Abede mi büyük İsrail mi? ve Yahudilerin Tanrısı

Abede mi büyük İsrail mi? ve Yahudilerin Tanrısı Ali Haydar Haksal Bu sorunun ilk elde ne kadar anlamsız olduğu sanılabilinir. Coğrafi, nüfus, güç, genel yapı bakımından bakıldığında Abede devasa, erişilmez yeryüzünü yöneten tek güç olarak görülür. Bu haliyle öyledir de. Bir diğer taraftan psikolojik olarak da görünüm öyle. Dünyanın merkezini oluşturuyor görünümünde. Neden bu soruyu soruyoruz? Önemli olan bu. Abede’de başkanlık seçimleri var. Artık finale doğru gidiliyor. Geçmiş seçimlere, seçimler sonrası duruma bir göz attığımızda karşımıza çıkan tablo çok önemli. Abede başkan adaylarından Barack Obama, Abede’nin önem verdiği Doğu ve Orta Doğu’daki önemli bölgeler olan Afganistan, Irak, İsrail, Kudüs Abede başkanı tavırlı ziyaretlerde bulundu. Başına kippa geçirdi, ağlama duvarı önünde bir Yahudi gibi Tanrı’ya duada bulundu. İşin ilginç yanı şu: Obama hangi tanrıya duada bulundu? Hıristiyanların Baba olan tanrısına mı? Çünkü Hıristiyanların tanrısının bir oğlu var o da Hazreti İsa. Baba-Oğul- Ruhulkudus üçlemeli bir anlayış. Peki Yahudilerin tanrısına mı? Çünkü onların tanrısı da sadece Yahudilerin tanrısıdır. İnsanların farklı anlayışta olanların kendilerini aldatmalarına gerek yok. Bağlanılan tanrı aynı tanrı değil. Burada Müslümanları ayırmak gerekir. Çünkü İslâm Kur’an’dır ve Kur’an’a bağlıdır Müslümanlar. Böyle olunca tanrı inancı, anlayışı ayırıcı değil bütünleştiricidir. Bu inançta bütün peygamberler haktır. Bu, İslâm’ı yeniden tanımlama yazısı değildir. Asıl konumuza dönelim. Hıristiyanlar ile Yahudilerin tanrısı konusu bizi buraya getirdi. Obama, bilindiği gibi Müslüman bir aileden. Asıl adı Barack Hüseyin Obama. Sarıklı fotoğrafları yayımlandı. Bunlar epey gündem konusu oldu, olmaya da devam ediyor. Onun başındaki Demoklesin kılıçlarından biri bu. Fakat o bir Hıristiyan. Bağlı bulunduğu bir kilise var, ondan da ayrıldı yakın zamanda. Neden o kiliseden ayrıldı bu da bir başka soru? Barack Hüseyin Obama Abede başkanlığına niçin soyunduruldu, nasıl oldu? Bu da bir başka soru. Türkiye’nin en büyük gazetesi, onun Afrika’daki köyünü ve orada çekilmiş fotoğraflarını yayımladı. Bu da önemliydi. Burada biriyle çelişen, çatışan durumlar var görünüyor olabilir. Konunun asıl önemli yanı, bir abede devlet başkanlığına aday, seçimi kazanmaya en yakın olan Barack H. Obama’nın İsrail’de içinde bulunduğu durum. Başına kippa geçiriyor, ağlama duvarı önünde ağlar gibi yaparak dua ediyor ve Tanrı’ya yakarıyor, dileklerini bir kâğıda yazıp bir boşluğa sıkıştırıyor. Ama neden? Burada dinî bir durum söz konusu? Sekular dünya buna niçin tahammül ediyor? Bu İsrail’in, yani Yahudilerin gücünü mü gösteriyor, büyüklüğünü mü, dünyayı yöneten en büyük gücü mü? Bence asıl sorulması gereken sorular bunlar. Abede başkanlığı buradan mı geçiyor. Kudüs’ün İsrail’in başkenti olacağını söylemesi… şimdi ip kopmaya başladı. Barack H. Obama Afrika kökenli. Bir zenci. Amerika-İngiliz-Yahudi üçgeninde yeni bir süreç var. O da artık yerli tazı ile av avlaması. Afrika büyük bir potansiyel. Bir zenci ile Orta Doğu ve Afrika’ya hitap etmesi farklı anlamlar içeriyor. Burada bir direnç kırması aklımıza gelmiyor değil. Bush bölgede çok tartışmalı konumda kaldı. Onun yerine yerli tazı ile hükmetmek daha kolay olsa gerek. Veya derenin kuşunu derenin taşıyla vurmak. Tabii olan durum şu ki, Abede başkanlığı İsrail’den, ağlama duvarının önünden geçiyor. Abede’de başkan olmak bir başına yetmiyor. Bu, şunu da gösterdi ki, İslâm coğrafyasının parçalarındaki başbakanlar, başkanlar ve krallar ruhen o ana damara bağlı olmadıkça ayakta tutulmuyorlar. Orada verilen demeçler önemli. Çünkü bu sözler onların geleceklerini de tayin ediyor. Biz Müslümanlara sempatik gösterilen, sempatikleştirilen bir durumdan bahsediyoruz. Şöyle bir yaklaşımda da daha bulunalım. Abede adına zenci atletleri, sporcuları, boksörleri çok tuttuk. Hep onların kazanması için alkışladık ve duada bulunduk. Ama hep kazanan abede oldu, bunu göremedik. Barack H. Obama kazanırsa kim kazanacak? Barack mı, abede mi, ona bakmamız gerekiyor.