25 Nisan 2008

Egemenlik milletindir masalı

F. BURAK KAREN Egemenlik milletindir masalı

Milli iradenin tecelligâhı olan TBMM, bundan tam tamına 88 yıl önce 23 Nisan 1920'de açıldı. Egemenlik millete geçti. "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" sözü taçlandırıldı. Demokrasi ve cumhuriyetin zembereği millet iradesi kabul edildi.

Biz şimdi 23 Nisan'da "Milli Hakimiyet"i kutluyoruz. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin üstünde hiçbir güç yoktur gerçeğinin yeniden dillendiriyoruz.

Fakat kendimizi kandırıyoruz. Darbelerin ardından hazırlanmış anayasalarla milli egemenlik… Seçilmişin bir başka seçilmişi içine sindiremediği bir demokrasi… Milli iradeden, seçimden, demokrasiden milletin kendisinden rahatsızlık duyanların olduğu bir ülkede bu kutlamalar abesle iştigal.

ABD'nin müstemlekesi veya eyaleti konumuna getirilen Türkiye'de milli egemenlikten bahsetmek komedidir.

AB üyeliğini "kara sevda" haline getiren siyasi kadrolarımızın gümrük birliği anlaşması ile sınırlarımızı, Kopenhag kriterleri adı altında yasamamızı, IMF direktifleri ile ekonomimizi "Katolik nikahı" ile AB egemenliği altına sokma gayretinden sonra milli hakimiyetten bahsetmek masaldır.

Cumhuriyet, hürriyet, demokrasi, insan haklarının sınırlandırıldığı, halkın oyuyla iktidara gelmiş kadroların atanmışlar tarafından sistemin dışına atıldığı bir ülkede milli iradeden bahsetmek kandırmacadır.

Bu bayram "çocukların gönlünü yapma" bayramıdır.

Bu ülkede milletin egemenliği tehlike altındadır. Ankara siyaseti çeşitli paravanlar altında "müteharrik-i bil vasıta"yla şekilleniyor. Milli iradeden, seçimden, demokrasiden milletin kendisinden rahatsızlık duyanlar var. "Milli irade"ye duyulan alerji her konumda kendini göstermekte.

Ülkedeki mücadelenin konusu, iddia edildiği gibi irtica, bölücülük, ekonomik kriz ve ülke menfaatinin korunamaması filan değildir, asıl konu "egemenliğin sahipliği" meselesidir.

Kendini halkın önünde gören kesim ile halkla bütünleşen ve demokrasiyi eksiksiz getirip uygulamak isteyen kesim arasında cereyan etmekte olan mücadele söz konusu.

Hakimiyet "millet"te değil "güçlü" olanın elinde. Askeri müdahaleler, yargısal enstrümanlarla parti kapatmalar, hükümetleri işlemez hale getiren bürokratik engellemeler derin bir tek parti meşruiyetçiliği özlemi, anlayışı hala revaçta.

Genel seçimde sandıktan hangi sonuç çıkarsa çıksın ülkeyi hep aynı kadronun yöneteceği anlayışı, "sayısal ağırlık - siyasal ağırlık" denkleminde "siyasal ağırlık"tan yana tavır alıp halk oyunu ikincil plana düşürme zihniyeti terk edilmedikçe milletin egemenliğinden bahsedilemez.

Egemenlik milletindir demek, devletin yönetiminde son sözü millet söyler demektir. Oysa ülkede genel Başkan sultası mevcut. Parti lideri kimi isterse meclise onu sokuyor. Halkın egemenliği içi doldurulamayan boş bir slogan sadece.

Bu ülkede "egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" söylemi bir martavaldır. Milletin egemenliğinin sağlanacağı tek yer seçim sandığıdır. Millettin sandıkta belirlediği irade bürokrasi tarafından değiştirilebiliyorsa ortada bir terslik yok mudur?

Bu ülkede ne "Meclis'in iradesi"ni takan var, ne de Meclis'in çıkardığı yasaları uygulayan. Egemen olan siyasi duruşu ve beklentilerine göre kararlar veren yargıdır. Bu ülkeye yakıştırılan yargıçlar devleti ismi kısmen doğrudur.

Darbe heveslisi zevatın, ikide bir "toplum henüz olgunlaşmadı" hezeyanı, vesayet rejimini savunması bir tesadüf mü? Bugün milletin yüzde 47 oyu ile iktidar olmuş bir parti hakkında kapatılma davası açılmış olmasının millet egemenliği ile izahı mümkün olabilir mi?

Bu ülke "atanmışlar"ın egemen olduğu bir ülkedir. Bu ülke bürokrasi ile demokrasinin çarpıştığı ve bürokratik egemenlerin galip geldiği bir ülkedir.

İşte bu ülke "bağımsızlık benim karakterimdir" diyen ve her türlü mandayı reddederek emperyalistleri kovan Mustafa Kemal Atatürk'ün ülkesidir.

Bu ülkede egemenlik, medya sahiplerinin ve sahiplerinin beklentileri doğrultusunda kalem oynatan kalemşorlarındır.

Bu ülkede egemenlik Kurtuluş Savaşı'na anlam ve ruh katan direnişe yabancılaşanlarındır. Bu ülkede egemen zenginler kulübüdür.

Bu ülkede egemen "ordu göreve" diye pankart açan, "topyekûn savaş" çığlıkları atan üniversite mensupları, akademik kadrolardır.

Bu ülkede tek ve gerçek egemen, belli aralıklarla milli egemenliğin üzerinden askerî darbeler, muhtıralarla silindir gibi geçen Silâhlı Kuvvetlerdir.

Halkı temsil etmeyen, halkın seçmediği, denetleyemediği, hesap soramadığı ve beğenmediği zaman usulüne uygun olarak değiştiremediği bir siyasi veya bürokratik otorite mevcut olduğu sürece egemenlik halka ait olmaz ve böyle bir sisteme demokrasi denemez.

Egemenliğimizi kısmen bile olsa AB'ye devretmeyecek, yargıçlar sultasını, askeri vesayet sistemini, demokrasiyi engelleyen tabuları, bürokrat egemenliğini ortadan kaldıracak, egemenliği eksiksiz olarak halka ve siyaseti de halkın seçtiği temsilcilere bırakacak bir düzenin oluşturulması elzemdir.

Demokrasi ve bağımsızlığa yönelik tehditlere karşı yegâne çare yine millet iradesinin üstünlüğü ve demokratik hukuk yapıdır.

TBMM'de Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir yazar; fakat içeriği boşaltılmış bir ibaredir. Sistemimiz içinde egemenliğin ne kadarı millete aittir orası hep tartışılmıştır ve tartışılmaya da devam edecektir.


--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum ,parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır...Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR..

Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.
-----------------------------------------------------------------
"ANADOLU HABER GÜNLÜĞÜ" grubu.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.