27 Mart 2008

IRAKTAN SONRA İRAN MI

Nevzat Laleli

Güncel yazılar serisi nlaleli@mynet.com
ABD başkan yardımcısı Dick Cheni 10 günlük Ortadoğu ziyaretinde Türkiye’yi de ziyaret edeceği programlanmış. Biz 5 sene kadar önce ABD’nin Irak’a saldırdığı 18.Mart.2003 tarihinden önce de Dick Cheni’nin Türkiye ziyaretine şahit olmuştuk. Onun bu ziyaretinden sonra aradan 5 yıl geçmiş ve maalesef Türkiye’nin sağladığı desteklerle ABD ve ortakları Irak’ı işgal etmişlerdi.
Ne diyordu ABD o zaman. “ Irak’ta kitle imha silahları var. Ayrıca uzun menzilli füzeler vardır ki bunlar İstanbul’u bile vuracak menzile sahiptirler” Bu son iddiayı Türk gazeteleri manşetlerinden vererek insanlarımızı Irak’a karşı korkutma yolunu seçmişlerdi.
Sonra Irak, sadece Adana İncilikten kalkan ABD uçakları 4990 sorti (Milli Savunma Bakanımız Vecdi Gönül’ün beyanı ile) yaptılar. Her ne kadar hükümet 1.Mart tezkeresini TBMM’ inden geçiremedi ise de Abdullah Gül’ün Dış İşleri Bakanı olarak çıkardığı tebliğle 7 hava limanımız ve 6 deniz limanımız ABD ve ortaklarının kullanımına açıldı. Böylece Irak işgal edildi ve Saddam devrildi.
İŞGALİN MUHASEBESİ
Şimdi Irak’a baktığımızda ne görüyoruz. Resmi kayıtlara göre bu 5 yıl içerisinde ABD’nin öne sürdüğü gerekçelerden birisi var mıdır? Hani Irak’ta nükleer füzeler vardı? Bizim rantiyeci medyanın iddia ettiği şekliyle bu füzelerin menzili İstanbul’u vuracak kadar uzundu? Hani Irak’a demokrasi gelecekti? Hani, 11.Eylülde ABD ikiz kulelerine saldıran El-kaide militanları Irak tarafından destekleniyordu? Bütün bunların büyük birer yalan oldukları, Irak parçalanırken şimdi daha açık görülmüyor mu?
ABD Afganistan’ı da perişan ettiği yetmiyormuş gibi basın kuruluşlarına koyduğu ambargo sebebiyle artık Afganistan’dan doğru haberler almamız artık mümkün değildir.
Irak’ta işgalden bu yana 1 milyondan fazla Iraklının öldürüldüğü, yaklaşık 10 binlerce kadın ve kızın da kayıp olduğu açıklanmakta, milyarlarca dolarlık maddi hasar meydana geldiği söylenmektedir. 3–4 milyon Iraklı komşu devletlerde sığıntı gibi yokluk içerisinde yaşamaya çalışmaktadır. Ebu Gureyb hapishanesinde ve adını duymadığımız birçok hapishanede yapılan işkenceler ile kulak tırmalayan feryatları unutmamız mümkün değildir.
Buna karşılık ABD Irak petrollerinin tamamına el koymuştur. Yeraltı zenginlikleri artık direkt olarak ABD’ye götürülmemekte ve Irak sömürülmektedir. Paralı askerlerden 5-6 bin kadar asker kaybeden ABD Irak işgalinden çok memnundur ve tabii Türkiye’den de…
OMUZUMUZDA BİR VEBAL VARKEN
ABD, Afganistan ve Irak’ta kendisini başarılı görmektedir. ABD başkan yardımcısı Dick Cheni giderayak İran’a saldırma taraftarıdır. Zira Evangelist Bush ve Cheni için ilk görev, “İsrail’in güvenliği ve Büyük İsrail’in kurulması olmaktadır.” Zira Büyük İsrail’in gelecekteki sınırları Arz-ı Mev’ut (vaat edilmiş topraklar) Nil ile Fırat arasıdır ve bu arada İsrail’in hedefine ulaşmasını engel olabilecek hiçbir güç kalmamalıdır.
Türkiye kendileri için “Stratejik ortak” yani çantada kekliktir. Ayrıca Başbakan Recep Tayip Erdoğan BOP (Büyük Ortadoğu Projesinin- Büyük İsrail Projesinin) Eş Başkanlığını büyük bir istekle ve aşkla yürütmektedir. Geride emperyalist ABD’nin dişine dokunan İran ve Suriye kalmaktadır. İşte Dick Cheni bu dişlerine dokunan iki ülkenin de gücünün elinden alınmasını istemekte ve bunu temin edecek destek aramaktadır.
