20 Ağustos 2008

İsrail’li, Ergenekon ve Boğazlar

HASAN AHMET EVLİYAOĞLU
Gürcistan Savunma Bakanının İsrail Vatandaşı olduğunu göz ardı edemeyiz. Amerika'yı ve uluslar arası sermayeleri de yönlendirip yönetenlerin Siyonist ve Vatikan kökenli olduklarına bakılacak olursa olan olayların gitmek istediği noktaya bizi daha çabuk götürür.
İsrail'in," Hamas yenilgisi" nden sonra, en ciddi silah deneme alanı Gürcistan oldu. Üç tane İsrail'in verdiği insansız casus uçağını Rusya düşürdü. Daha önce ki yazımda da belirttiğim gibi "Hadi aslanım kim tutar seni" ile boğazı geçme hedefini de gizli olarak tezgâhlamışlar. Bunu bugün daha iyi anlıyoruz.
Bu "boğazı geçme isteği" ne direnmek ve izin vermemek, "tezkere"den daha önem taşımaktadır. Bu Amerika'dan ayrı dış siyasi çıkarlar gözetmeye başlayan Türkiye'yi kontrol etme isteğidir. Ülke'nin büyümesi, İran'la dirsek teması İsrail'i ve dolayısıyla Amerika'yı da çok büyük endişeye sevk etmiş durumdadır.
Osmanlı ne hata yaptıydı da yıkıldı? Osmanlıyı yıkan şeylerin içinde Siyonist tezgâhın en önemli oyunları bize okullar da asla okutulmadı nedense. Onların yaptıklarını yeri geldi kutsadılar. Eski devleti kötülemek ve yeni Cumhuriyeti kutsamak adına…
Ergenekoncuların fikir babalarından ve dıştaki toplantılarından ve asıl dış yöneticilerinden bahsedilmiyor. Onlar ayak bağlarından kurtulmak adına sattılar mı adamlarını? Sattılarsa onlar yerine daha kıymetli adamlar bulmuş olmalılar. Gaye, sömürüyü devam ettirmek değil mi? Gelecek bina ederken asla bir engelle karşılaşmak istemiyorlar.
Ülkeyi kuşatmanın saç ayakları tamamlanmaktadır. Düşmanlarımız sabırsızlanmaktalar. Osmanlının bakiyesinin dirilmesini ve eski işlevine dönmesini de istemiyorlar. Bir yandan İslam'a karşı tıkaç görevini gören laik dayatmacılığı ve putperestliği topluma yeni amentü olarak dayatanların derdi, sadece salt İslam hedefinden uzak bir toplumla uyuşturulup Türklerin, geleceği görmelerini engelleyerek, tezgâhlarını verimli bir şekilde toplamak istiyorlar. Her taraftan kuşatma sürüyor. Ruhsal sarmaldan kurtulmadan, bünye uyuşukken bitirmek istiyorlar. Ergenekon'la savunan ruh Sünni İslam'ı yok ettikten sonra yeniden dirilmeden kuşatmayla işimizi bitirmek istiyorlar.
Çanakkale de yedi düvele geçit vermeyenler, şimdi de geçit vermemeli. Geçmişin acısını unutmak aptallık olur. Bu savaşta haçlı ruhunun olmadığını söylemek te… O haçlı ruhun bugün ülkeyi ilikleriyle esir almış ve İslam'dan soyutlamış olduğunu da unutmamalıyız. Bugün boğazları geçmek isteyenlerin, Laikliği bu ülkede ikame edip, sömürü tipi ve halka ve onların özgürlük taleplerine karşı kılıç gibi kullandıklarını da unutmayalım. İslam'ı silemediler, bitiremediler, içimizdeki "İlay-ı Kelimetullah" uğruna şahadet arzusunu kıramadılar, bunun farkındalar. Çanakkale'den biliyorlar ki; Türkler ölüme düğün bayram demiştir. Söz konusu vatansa…
Toprak vatandır, namustur. En büyük namus; vatandır. Vatanı geçmişi ve geleceği ile algılamamak ta namustan düşmektir. Vatan toprağını, Siyonistlere satmayan "Ulu Hakan"ı, bize bu ülkede, onun torunlarına yıllarca "Kızıl Sultan" diye resmi okul kitaplarında okutup, geçmişine sövdürenler bunu bir sevap işliyormuş gibi yapanlar, bu ihanetin gizli derinliklerin de gömülüler. Bizler yazarak halkımıza bu pislikleri göstermek ve yalancı aynaları kırmak zorundayız.
Lozan' da İnönü'ye danışmanlık yapan, İslam'dan dönme ve Laikliği getirip İslam'ı bu ülkede önleme fikrini ortaya atan; Mısır'lı Yahudi Haham Haim Naum olduğu doğru mudur?

