18 Ocak 2008

Darwin yahud Devrim

Darwin yahud Devrim
Bundan yüz elli sene evvel bir adam çıkmış ve insan dâhil tüm canlıların bir ya da birkaç ortak atadan evrildiğini öne sürmüş, İnsanların atalarının da maymunlar olduğunu iddia etmişti.

Bir yaratıcının var olduğunu inkâr eden bu teori, hayvanların insanlar ile köklü bağlantıları olduğunu savunuyordu.

Eğer bir bağlantı söz konusu ise, illa bir evrim olduğuna inanıyorsanız, biliniz ki bu hayvandan insana doğru değil, aksine insandan hayvana doğru gerçekleşen bir evrimdir.

Tabi her iddianın bir delili olmak zorunda, eğer Dünya gündemine karşı gözlerinizi kapamıyor, kulaklarınızı tıkamıyorsanız ve taş gibi bir kalbe sahip değilseniz zaten sizde bu delillere vakıfsınız demektir.

Şimdi söyleyin Allah aşkına, Hiroşima ve Nagazakiye atom bombası atıp, (ilk etapta) yaklaşık üçyüz elli bin insanın feci şekilde ölmesine sebep olanlar, düşünen ve sorgulayan niteliklere sahip varlıklar mıdır?

Bosna'da hamile kadınların karınlarını yararak bebeklerini (ceninleri) alanlar, küçük çocukların parmaklarını kesip kolye yapanlar, vicdan sahibi olabilirler mi?

Filistin'de tanklara taş atan çocukların ellerini demir değnekler ile kıranlar, Çeçenistan'da insanlara türlü işkenceler yaparak öldürenler, merhametten nasiplerini almışlar mıdır sizce?

Kenya'da kendi kardeşini sopalarla döverek öldüren, yine özellikle Doğu bölgemizde kardeşi kardeşe düşürmek için her türlü çabayı gösterenler insan olabilirleri mi sizce?

Bütün bu olanlar insanın, insani vasıflarının hayvani vasıflara dönüşmesiyle gerçekleşmesinden oluşan değişimlerin sonucudur. Bu değişim ile insan hayvan gibi hatta ondan daha aşağı durumlara düşebiliyor.

Evrim kelime manası ile başkalaşmayı, değişmeyi ifade ediyor, değişmeyi ifade eden farklı bir cümle ise Devrim.

Devrimin TDK'deki karşılığı, belli bir alanda hızlı, köklü ve nitelikli değişiklik olarak sunulmuş.

Evet, yapılan devrimler ile Türk milleti olarak çok değiştik, yazımız değişti, tatil günümüz değişti, takvimiz değişti, giyim kuşamımız değişti. Bunların hepsi çağdaş ve modern bir toplum olma adına atılan adımlardı.

Bakın bu devrimler hakkında ünlü tarihçi Kadir Mısıroğlu ne diyor: "Dünyada krallıkla idare edilenleri veya yazısını muhafaza eden Japonları gayri medenimi sayacağız?!. Yoksa biz resmi tatili Cuma'dan Pazar'a tahvil ederken Cumartesi günü tatil yapan İsrail'i gayrı medeni mi sayalım?!. Hele o İsrail ki iki bin yıllık, ölü İbrani lisan ve yazısını ihya ederek bizim attığımız İslam harfleri gibi sağdan sola yazdığı için gerimi kalacak diyelim"

Yapılan Devrimlerin ilk günden beri muhaliflerinin olduğunu söyleyen diğer bir isim ise Can Dündar. 4 Kasım 2006 da Tüyap ta verdiği konferanstaki konuşmasından bir kesit "Evet, sultanlık yıkıldı halifelik kaldırıldı. 'Arkasında zümre olmayacak' dendi ama bu kez de iktidar, bir tek parti yönetimine devredildi. Eskiden Sultan ve kadrosu yönetiyordu, bunun yerine CHP kadrolarının, askeri-sivil bürokrasinin yönettiği bir ülke haline geldi. Dolayısıyla cumhuriyet demek CHP demek midir?" diye bir eleştiri başladı. Farklı sese, farklı söze cumhuriyetin fazla tahammülü olmadığı yönünde eleştiriler başladı.

Sayın Mısıroğlu ve Dündar'ın haklılığını tartışmak yerine, örnek nesiller yetiştirmek adına çözümler üretmeliyiz.

Avrupa'ya tuvalet kültürünü dahi veren bu millet, yılbaşı kutlamalarında taciz olaylarına ev sahipliği yaparak "işte sizin kültürünüz bu pis Türkler " hakaretlerine muhatap oluyorsa, ilmin merkezi olan ülke konumundayken, okullarımız dünya sıralamasında ilk yüze dahi giremiyorsa, uyuşturucu kullanma yaşı 10 a düşmüşse, birileri(Önder İHL Mezunları ve Mensupları Derneği eski Başkanı İbrahim Solmaz) sizin ısrarla kapatmak istediğiniz okulların, uyuşturucu ve fuhşa bulaşmayan öğrenciler yetiştiren tek okul olduğunu söyleyebiliyorsa, demek ki yapılan bazı yanlışlar var ve bunlar devam ediyor.

Hal böyleyken sizin Ülke gündeminiz mahalle baskısı, başörtüsü yasağı gibi basit, asılsız iddialar ve gereksiz yasaklar ile meşgulse "Tehlikenin Farkında mısınız?" sorusunu tekrar tekrar doğru amaç için sormak gerekmektedir.

Son olarak, Ülkemizin huzurunu ve oluşan istikrar ortamını bozmaya çalışan güçlere bazı hatırlatmalarda bulunmak isterim: unutmayın ki şiddet ekmeye çalıştığınız bu topraklar Dünyada sevgi ve hoşgörü timsali olmuş Mevlanalar, "biz gönülleri fethetmeye geldik" diyen Yunuslar yetiştirmiştir. Biliniz ki bölme arzusunda olduğunuz bu Ülke her zaman Atatürk gibi gerekirse askerine, öl emrini verecek basirette komutanları ve bu emre kayıtsız şartsız uyacak, gönlü Vatan aşkıyla dolu evlatları sinesinde barındırmaktadır. Murad Ergelen
--
-------------------------------------------------------
Türk Milletinin üzerine çökmüş karabasan giderek çözülmekte ve zayıflamaktadır. Hainlerin planları bozulmakta, figüranları sürekli açığa düşmektedir. Milletin rağmına sürdürülen derin yolculuk sona yaklaşmıştır. Millet artık egemenliğine, iradesine sahip çıkmaktadır.
-------------------------------------------------------
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum ,parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır...Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR..
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.
-----------------------------------------------------------------
"ANADOLU HABER GÜNLÜĞÜ" grubu.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.