17 Mayıs 2008

BOP VE BAZI GERÇEKLER-Nevzat Laleli Yazdı


















Güncel konular yazı serisi

BOP VE BAZI GERÇEKLER nlaleli@mynet.com

Ülkemiz tarihi bir dönemeçten geçmektedir. Batıda oluşturulan ve sadece kendi çıkarlarına hizmet edeceği Irak’ın ve Afganistan’ın işgalleriyle belli olan BOP (Büyük Ortadoğu Projesi) ülkemizi de derinden etkileyerek devam etmektedir. Zira biz, Sayın Başbakanımızın koşarak girdiği BOP eş başkanlığı yürütüyoruz ve BOP için üzerimize düşen görevleri eksiksiz yerine getirmeye çalışıyoruz.
Büyük Ortadoğu Projesi, ABD Dış İşleri Bakanı Gondalize Rice’ın diliyle; “18 Ortadoğu ülkesinin sınırları değişecektir” derken, Ortadoğuda halkı Müslüman ülkeleri işaret ediyordu. Başkan George Bush ise “Ya bizim yanımızdasınız ya da karşımızda…” diyerek yaptıkları işgallerden dolayı devletlerle olan saflarını netleştirmeye çalışıyor, karşısında kalanları tehdit ediyordu.
BOP aslında BİP (Büyük İsrail Projesi) dir. İsrail’in, gelecekte kuracağı Büyük İsrail Devletinin sınırlarını “Nil ile Fırat arasında kalan topraklar” olarak tarif etmekte, İsrail bayrağındaki “Siyon yıldızının alt ve üstünde yer alan kalın mavi çizgiler” bu sınırları göstermektedir. Sınırlar Mısır’da ki Nil nehri, Fırat ise bizim topraklarımızdan çıkan ve Erzurum’dan başlayarak Ortadoğuyu bir baştan diğer başa kateden Fırat nehridir.
BOP’U KİMLER YÜRÜTÜYOR
İsrail, BİP’i hayata geçirebilmek için yönetimi kendi kontrolünde olan ABD’yi kullanmakta ve ona her istediğini yaptırmaktadır. Siyonistler (İsrail ideallerini yürütmek isteyenler) ABD içerisinde, emellere hizmet edebilecek “Hıristiyanlığın Evangelist” mezhebini kurarak bunu geliştirmişlerdir. Zira birçok ülkede olduğu gibi ABD’de Medya ellerindedir. Evangelistlere ait haberler, yorumlar Amerikalıları Evangelist olmaya yönlendirmiştir. Bu gün artık ABD nin yönetimine Evangelistlerden başkası gelememektedir.
Başkan Jhone Kenedi’nin bir suikasta kurban gitmesinden sonra ister Hıristiyan Demokratlar olsun ister Sosyal Demokratlar olsun gelen bütün başkanlar Evangelist tarikatına mensupturlar ve Başkanlığa gelir gelmez ilk işleri Amerika’yı değil İsrail’i düşünerek “Benim ilk görevim İsrail’in güvenliğidir” şeklinde beyanatlar vermektedirler.



Bu konuda Yahudilerin Hıristiyanları nasıl kandırdıklarını ve kendi hesaplarına nasıl çalıştırdıklarını “Hıristiyan savaşçıları” makalemden (http://www.haberdem.com/) okuyunuz.



Irak’ı işgal bahanesi olarak ne diyordu ABD; “ Irak’ta kitle imha silahları var. Ayrıca uzun menzilli füzeler vardır ki bunlar İstanbul’u bile vurabilirler” Bu iddiayı, bilhassa rantiyeci gazeteler manşetlerinden ve büyük puntolarla vererek insanlarımızı korkutma yolunu seçmişler, Irak işgalinde Türk kamuoyunun ve hükümetimizin desteğimizi almışlardı.



Şimdi Irak’tan yükselen feryatları duyabiliyor musunuz? (Yoksa goool diye bağıranların seslerini mi duyuyorsunuz?) Yüz binlercesi masum çocuklar olmak üzere 1.000.000 (bir milyon) insan katledildi, her gün de katliamlar devam ediyor. Yüz binlerce kadın ve kızın ırzlarına geçildi. Mal kaybı milyarlarca dolara ulaşmış bulunmaktadır. Temel gıda maddeleri, ilaç gibi en önemli maddeler Irak’ta yoktur.



Siyonist planların yürütücüsü ABD’ye göre şimdi sıra İran ve Suriye’dedir. Onlara da saldırmak için bir bahane uyduracaktır. Ve hiç unutulmamalıdır ki bir gün sıra Türkiye’ye de gelecektir. Çünkü BOP veya daha doğrusu BİP kapsamında Türkiye de bulunmaktadır.



