4 Ekim 2008

ÇİRKİN TEZGÂHLAR!

Türker Akın Sağlık
Sis perdeleri kalktıkça, değerlendirmeler değişiyor, ezber bozuluyor. Tek Partili düzenin takdim ettiği, zorla ezberlettiği, adeta robotlaştırmaya çalıştığı bir toplumsal yapı 60 yıllık süreç dâhilinde etrafını sarmış ablukadan çıkamıyor.

‘Vesayet Demokrasisi’ şekli itibariyle masal üretti.

Halkın özgür iradesinin yansımadığı seçimler ve sonrasında şekillendirilen siyasal modeller ‘Darbe Endişeleriyle’ demokrasi kapısını açamadı. Dünya değişirken, Komünist ülkeler bile refah ve zenginliğin yollarını açarak, mutlu insanlar zümresi yerine, mutlu bireyler meydana getirmenin mücadelesini yapan açılımlarla yürürken, ülkemizdeki sığ ve açıklanması zor tartışmalarla ‘İftar Çadırlarında’ bir tas yemek almak için saatlerce bekleyen insanlarımızı görerek yerimizi izah etmelisiniz.

Bulgaristan’ın 20 yıl önceki halini yurt dışına çalışmaya giden ve izin dönüşü rüşvet vererek yol geçiş hakkı aldığı insanlarımız bilir. Hatta bir reklam filmindeki işlenen ‘:Çorba talebi’ sebebiyle yeni Bulgaristan yönetiminin tepkisi hala zihinlerdedir. Fukaralıkla yaşayan toplumlarda hırsızlık, kapkaç, rüşvet salgın gibidir.

Yargıtay Başkanının açıklaması birilerini uyandırmalıdır. 100 bin kaçak elektrik davası sebebiyle mahkûmiyetle neticelen dosya Temyiz aşamasındadır. Gasp ve hırsızlık davaları sebebiyle yüz binlerce dosya mahkûmiyetle sonuçlanmaktadır.

Cezaevleri dolmuştur. Hileli yiyecekler ve sahtekârlıkla geçinmeye çalışan sektörler oluşmuştur. Her yıl milyonlarca insanın boşanma davaları adliyelere intikal etmektedir ve bu davalar neticesi çocuklar ortada kalmakta, yetişme çağına kadar geçen süreçte yeterli eğitim ve birikime sahip olamayan gençler birer suç makinesi haline getirilmektedir. Her yıl 1 milyon yeni işsiz kitle işsiziler ordusuna iştirak etmektedir. 3-5 bilezik için yengesini bıçaklayanlar ve öldürenler bu toplumda yaşıyor.


Vaktiniz olursa bir gün yaşadığınız ilin adliyelerine gidin. Mahkeme kapılarının kapılarına asılan yargılanma konularına göz gezdirin. Suç listesi hırsızlık, kaçak elektrik kullanımı, dolandırıcılık, gasp, karşılıksız çek kullanımı, ırza geçme vs. Koridordan elleri kelepçeli olarak getirilen sanıkların yaş gurubu 15-18 arası.
Islah var mı? Yok.
Caydırıcılık etkisi var mı? Hiç olmadı ki!

Kısa süre tutuklu ve sonra dışarı.


Bilenmiş potansiyel suçlular olarak topluma giriyorlar. Sistem suçluları ıslah ederek, yeni bir yol açarak, suç işlemeyecek bir hayat tazı sunuyor mu? Bugüne kadar mümkün olmadı. Yaş seviyesi 50 sınırında olan insanımızın yıllardır dinlediği masal ne? Kalkınma, enflasyon canavarıyla mücadele, demokrasi hikâyeleri.

Bu nesiller her on yılda bir darbecilerle tanıştı.
Çeteler piyasa da kol gezdi. Kaçakçılık, rüşvet skandallarını gördüler. Hayali ihracat sanıklarını haber bültenlerinde seyrederek! Cavit Çağlar, Yahya Demirel, Cumhur Ersümer, Mesut Yılmaz gibi politik simaların Yüce Divan’da yargılandığını görerek yaşadılar. İşkenceler altında inleyen gençlerini unuttular. İşkenceciler yargılanmadı bu ülkede. Konuşulan ve değişmeyen tek konu yolsuzluk iddiaları oldu. 24 yıldır ‘Bölücü Terörle Mücadele’ esnasında evlere ateş düştü. Binlerce, On binlerce evladımız kahpe pusularda can verdi. 12/Eylül döneminde gençleri asmakla övünenler, bir tane bile PKK canisini asamadı. Bırakın asmayı ‘:Leyla Zana randevu istese kabul ederdim!’ diyen darbeciyi gördük. Faili meçhul cinayetler aydınlatılamadı. Her cinayet arkasından tezgâhlanan oyunla beraber ‘İrtica Paranoyası’ üretildi. Mossad gibi cinayet şebekesiyle işbirliği yapan Ümraniye çetecileri kaos ve kışkırtma operasyonlarını naylondan ve taşeron örgütleri kullanarak ülkemizi kan denizine döndürmeye çalıştı. 28/Şubat uzmanlarının piyasaya sürdüğü Belediye Başkanı Bekir, Fadime, Kalkancı gibiler şimdilerde piyasada değiller.

TV ekranlarını baskıyla kiralayan darbecilerin oyunlarıyla ‘Balans Ayarlarını’ izlediniz. Demokrat geçinen İsmail Amasyalı gibi isimler Darıca toplantıları yaparak darbe planları yaptılar. Davetçi oldular. Her alanda bir kışkırtıcı bulundu.


Bu hafta Balıkesir ilimiz Ayvalık ilçesi Altınova beldesinde tezgâhlanan oyun birilerinin provasıydı. İşin temelinde rant ve ticari çıkar olan tarafların, kışkırtmalarla sahneye sürülen piyonlar eliyle boyutu farklı mecralara çekerek kan dökülsün ve kargaşa çıksın emelinde. Daha önce aynı tezgâhlar farklı illerimizde sahnelendi.


Çıkar ve gelir peşinde koşan yerel çetelerin belli adresler tarafından kullanılmasıyla malzeme bulma arayışı. Galeyana gelmeye hazır ve fırsat bekleyenlerin sahneye koyduğu kalleşlikler yıllarca süren tartışmaları beraberinde getiriyor.Yasaları uygulamakla görevli olanların böylesi gelişmeleri önceden istihbarat etmeleri ve dükkân yağmalamaya, taşkınlıkla dükkânları taşlamaya yönelen kışkırtıcılara karşı ani müdahalelerle kargaşayı önlemesi gerekir. Bu ülke hepimizin!

TV kanallarının haber bültenlerinde verilen haber şekli tamamen bölücülük kokmakta. Bu ülke Doğusuyla, Batısıyla bir bütün! Aynı Kıble ve İmanla mücehhez bir milleti, farklı oyunlarla bölmeye, kendilerine fırsatlar yakalamaya çalışan odakların planları her dönem aynıdır.

Milyonlarca insanı açlık sınırının altında yaşayan, işsiz milyonlarca insanı yarına umutsuzca bakan bir toplumsal düzende kışkırtıcılar her şartta piyasayı dalgalandıracak meydan bulur.

Yıllar kaybolur.

Kaybolan yıllar geri gelmez.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.