU CEKISTIRMEYI HIC SEVMEZDI
Akif, iman abidesi bir sahsiyetti. O, sadece Musluman oldugunu soyleyen bir insan degil, dinin emirlerine uyan bir insandi. Dinî ilimleri cok iyi bilirdi. Dinî meseleler, onun karakter tahlili arasinda cok onemli bir yer tutar. Din, Akif icin vazgecilmez bir unsurdur. Bu duygu yuklu, hosgoru timsali sahsiyet, dinine saldiri soz konusu oldugunda son derece sert ve hasin bir hâl alirdi. Bu hassasiyeti yuzunden Tevfik Fikret'le de yollarini ayirmisti. Akif, onu-bunu cekistirmeyi hic sevmez, bu tur insanlarla da dost olmazdi. Yakin arkadasi Mithat Cemal Kuntay, Akif'in Fikret'le ilk tanismasini soyle anlatir:
"Akif, Fikret'le ilk kez Darulfunun'da (Istanbul Universitesi'nde) gorustu. Mesrutiyet'te ikisi de orada hocaydi. Akif'e; 'Sende nasil bir izlenim birakti Fikret?' dedim. Akif, 'Sevemedim bu adami.' dedi. Nedenini de anlatti: 'Benim gibi ilk gorustugu adama, yirmi senelik arkadaslarini cekistirdi...' Bu tuhafima gitti. Inanmayacaktim: Fakat Akif soyluyordu, istemeye istemeye inandim. Aradan birkac sene gecti (...) Fikret'i ilk defa goruyordum. Ve ilk defa gordugum Fikret, bana da yirmi senelik arkadaslarini cekistiriyordu. (...) Bu dogrulanan arkadas faslindan sonra Akif, artik Fikret'in ismini bir daha agzina almadi. Fikret'in 'Tarih-i Kadim' adli eseri ortaya ciktiktan sonra ise: 'Bu adam Peygamberime sovdu. Babama sovse affederdim; fakat Peygamberim'e sovmeyi olurum de hazmetmem.' dedi."
HAKSIZLIGA TAHAMMUL EDEMEZDI
Mehmed Akif'in en karakteristik ozelliklerinden biri de haksizliga tahammul edememesidir. Su hatira, onun bu konuda ne kadar hassas oldugunu gostermesi bakimindan anlamlidir:
1911 yili baslarinda Baytarlik Dairesi, kâtiplik icin imtihan acar ve kazanan bir genc, ise alinir. Mehmed Akif daha once tanimadigi, fakat zeki ve kabiliyetli buldugu bu gencle ilgilenir, ona yardim eder; Mulkiye'ye devam etmesi icin yarim gun izin verir... Akif'in bu alâkasindan, onun genci daha once tanidigi ve ona imtihanda yardim ettigi neticesini cikaranlar, cocugun isine son verirler. Olayi ve nedenini birkac gun sonra ogrenen Akif, derhal istifa ederek, daireden ayrilir... Genc geri alinir ve ricalar sonucu Akif de vazifesine doner.
O GERCEK BIR DOSTTU
Akif, dostlarina karsi cok vefaliydi. Birisini dost edindi mi, omur boyu bu dostlugu devam ederdi. Cemal Kuntay, bu konudaki bir hatirasini soyle nakleder:
"Mehmed Akif, Baytar Mektebi'nde birlikte okuduklari ve sevdigi arkadasi Islimyeli Hasan Tahsin Bey ile karsilikli sozlesmisler ve hayatta kalanin, daha once olenin ailesine bakacagina dair soz vermislerdi. Hasan Bey, Edirne Baytar Mufettisi bulundugu sirada 1910 yilinda vefat edince, Akif Bey -daima oldugu gibi- sozunde durarak, merhumun uc cocugunun bakimini uzerine almisti."
AKIF, SOZUNUN ERIYDI
Akif, sozunun eriydi. Bu, onun en belirgin ozelligiydi. Fatin Gokmen'in yasadigi olay, bu konuda fikir vermek icin yeterlidir:
"Ben Vanikoyu'nde oturuyordum. Kendisi de Beylerbeyi'nde... Bir gun ogle yemegini bende yemeyi kararlastirmistik. Ogleden bir saat evvel bana gelecekti. O gun oyle yagmurlu bir hava oldu ki her tarafi sel goturdu. Merhum yurumeyi severdi. Bu havada karadan gelemeyecegini dusundum. Normal zamandan biraz once gelen vapurdan cikmadi, diger vapur bir bucuk saat sonra gelecekti. Yakin komsulardan birine gittim. Vapur gelmeden donecegimi de hizmetciye soyledim. Yagmur devam ediyordu. Vaktinde evime dondum, bir de ne isiteyim, bu arada sirilsIklam bir hâlde gelmis, beni evde bulamayinca, hizmetci ne kadar israr ettiyse de durmamis, 'Selâm soyle' demis, o yagmurda donmus gitmis! Ertesi gun kendisini gordum. Vaziyeti anlatarak ozur dilemek istedim, dinlemedi. 'Bir soz, ya olum veya ona yakin bir felâketle yerine getirilmezse mazur gorulebilir.' dedi. Benimle tam alti ay konusmadi."
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum ,parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır...Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR..
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.
-----------------------------------------------------------------
"ANADOLU HABER GÜNLÜĞÜ" grubu.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.