Bülent EsinoğluDünyada en çok CIA ajanı İstanbul’daymış!
Baştan beri, casusa ajan denilmesini kabullenmedim. Ajan sıfatı iş dünyasında olumlu amaçlar için de kullanılıyor. Ajan sözcüğü casus sözcüğü kadar meramı anlatacak bir sözcük değil.
Çocukluğumda casus denilince aklıma hep Sovyetler Birliği gelirdi. Rus Casusları ifadesi bu gün altmış yaş ve üzerinde olanların çok duymuş oldukları bir ifadedir.
Bize hiçbir zaman Amerikan casuslarından bahsedilmemişti. Hep varsa yoksa “Rus Casusları”. Ne zaman ki Amerikan casuslarının da var olduğunu öğrenmeye başladık, casus sözcüğü ajan sözcüğü ile yer değiştirdi. Halbu ki Amerikancada “spy” sözcüğü bizdeki casusu sözcüğünün karşılığı idi.
Neyse casusu sözcüğü kibarlaştırıldı ajan oldu. İnsanların “Amerikan casusları” sözünden tedirgin olmasını hafifletmek için herhalde böyle bir yol seçildi. Rus salatasının adının Amerikan salatası olduğu gibi.
Amerika’nın dünyaya hükmetme iddiasını gerçekleştirmesi için haddinden fazla “casus” kullanması gerekiyor.
İstanbul’da 700-800 CIA casusu varmış.
Her halde bunlar Türkiye’de piknik yapmak üzere bulunmuyorlardır.
İnanıyorum ki, Batı gizli servislerinde eğitilmiş olarak gelen bu casusların sizin, bizim gibi düz insanları suya götürüp, susuz getirecek becerileri vardır. Rastgele insanlar değillerdir. Hem cesur, hem dikkatli, hem zeki, hem de kültürlü olmak gereği var. Bunun için de iyi bir eğitim gerekir. Ama bunlardan daha önemlisi inanıyorum ki, “ideolojik eğitim”dir.
Mata Hari’yi düşünün. I. Dünya Savaşında Fransa ve Almanya arasında casusluk yapmıştır. Yaptığı yatak sohbetleri ile görevini icra etmiştir.
Bu kadar casustan boşuna bahsetmedim. Son yıllarda Batının gizli servislerinin işbirlikçileri ile beraber yürüttükleri “psikolojik savaş” nasılda insanımızı edilgin yaptı.
Köşe yazarlarımız, yöneticilerimiz, devlet adamlarımızın birçoğu(gerçi bunlara devlet adamı denmez ama) İngiltere’nin casus mektebi Exseter Üniversitesinde eğitim gördüğünü biliyoruz.
Ama Amerika Exseter Üniversitesinin verdiği eğitim ile yetinmiyor. Yönlendirme (oryantasyon) ve uyum eğitimleri için her yıl Türkiye’den 36 kişiyi tekrar eğitiyormuş. Memleketimizin gülleri de bu eğitimden geçmiş.
Amerikan emperyalizmimden kurtulmanın olmazsa olmazlarından biride Türkiye’deki Batı gizli servislerinden kurtulmaktır.
Baştan beri, casusa ajan denilmesini kabullenmedim. Ajan sıfatı iş dünyasında olumlu amaçlar için de kullanılıyor. Ajan sözcüğü casus sözcüğü kadar meramı anlatacak bir sözcük değil.
Çocukluğumda casus denilince aklıma hep Sovyetler Birliği gelirdi. Rus Casusları ifadesi bu gün altmış yaş ve üzerinde olanların çok duymuş oldukları bir ifadedir.
Bize hiçbir zaman Amerikan casuslarından bahsedilmemişti. Hep varsa yoksa “Rus Casusları”. Ne zaman ki Amerikan casuslarının da var olduğunu öğrenmeye başladık, casus sözcüğü ajan sözcüğü ile yer değiştirdi. Halbu ki Amerikancada “spy” sözcüğü bizdeki casusu sözcüğünün karşılığı idi.
Neyse casusu sözcüğü kibarlaştırıldı ajan oldu. İnsanların “Amerikan casusları” sözünden tedirgin olmasını hafifletmek için herhalde böyle bir yol seçildi. Rus salatasının adının Amerikan salatası olduğu gibi.
Amerika’nın dünyaya hükmetme iddiasını gerçekleştirmesi için haddinden fazla “casus” kullanması gerekiyor.
İstanbul’da 700-800 CIA casusu varmış.
Her halde bunlar Türkiye’de piknik yapmak üzere bulunmuyorlardır.
İnanıyorum ki, Batı gizli servislerinde eğitilmiş olarak gelen bu casusların sizin, bizim gibi düz insanları suya götürüp, susuz getirecek becerileri vardır. Rastgele insanlar değillerdir. Hem cesur, hem dikkatli, hem zeki, hem de kültürlü olmak gereği var. Bunun için de iyi bir eğitim gerekir. Ama bunlardan daha önemlisi inanıyorum ki, “ideolojik eğitim”dir.
Mata Hari’yi düşünün. I. Dünya Savaşında Fransa ve Almanya arasında casusluk yapmıştır. Yaptığı yatak sohbetleri ile görevini icra etmiştir.
Bu kadar casustan boşuna bahsetmedim. Son yıllarda Batının gizli servislerinin işbirlikçileri ile beraber yürüttükleri “psikolojik savaş” nasılda insanımızı edilgin yaptı.
Köşe yazarlarımız, yöneticilerimiz, devlet adamlarımızın birçoğu(gerçi bunlara devlet adamı denmez ama) İngiltere’nin casus mektebi Exseter Üniversitesinde eğitim gördüğünü biliyoruz.
Ama Amerika Exseter Üniversitesinin verdiği eğitim ile yetinmiyor. Yönlendirme (oryantasyon) ve uyum eğitimleri için her yıl Türkiye’den 36 kişiyi tekrar eğitiyormuş. Memleketimizin gülleri de bu eğitimden geçmiş.
Amerikan emperyalizmimden kurtulmanın olmazsa olmazlarından biride Türkiye’deki Batı gizli servislerinden kurtulmaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.