Atatürk'ün dış işleri bakanı kimdi? Neden Atatürk'e rağmen ve Atatürk'ten de habersizce PKK'nın yuvalandığı toprakları Irak'a bıraktı. Neden Lozan da burnumuzun dibinde ki, adaları Rumlara bıraktık. Neydi bu kaybedilen toprakların altına imza atanların bu millet üzerinde ki tasallut ve ceberutlukları… İnönü kim? Bu millete nasıl bakmış. Neler yapmış. Lozan da verdiği adaların hesabını soran oldu mu? Lozan da gerçekten gizli anlaşmalar var mı? Varsa neden hala açıklanmadı. Neden hala putlaştırmakla, arkasına sindikleri Atatürk'ün vasiyetini açıklamadılar. Kim bu insanlar. Kim bizi vesayet içinde bırakanlar. Kimdir bizim gizli sahiplerimiz. Ne zaman kırılacak bu imanımızı ve hayatımızı dişleyen canavar? Neden çiğneyip duruyor da, yutmuyor. Yutacağı kadar bölemedi mi?
Neden Mussolini'den kaçıp kurtulan ve ülkemize sığınan bir Yahudi, ülke yönetiminde söz sahibi olur. Neden onun teklifine, halkın oyuyla iktidara gelen bir Menderes, balıklama atlar. Anlayanlar, anlamayanlara anlatsınlar arkadaşlar.
Nedir bu Masonlar? Neden Atatürk bunlara izin vermedi? Atatürk zehirlendi mi? Eğer öyleyse, kimlerin zehirlediği neden açıklanmadı? Neden, insanları katleden dışı dışarıda bir örgüt olan Ergenekon'u CHP savunur? Neden CHP, katiller güruhunu savunur. O da içinde mi? Yoksa yöneticiliği de mi var? Kurduğuyla övündüğü Cumhuriyete böyle mi sahip oldular yıllarca… CHP'nin de mi eli kanlı yoksa? Topluma yön verme faaliyeti olarak işlenen, siyasi sol cinayetleri oya mı tahvil etmeyi düşündüler. İlhan Selçuk iddianame de olunca…
Halk'ın vermediği iktidarı böyle mi sağladılar? İktidardaki fikirlerini böylece mi sürdürdüler.
Masonluğu kurup, Avrupa'dan dışlanan ırklarına yol açanlar da, Siyonizm'in önderleridir. Saraydan padişahı Ali Süavi adlı dönmeye kaçırtmak isteyenler de onlardı. Osmanlı'da İlk sahte para basarak vurgunlar elde edenler de. İlk borsayı İstanbul'da kuranlar ve Osmanlı devletine rüşveti yerleştirenler ve ilk devlete borç verenler de onlardır.

Birileri bizi kurdular, kurguladılar. Sonra yine kurgulamalara ve oynamalara ve oyalamalara devam ediyorlar. Bunlar bize zoru gösterip, olmayacak hülyalarla uyutmaya devam etmek istiyorlar. Bizi kurgulayanlar, dünyayı kurguluyor. İçimizde ki ihanetin bir kısmı olan Ergenekon ortaya çıkarken, başka bir yerden daha kuvvetli bizi kuşatmanın peşine girmişler demektir.
Unutmayalım ki; üzerinde en fazla oyunlar oynanan ülke Türkiye'dir. Büyüklüğü hissettirmeyen komplekslerden ve bizi güdümüne ve tezgahına alacak oyunları sezmeli ve kaçınmalıyız. Tek hedefimiz ülkemizin her yönden güçlenmesi olmalıdır.
Bu sefer, teslimiyetçilik yapmayalım. Boğazların sahibi biziz. Bize kimse sahip değil, ruhsal zincirleri kırmalıyız. Amerika'nın güdümünde, İsrail'in dümen suyunda olmamalıyız.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.