BİZİMKİLER NE YAPIYORLAR



Orta doğu ve ülkemiz çok kritik ve çok tehlikeli bir duruma sürüklenirken hem iktidar ve hem de Ana muhalefet, bu tarihi süreci yönetme konusunda sınıfta kalmışlardır. Büyük Ortadoğu Projesi adım adım uygulamaya konulurken, bizimkiler çelik çomak oynamakta, coğrafyamız kurtlar sofrasında pay edilmeye çalışılırken, bunlar horoz dövüşü yapmaktadır. Sanki Hacivat’la Karagöz oyunu, Pişekâr ile Kavuklu gibi orta oyunu oynanıyor.
Memuru, işçisi, emeklisi, esnafı, çiftçisi ve işsizi başta olmak üzere milletin büyük çoğunluğu, yoksulluk ve açlık sınırına itilmişken Allah aşkına söyledikleri şu cümlelere bir bakın. Biri birini “ciddiyetsizlikle, sürrealistlikle” suçluyor. Öbürü, “patavatsız – pişkin” diye karşılık veriyor. Tencere yuvarlanmış, kapağını bulmuş. “Seninki benden kara” kavgası yapıyorlar. Aylardır milletimizi bu kısır kavga ve çekişmelerle oyalıyor, kandırıyorlar. Bu tavırları maalesef toplumumuzu geriyor, kamplaşmaya ve huzursuzluğa neden oluyorlar.
Her salı, Meclis’teki siyasi parti gruplarında yapılan konuşmalarda, Dış politika, ekonomik ve sosyal konulardaki gelişmeler ve bunlara ait çözüm teklifleri mi tartışılıyor mu? Hayır. Tam tersine toplumda gerilimi ve kamplaşmayı tırmandıracak konuşmalar yapılıyor. Çünkü her biri bu konuşmalardan siyasi rant (haksız gelir) elde etmek istiyor.



KENDİMİZE GELMELİYİZ



Sayın Başbakan derhal BOP eş Başkanlığından ve ABD’nin stratejik ortaklığından ayrılmalı bunu bütün dünyaya ilan etmelidir. İktidar ve muhalefet partileri, meclis ve hükümet çalışmalarında birbirleri itham edici konuşmalarına artık bir son vermeli milletin ekonomik, ahlaki, hukuki, siyasi ve ilmi dertleri üzerinde konuşarak bu dertlerin çözümüne çalışmalıdır. Ülkemizde yasalarla ve talimatlarla verilmiş ama milletimizin zararını doğuracak konularda (Yeni Vakıflar yasası gibi) yeni düzenlemelere gidilmelidir. Üretim, imalat ve ihracat seferberliği başlatılmalı, kendi çiftçi ve köylümüze vermediğimiz fiyatları, o mal ve veya ürünü ithal ederken yabancıların köylü ve çiftçilerine de verilmemelidir.
Artık, ülkemizde evlatlar, analarını babaları öldürmemeli, küçük kız çocuklarına yapılan tecavüzler durdurulmalıdır. Bunun için toplumun her kesiminde bir “ahlak ve maneviyat eğitimi seferberliğine” gidilmelidir.



BOP veya BİP den geleceği kesin olan tehlikelerden ülkemizi ve milletimi korumak, bu işgal ve tahrip dalgasına karşı güçlü olmakla mümkündür. Bunu için milli birlik ve beraberliğimizin sağlanmasına azami derece gayret edilmeli, resmen kurumuş olan ve çalıştırılmayı bekleyen “D–8 projesi” hemen tatbikata geçirilmeli, bize düşmanlık besleyen ülkelere karşı caydırıcılık sağlanmalıdır.



Ülkemizi imalatı yapılan mal ve ürünlerin ithalatına son verilmeli veya kısıtlı bir ithalat yapılmalıdır. Gençlerimiz sadece üniversitelere değil teknik okullara ve onların kanalıyla sanayiye yönlendirilmeli, böylece istihdam artırılmalıdır.



Ve ha keza ve ha keza…(Diğer sahalarda da benzeri çalışmalar yapılmalıdır)

3 yorum:

  1. millet düşmüş varmısın yokmusun yarışmasına bop kimin umrunda.millet düşmüş futbol peşine bip kimin umrunda.allah ıslah etsin hepimizi.

    YanıtlaSil
  2. bir bahçeli ev düşünüyorum.bahçede bir ağaç.evi AB olarak görüyorum.türkiyeyide bahçedeki ağaçda bağlı köpek.ne içeri alıyolar nede dışarı salıyolar.bu sevda bitmeli.artık herkes imana inanca yönelmeli.günün birinde muakkahki 8 yıl iranı ıraka vurdurup sonra ırağın kafasına kendi çöken amerika türkiyenin başınada çökmeye kalkıcaktırki abd siyonistlerin elindedir.ve allah cc açık belirtmiştir onlardan dost edinmeyiniz diye.ayrıca bu yazınız için çok teşekkür ediyorum.harika bir terspi de bulunmuşsunuz.umarım insanlarımız uyanır.TEŞEKKÜRLER VE ALLAH RAZI OLSUN

    YanıtlaSil
  3. yukarıda i yazılanların altına imzamı atarım...Allah milletimizi uyandırsın teşekkürler sayın nevzat laleli......

    YanıtlaSil

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.