18 Ocak 2009

İsrail'in ateşkes oyunu

1400 Filistinliyi öldürdü.

Direnişi kıramadı. Şimdi uluslararası güçten Hamas'ı bitirmesini istiyor.

1500 Filistinlinin yaşamına mal olan ve 5 bin kadarının yaralanmasına neden olan saldırılarının ardından ateşkes kararı aldı.
Gazze'ye yönelik katliam boyutuna varan "dökme kurşun" operasyonunun 22. gününde gelen karar İsrail'in kendi kurallarını Gazze halkına dayatması anlamına geliyor. Dahası ateşkes uluslararası toplumun tepkisini yüksek sesle dile getirdiği ve direnişin etkili saldırılarının ardından geldi.

Hükümet kendi içinde çelişti
Toplantının ardından basın açıklaması yapan İsrail Başbakanı Olmert, "Tek taraflı ateşkes kararı aldık. Ateşkes saat 02.00'de başlayacak. Belirlediğimiz hedeflere ulaştık. Hamas'a askeri açıdan büyük bir darbe vurulmuştur. Saklanan liderleri hedef alınmış, füze saldırılarında kullanılan tüneller yok edilmiştir" dedi.

Olmert gibi toplantının ardından konuşma yapan Savunma Bakanı Ehud Barak'ın "neredeyse hedeflerimize vardık" açıklaması hedeflerine vardıklarını açıklayan Olmert'inki ile çelişti.

Barak'ın temkinin arkasında İsrail'in saldırılarının ilk amacı olan Hamas'ın çökertilmesinin gerçekleşmekten çok uzak olması var. Dahası İsrail bir diğer amacı olan Yahudi yerleşimlerine füze atılmasının engellenmesini de sağlayamadı.
İsrail'in operasyon amaçlarına varamadan ateşkes ilan etmesi yenilgi olarak yorumlanıyor.

Hamas'ın silahsızlandırılması gündemde
Gazze'ye silah girişinin önlenmesi için destek alacaklarını belirten Olmert yüzlerce insanın yaşamına mal olan katliam için "Sivil nüfusa zarar gelmemei için çalıştık. Amacımıza ulaştık. İnsani yardım çabalarımız devam edecek" dedi. Olmert Gazze'de ölenlerin yakınlarından da özür diledi.

İsrail ordusunun bölgede kalmaya devam edeceğini belirten Olmert, Hamas'ın İsrail'e dönük saldırılarına devam etmesi durumunda cevap vereceklerini açıkladı.
AFP'ye konuşan üst düzey bir İsrailli yetkili ise ateşkesin ardından Hamas'ın saldırmasını beklediklerini ve böylece İsrail ordusunun saldırılarına zemin kazanabileceğini söyledi. Aynı yetkili günlerdir hedeflenen "başarılara" da varılamamasının ardından İsrail'in zaman kazanmaya ihtiyacı olduğunu belirtti.

Asker istiyor
Olmert'in açıklamasının dikkat çekici yanı ise bölgeye uluslararası güç istemesi oldu. İsrail Ordusu'na teşekkür eden Olmert Birleşmiş Milletler'in hiçbir kararına uymadığı halde, bölgeye "barış gücü" istediklerini açıkladı.

Güvenceleri ABD
Cuma günü ABD ile silah kaçakçılığının engellenmesi için ortaklık anlaşması imzalayan İsrail parlamentosu cumartesi günü yaptığı üç buçuk saatlik oturumun ardından tek taraflı ateşkes kararı aldı.
İsrail yanlıları devrede
İsrail'in aldığı kararın hemen öncesinde Fransa, İngiltere ve Mısır silah "kaçakçılığının engellenmesi" İsrail'e doğrudan destek vereceklerini beyan ettiler. Gazze katliamının başından beri İsrail'i desteklemekten çekinmeyen Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek ve Fransa Cumhurbaşkanı Nikolas Sarkozy Gazze krizinin çözülmesi için uluslararası bir toplantı yapılacağını duyurdu.

