11 Nisan 2008

Mumcu'yu MOSSAD'ın Öldürdüğü Tescillendi

Mumcu'yu MOSSAD'ın Öldürdüğü Tescillendi
Ergenekon terör örgütüne yönelik düzenlenen operasyon kapsamında Veli Küçük'ün evinde çıkan "çok gizli" kaşeli eski MİT Müsteşarı Sönmez ...





Ergenekon terör örgütüne yönelik düzenlenen operasyon kapsamında Veli Küçük'ün evinde çıkan "çok gizli" kaşeli eski MİT Müsteşarı Sönmez Köksal imzalı bir belgeye göre, Uğur Mumcu ve M.Ali Birand MİT'e haber kaynaklığı yapmış. Yine aynı belgede Uğur Mumcu'nun MOSSAD tarafından öldürüldüğü dile getiriliyor.


Başörtülü öğrencilere tavrı ile tepki çeken Kanal D Anahaber sunucusu Mehmet Ali Birand'ın Milli İstihbarat Teşkilatı'nda (MİT) çalıştığı Ergenekon operasyonu çerçevesinde ele geçirilen bir belge ile resmen tescillendi.
Ergenekon Terör Örgütü'ne yönelik düzenlenen operasyon kapsamında Veli Küçük'ün evinden çıkan bir belgede Mehmet Ali Birand'ın MİT'e çalıştığı açıkça yazıyor. Eski MİT Müsteşarı Sönmez Köksal imzalı Gazeteci Uğur Mumcu'nun öldürülmesi konulu belgede Birand'dan "değerli haber kaynağımız" diye bahsediliyor.
BELGEDE NE YAZIYOR?
2 Şubat 1993 tarihli ve MİT tarafından Başbakanlık'a hitaben yazılmış MİT Müsteşarı Sönmez Köksal imzalı 'çok gizli ibareli' Uğur Mumcu cinayeti konulu belgenin içeriği şöyle: ABD'nin, güvenliğini ve hayat çıkarlarını yakından ilgilendiren Türkiye'nin, gerekli yerlerinde kuvvet bulundurmak ve bu maksatla Orta Doğu'yu kontrol altına alıp, Türkiye'nin dine dayalı bir yönetim altına girmesini önlemek maksadıyla;
ABD Haberalma Servisi "CIA" denetiminde, İsrail Kabine görevlisi Haim Bar-Lev kontrolünde, İsrail "GANDA" birliklerinde eğitim gören altı kişilik özel TİM "Hayf" Deniz Üssü'nden botla Türkiye'ye giriş yapmışlardır.
Mezkur timin ülkemizdeki görevleri, Teşkilatımızın değerli haber kaynaklarından Gazeteci Uğur Mumcu ve Mehmet Ali Birand'ı öldürmektir.
Gazeteci Uğur Mumcu'yu öldüren tim elemanları, ikinci görevleri olan Mehmet Ali Birand'ı öldürmek için ülkemizden çıkış yapmamışlardır. TİM elemanlarının yaptığımız istihbarat neticesinde İsrail Hükümeti'nin Ankara Temsilciliği'nde kaldıkları tesbit edilmiştir."
BİRAND'A TORPİL GEÇMİŞLER
Belgenin, Uğur Mumcu'nun İsrail'den gönderilen 6 kişilik bir ekip tarafından "Türkiye'nin dine dayalı bir yönetim altına girmesini önlemek maksadıyla" öldürüldüğü, bu ekibin İsrail Büyükelçiliği'nde gizlendiği ile ilgili bölümü bir gazetede yayınlanmış, fakat Mehmet Ali Birand ile Uğur Mumcu'nun MİT'e çalıştığıyla ilgili satırlar haberde yer almamıştı. Söz konusu gazete, belgenin Birand ile ilgili bölümünü makaslamıştı.
MİT'ÇİLER DE BU ÜLKENİN ONURLU İNSANLARIDIR
Vakit'in ulaştığı Mehmet Ali Birand, söz konusu belgeden ve içeriğinden haberdar olmadığını iddia ederek şunları söyledi: "Hiçbir zaman MİT'e çalışmadım. Eğer çalışmış olsaydım da bunu saklamazdım. Zira MİT'e çalışanlar da bu ülkenin onurlu insanlarıdır. Belgedeki iddianın ne olduğunu da bilmiyorum. Bunu bana soracağınıza neden Sönmez Köksal'a sormuyorsunuz?"