Bizim bir takım holding gazeteleri ne yazarlarsa yazsın, gazete ve televizyonlarında olayı ne kadar kamufle ederlerse etsinler gerçek budur. Tabiri caizse ABD, “iş birliği yaptığı” ülkelere “Dikkat… Hazır ol… Teyakkuza geç…” demeye gelmektedir.
Bush’un BOP, (gerçekte BİP - Büyük İsrail Projesi) olarak değerlendirdiği, ABD’nin Ortadoğu da ülkelerin sınırlarını değiştirme çalışmaları içerisinde açıkça görülmektedir ki, Afganistan ve Irak’tan sonra Suriye ve İran ve sonra Türkiye de vardır.
ABD, PKK’nın yok edilmesi için ve İran’a karşı yapılacak bir saldırıda bizim desteğimizi almak için TBMM kararında bir ay kadar sonra bize “İstihbarat desteği” vereceğini bildirmiştir. Kış sebebiyle Kuzey Irak’a inen ve boşaltılan, PKK’lıların dağlardaki bazı mağara ve depoların yerlerini bize göstererek bizim bombalamamızı sağlamıştır.
21.Şubatta başlayan ve 8 Gün süren askeri operasyon sürpriz bir şekilde sona ermiştir. Bu strateji değişikliğinin önünde yine bir üst düzey ABD yetkilisinin Savunma Bakanı Robert Gates’in ülkemizi ziyareti sebep olduğu bilinmektedir.
İRAN VE TÜRKİYE DOSTLUĞU
İran’la bizim yüz yıllara varan bir dostluğumuz vardır. Birkaç asırdır iki ülke arasında en küçük bir savaş en küçük bir sınır anlaşmazlığı bile yaşanmamıştır. İki ülkenin halkı da Müslüman’dır. Aramızda tarihi ve kültürel bağlarımız mevcuttur. 1997 yılında 54. Erbakan hükümetince yapılan D–8 hareketi, Türkiye’nin bu hareketin motoru olmasına rağmen İran tarafından desteklemiş ve resmen üye olmuştur. Aramızda çeşitli ticari, kültürel anlaşmalar yürürlüktedir. İran’ın Ülkemizdeki PKK’ya destek vermediği gibi PKK’nın tahrip edilmesi için askeri harekâtlar bile yapmıştır.
ABD’nin önümüzdeki günlerde İran’a bir hava taarruzu yapması kuvvetle muhtemeldir. ABD’nin bu taarruzu Körfezden, Irak’taki ve Türkiye’de ki İncirlik dâhil diğer üslerden yapacaktır. Ancak İran bu taarruz karşısında sessiz kalmayacağını her platforma açıkça söylemektedir. İran kendine yapılan taarruza karşılık olarak ABD’nin körfezdeki ve Irak’taki mevzilerini bombalayabilir. Ve İran, ABD’nin Türkiye’deki üslerini de vurmaya kalkabilir. İşte bu sırada Türkiye öne çıkartılarak bir İran-Türkiye savaşı başlatılacaktır. ABD kenara çekilerek bizim seyrimize bakacaktır.
Türkiye – İran savaşına sıcak bakan bir takım aklıevveller olabilir. Ancak bu Türkiye için de bir büyük kayıp olacaktır. İran’ın ABD tarafından kontrol alınmasından sonra artık sıra Türkiye’ye gelecek, savaşta yıpranmış, ekonomisi bozuk harp sanayisi dışa bağımlı bir Türkiye’ye kontrol altına almak kolaylaşmış olacaktır. Böylece ABD’nin işgalleriyle Ortadoğu da İsrail’in uzun yıllar özlediği “Nil ile Fırat arasındaki topraklara (İsrail Arz-ı Mev’ud) sahip olacaktır” Artık insanlarımıza iki şıktan birisini tercihten başka hakkı kalmayacaktır. “Ya köle olmak ya da Iraktakiler, Afganistan’dakiler gibi ölmek”
Irak’ın işgalinde ABD ve yandaşlarına verdiğimiz desteğin ağır vebali omuzlarımızdayken biz bir de İran ve Suriye için ikinci bir vebale ortak olabilir miyiz?


YEMİNLİ UZMAN TERCÜME
Dünyanın her yerinden, her yerine
BÜTÜN DİLLERDE

● Tercüme metnini İnternetten gönderin


● Tercümesini yaparak size iade edelim


Nevzat LALELİ – Genel Müdür


uzmanastercume@mynet.com


UZMAN Mühendislik A.Ş - Maltepe, Gazi Mustafa Kemal Bulvarı 88/1Tel: 0.312.229 47 75–Faks: 230 51 25–


GSM: 0.532.275 50 69


ANKARA



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.