Mübarek ve Sarkozy'nin liderliğinde gerçekleşecek toplantıya İtalya, İngiltere, İspanya, Türkiye, BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon, El Fetih lideri Mahmut Abbas çağrılacak. Toplantının amacı ise "silah kaçakçılığının engellenmesi için işbirliği" olacak.

Toplantıya Almanya Başbakanı Angela Merkel'in de katılacağı belirtiliyor.
Toplantıya El Fetih liderinin çağrılması ve İsrail işgalinin devamı Hamas'a savaşta kaybettiremediklerini masada kaybettirmeyi amaçlıyor.

İlk adım İngiltere'den
İngiltere ise toplantıdan önce harekete geçti. Başbakan Gordon Brown cumartesi günü Kraliyet Donanması'nın silah kaçakçılığının engellenmesi için girişimde bulunacağını belirtti.

Türkiye'nin de katılmak istediği "barış gücü" İsrail ablukasını devam ettirmeyi hedefliyor. Ancak yine de taraflar arasında bazı anlaşmazlıklar söz konusu. Bunlardan birincisi toplantıda Gazze'yi temsil eden Hamas'ın yeralmayacak olması. El Fetih liderinin Filistin halkının temsilcisi olmadığı halde toplantıya çağrılacak olması ise İsrail ordusunun yapamadığının bu ülkeler tarafından tamamlanmak istemesi anlamına geliyor. Bir diğer anlaşmazlık noktası ise ablukaya son vermeyen İsrail'in Gazze'deki güçlerini çekmeyeceğini açıklaması. Birçok uzman böyle bir durumda İsrail'in ateşkesinin sözde bir ateşkes olduğu görüşünde. Zira Hamas'ın Abbas'ın muhatap alınmaya devam edileceği, Gazze ablukasının kaldırılmadığı ve İsrail ordusunun Gazze'de kalmaya devam edeceği bir anlaşmaya yanaşmasının imkansız olduğu biliniyor.

Hamas: Şartlarımızı kabul edin
Öte yandan Hamas adına açıklama yapan sözcü Fevzi Barhum "bir tek İsrail askerinin Gazze'de kalmaya devam etmesi durumunda" saldırılarına devam edeceklerini söyledi.

Barhim "Siyonist düşman saldırılarına son vermeli, Gazze'yi tamamiyle boşaltmalı ve ablukayı kaldırmalıdır" dedi. "Gazze'de tek bir İsrail askerinin varlığını kabul etmeyeceğiz" diyen Barhum, İsrail'in tek taraflı ateşkesinin "tek taraflı saldırgan" olduğunu kabul etmesi anlamına geldiğini söyledi.
Hamas benzer taleplerini daha önce de gündeme getirmişti.

İsrail ateşkesi uluslararası toplum tarafından "savaş suçu işlediği"nin daha fazla gündeme geldiği bir döneme denk düştü. Dahası cumartesi günü İsrail ordusu Gazze çatışmalarındaki en ağır kaybını verdiği belirtiliyor. Hamas yaptığı açıklamada 2 askerin öldürüldüğünü 6 paraşütçünün de yaralandığını açıklarken iki tankın vurulduğunu ancak içindeki askerlerin akıbetinin bilinmediğini söylemişti..
Lübnan gibi başladı Lübnan gibi devam ediyor
İsrail'in saldırıları Lübnan'a yönelik 2006'daki işgal girişiminin birebir aynısı olarak gerçekleşti. Hizbullah'ı yoketmek üzere giren İsrail uğradığı yenilginin ardından apar topar bölgeye asker talep etmiş ve bu askerlerin Hizbullah'ı silahsızlandırmasını istemişti. İsrail'in katliamları uzunca bir süre uluslararası kamuoyu tarafından izlenirken Hizbullah'ın başarılarının ardından İngiltere ve ABD örgütün gücünün azaltılması için harekete geçmişlerdi. İsrail, ABD ve İngiltere üçlüsü 1701 sayılı Güvenlik Kurulu kararının çıkmasını sağlamış ardından da bölgeye Türkiye'nin de dahil olduğu bir askeri güç yerleştirilmişti. Gücün tek görevi ise Hizbullah'ı silahsızlandırmak olmuştu.

kaynak:sol.org

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.