vakit

Yorum Ekle Arkadaşına Gönder Yazdır Toplam 4 Yorum

bir anı
mevlüt çolak
Senaryo hep aynı. bu adamın öldürüldüğü dönemde ben İHL de öğrenciydim.o günlerde şimdi olduğu gibi yaşşşş kararıyla ordudan atılma yoktu,fakat İHL öğrencilerinin orduya alınmaması meşhurdu. uğur mumcunun suikastına doğru refah partisi meclise İHL lilerin orduya alınması için önerge vermişti.arkadaşlarımızdan bazıları orduya girebilmek için hazırlanıyorlardı.Ki bir sabah kalktığımızda o güne kadar hep vatan haini diye bildiğimiz bir adam (u.mumcu)öldürülmüş olyı kim üslendi dersiniz tabiki adı şanı olmayan sadece cinayeti işleyenlerin adını bildiği bir (rabbim islamı örgüt ismiyle anılmaktan kurtarıp hakettiği şahlanışını göstersin) islami örgüt ve akabinde şöyle bir karar verildi.dincilerin eline silah geçerse memleketimizin aydın insanlarını öldürürler dolayısıyla İHL lilerin tsk ya girmesi sakıncalıdır.
11 Nisan 2008 Cuma 16:37

Güzel Haberler
Ali Kirhali
Ülkemizde suclularin cezasini cekmeyecegi endisesi bizlerde hala var.Bu tür haberleri duymak bile bizi sevindiriyor.Insallah gercek vatansever yargi organlarimiz emniyet güclerimiz sonuna kadar bu isleri aydinlatir.
11 Nisan 2008 Cuma 16:11

kafir bos durmuyor
ekrem
yuzyillardan beri kullanilan ayni taktik,ne derece dogru ama ebrehenin kabeyi yikmak icin yola cikmadan once kendi yaptirdigi kiliseyi kendi adamlarina tahrip ettirdigi soylenir.osmanlilar zamaninda bir suru hoca kiliginda ajanlar,uydurma hadisler,menkibeler vb. 11 eylulde ayni mantikla yapilmistir.mutlaka isin basindakiler kafirdir,bazi saf ,gafirl muslumanlarin piyon olarak kullanilmasi isi degistirmez.islama saldiri icin iyi bir bahane lazim. yanliz kafirler isi iyice gelistirdi,su anda islami gelismeyi engellemek icin uyeleri genc samimi ,tecrubesiz musluman gencler olan paravan radikal tevhidi gozuken orgutler bile kurabiliyorlar. muslumanlarin tedbirli ve ferasetli davranmasi lazim.her gordugumuz sakalliyi amcamiz zannetmiyecez.
11 Nisan 2008 Cuma 13:27

Hani Radikal Dincilerin İşiydi!!!!!!!!!!!!!!!!!!
hamza çınar
Hafızalarımızı tazeleyelim isterseniz.Ecevit hükümeti döneminde islami kesimlere her taraftan acımasız ve kanunsuz bir savaşın sürdüğü bir dönemde Sadettin Tantanın içişleri bakanı olduğu süreçte Yusuf Karakuş ve Abdülhümit Çelik'e Ankarada ard arda tatbikatlar yaptırılıyordu.Nedeni ise her zamanki gibi ABD ve İSRAİL,İN pis işlerini zorlama iftira ve işkencelerle İslami hassasiyete sahip şahsiyetlerin üzerine yıkma oparasyonuydu.Bu geçmişte olduğu gibi zaman zaman tekrar eden ve daha dün bile bir benzer iftiranın ve oyunun sahnelendiği Türkiye,de bir müslüman,ın olayları analiz ederken takınması gereken tavrın yüzeysel olmaması gerektiğinin bir nişanesidir.Eğer olayları analiz ederken sadece yazılan ve çizilen oyunlarla hareket edersek bizimde isteyerek veyahut istemeyerek bu oyunun bir figüranı olacağımızı bilmemiz gerekir.Hatırlarsanız Yusuf Karakuş ve Abdülhümit Çelik'e tatbikat yaptırılırken şöyle tanıtılıyorlardı:Bu olayın failleri olan Yusuf Karakuş ve Abdülhümit Çelik Zaman zaman İrana gidip gelen Türkiyedeki Hizbullah İlede çok güçlü bağlantıları olan hatta ve hatta beykozdaki Hizbullah oparasyonunda yakalanan belgelerde isimleri geçen kişilerdir.Muhtemelen bu olayda Türkiyedeki Hizbullah,ında parmağı vardır diye boy boy manşetler atılıyordu ve saf müslümanlarda buna kanıyordu tabi.Ancak bügün gorüyoruzki bu işin yapanların öz be öz yahudi ve Mossad ajanlarının yaptıkları ayan beyan ortada tartışma götürmeyen bir gerçektir. Anlaşılan o ki İslam aleminin kalbine bir hançer gibi saplanan siyonist İsrail haritadan silinmeden ve bütün işbirlikçi uşaklarıda alaşşağı edilmeden İslam aleminin daha bir çok oyun ve entrikayla yüz yüze geleceği gerçeğini gözardı etmemek gerekir.Bu Vesileyle Bende diyorumki ELMEVTUL İSRAİL
11 Nisan 2008 Cuma 11:19
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum ,parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır...Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR..
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.
-----------------------------------------------------------------
"ANADOLU HABER GÜNLÜĞÜ" grubu.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.