T a r a f s ı z D e ğ i l i z

alışveriş listesindeki her şeye gerçekten ihtiyacımız var mı?

Alisveris listesindeki her seye gercekten ihtiyacimiz var mi? 50 yil onceki insanlara gore daha fazla imkâna ve daha fazla teknolojiye sahibiz. Ama mutlu degiliz. Neden? Evlerimiz, satin aldikca mutlu olacagimizi sandigimiz gereksiz esyalarla dolu. Yasama amacimizi yeniden gozden gecirmemiz gerekiyor. "Ihtiyacim var hom tiyatir sisteme, ihtiyacim var daha buyuk bir eve..." Bir tarafta kulagimizda neye ihtiyacimizin oldugunu bizden daha iyi bilen reklam mesajlari, diger tarafta kisitli imkanlarimiz ve gereksiz esyalarla doldurdugumuz evlerimiz var. Satin aldikca mutlu olacagimizi empoze eden tuketim anlayisi yuzunden sahip olduklarimizi degerlendirip huzurlu yasamak yerine, elimizde olmayanlara bakip hirsla daha fazla kazanip daha cok harcama yollarini arastiriyoruz. 'Gercekten neye ihtiyacimiz oldugunu nasil belirleyecegiz?' sorusu bizi daha temel bir soruya, 'Yasama gayemiz nedir?'e goturuyor. Bu da sade yasamayi basarmanin yalnizca maddi degil ayni zamanda manevi bir gelisim sureci oldugunu gosteriyor. Oncelikle 'Hayattan ne bekliyorum?' sorusuna bir cevap bulunmasi gerekiyor. Mesela, buyukce bir villa satin alma hedefi varsa, ihtiyac listesinin basina bunu koyan kisi hayatini ona ulasma ugruna gecirebilir. Bir insanin cocugunu iyi yetistirmek icin ugrasmasi veya dag basinda yapacagi guzel bir is de hayat gayesi olarak yetebilir. Hayat gayesinin, mutlaka insanlar arasinda ses getirecek, meshur edecek bir sey olmasi gerekmiyor. Cunku bu insanlarla degil hayati veren alemlerin Rabb'iyle alakali bir hesap. Allah katinda hosnutlukla karsilanacak sey bu dunyanin medyasinda ne olcude yer alacagina bagli olarak tespit edilmiyor. O olculer ayri olup, bu noktada insanin kendisiyle barisik olmasi gerekiyor. Bu da kisiyi sade hayat anlayisina ulastiriyor. Bugunun insani yaratilis gayesine uygun, huzurlu ve mutlu yasamak icin asil ihtiyaclarini hissetmiyor, gereksiz seyleri ihtiyac saniyor. 50 yil onceki insanlara gore daha cok teknolojik imkana ve gelire sahip oldugu halde kendisinin daha fakir oldugunu dusunuyor. Hayatin asil dinlenilecek, gorulecek, yasanilacak taraflari, medeniyetin getirdigi bazi parazitler sebebiyle fark edilmiyor. Gun dogumunu seyretmek, yagmur altinda dolasmak, gunden gune baharin gelisini gozlemek, bir agacin cicek acisini, yapragini, meyvesini takip etmek, yeni dogmus bir kuzuyu kucagina almak da ihtiyactir. Ayrica, isteyen icin sehirde yasamak bunlara engel degil. Asil yasanacak hayat son derece zengin, fakat bu zenginlik medeniyetin getirdigi gurultuler icinde gorulmuyor, isitilmiyor. Insanin, bir parcasi oldugu kainat ile yeniden bag kurabilmesi icin medeniyetin getirdigi sahte suslerden arinmasi gerekiyor. Mutluluk, vermekle yasanir Gercek ihtiyac olanla gereksiz olan ayrildigi zaman sorunun buyuk olcude cozulecektir. Hayatin nimetlerine tuketilecek bir mal olarak bakanin kurtulusu yoktur. Her sey tek tek pazarlanir. Mutluluk, bir koltuk takiminda denir. Yaninda araba verilir. Cep telefonunu degistirirseniz daha mutlu olacaginiz soylenir. Her gun, her alanda etrafinizdan bombardiman edilen mesajlar maddi bir seylere sahip olmayi telkin eder. Oysa, esya biriktirerek mutlulugu yakalayan yoktur. Insanin, bulundugu konuma, isine gore ihtiyaclarinin degisecegi bir gercek. Vali ile iscinin hayat seviyesi bir olmayacaktir. Biri icin ihtiyac olan sey digeri icin olmayabilir. Ancak burada onemli olan 'bu kadar yeter' diyebilmektir. Ihtiyacini tespit eden kisi elinde fazla olani vermeye baslar. Vermeye basladiginiz anda hayati da yasamaya baslamis sayilirsiniz. Cunku insanin icindeki guzellikler vermekle olgunlasir. Mutlulugu da vermekle yasanabilir. Kendimizle, yakinimizdaki insanlarla, yasadigimiz doga ile barisik yasamak, verilen nimetlerden ihtiyacimiz kadarini kullanip kalanini daha muhtac olana vermek, dunyanin gelip gecilecek bir yer oldugunu fark edip fazla baglanmamak, sade bir hayatin olculeridir. http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=620071&keyfield=616CC4B1C59F76657269C59F206C6973746573696E64656B69
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum ,parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır...Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR..
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.
-----------------------------------------------------------------
"ANADOLU HABER GÜNLÜĞÜ" grubu.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.