ÇOCUK EDEBİYATI ÜZERİNE!
Bedrettin KELEŞTİMUR
Şöyle bir şehrimi geziyorum! Mahallelerimizin sayısı 40’lara yaklaşmış. Öncelikle, ‘yeşil alan’ arıyorum? Sadece, yeşil alan mı? Belki de bizler için en önemlisi, her semtimize/ mahallemize, ‘çocuklarımıza yönelik…’ neler yapmış veya neler planlamışız?
Çocuk siteleri mi? Her mahalleye çocuk kütüphanesi mi? Çocuklara yönelik spor tesisleri mi? İş gelip dolaşıyor, ‘çocuklarımızın eğitimine/ eğitim ortamına geliyor!’
Çocuklarımıza yönelik neler yaptıklarımıza geliyor? Çocuk Edebiyatı üzerinde neler yaptık/ veya varsa, projelerimiz neler?
Kendimizi birazda, ‘adam olacak’ çocuklarımızın dünyasına taşıyalım! Toplum olarak çocuklarımızla, onların yetişme ortamlarıyla kendimizi ne kadar meşgul edebiliyoruz? Bazen yakınırız, ‘çocukluğumuzu yaşayamadık’ diye!
Bir eğitimci, bir gözlemci olarak neyi düşünürüm? Ailede, okulda, çevrede çocuklarımız için nasıl bir çevre hazırlamışız/veya hazırlıyoruz?
Şu şehirde, ‘merhaba çocuklar’ diyebileceğimiz kaç dergi çıkarıyoruz? Veya kendi gazetelerimizde, ‘çocuklarımıza’ ne kadar yer ayırabiliyoruz! TV ve Radyolarımızda, ‘çocuklarımızla baş başa’ kaç programımız var!
Şurası kaçınılmaz bir gerçek ki; sosyal hayatta ki disiplinlerde, büyük başarılarda ‘eğitilmiş sağlıklı nesillerden geçer’ Bilimde, kültürde, sanatta, sporda, ekonomide ve siyasette ‘yıldız insanlar’ ararız değil mi? Bir Farabi, bir Gazali, bir İbn-i Sina, bir Fuzuli, bir Yunus, bir Mevlana kendi içimizden niye yetişmesin? Veya bir toplum kendi hedeflerini bu doğrultu da büyültmesin!
Çocuk dünyası deriz; saf, duru, berrak, lekesiz ve günahlardan azade bir dünya! Böyle bir dünyayı nasıl besleyeceğiz? Böyle bir dünyaya nasıl bir coşku vereceğiz?
Dikkat, rikkat, hayret ve gayret içerisinde bir eğitim!
Çocuk bir teyp gibidir; aileden, çevreden, okuldan, hayattan ne görüyorsa onları bütünüyle alır! O sebepledir ki, en fazla çocuklarımızın yanında, ‘dikkatli, edepli, huzurlu, güvenli, emniyetli, vakarlı’ olmalıyız!
Bu gayret dolu, güven dolu bakışlarımız ve nazarlarımız bir ışık seli halinde toplumun her yanını kuşatmalıdır.
*** *** ***
Çocuk dünyası dedik de, o dünyayı bezeyecek çalışmalara her zamankinden daha fazla ihtiyaç olduğunu belirtmek isterim.
Gönlümden, hayalimden sürekli geçen nedir, sizlerle paylaşmak isterim, ‘her şeyiyle dopdolu’ ‘mükemmele doğru koşan’ bir çocuk dergisi!
Sonrasında, ‘Türk Dünyası Çocuk Sempozyumu’
Daha sonrasında, Türk Dünyasının dört bir yanından gelecek çocuklarımızın coşkusunu 23 Nisan Çocuk ve Egemenlik Bayramında birleştirmek!
Mayamızın çalındığı, hamurumuzun yoğrulduğu köklerimiz; dal ve budak saldığımız ana gövdemiz; devam eden bir ulu yürüyüşümüz!
Çocuklarımızla baş başa olabileceğimiz bir dergi dedik; Masallarımız, ninnilerimiz, ilahilerimiz, efsanelerimiz, kahramanlarımız, destanlarımızla onların ruh iklimine sarılarak hayata güven aşılayacak bir iklim!
Çocuk gözüyle diyebileceğimiz; fıkra, hikâye, şiir, çizgiler, renkler, desenlerden oluşan gaye ve ufuk dergisi! Böyle bir derginin kullanacağı inisiyatifle oluşacak; sosyal, kültürel, edebi ve spor kulüpleri!
13–15 Kasım 2008 tarihleri arasında Azerbaycan Bakü’de Uluslar arası Çocuk Edebiyatı kongresi düzenlenmişti. Bizlerin, kamuoyumuzun fazlada dikkatlerini çekmemişti! Öyle ki, bizler kendi geleceğimizle öyle fazlasıyla meşgul değiliz(!)
58 Üniversiteden, 200’ü aşkın bilim adamı, çocuk edebiyatçısının katıldığı bu kongrede, ‘çocuk edebiyatı’ üzerinde bildiriler sunuldu ve bunlar tartışıldı. ‘Çocuk ve Dil’ ‘Çocuk ve Edebiyat’ ‘Çocuk ve Folklor’ ‘Çocuk ve Milli ve Manevi Değerler’ ‘Çocuk Yayıncılığı’ ‘Çocuk Dergiciliği’ ‘Çocuk Sağlığı ve Psikolojisi’ ‘Çocuğun Eğitimi ve Öğrenimi’ ana başlıkları birlikte irdeleniyordu.
Yine Baku’de yapılan 11. Türk Kurultayının sonunda alınan tavsiye kararlarının 39. maddesinde, “Türk Dünyası Çocuk Edebiyatı” düzeneğinin oluşturulması, Türk Dünyası’nın çocuk edebiyatı eserlerinin bütün Türk Dilli halkların dillerine çevrilmesi için muvafık devlet organları ve sosyal teşkilatları arasında çalışmalar genişletilmelidir.” deniliyordu.
Tekrar ediyorum, çocuk dünyası en saf, en masum, en duru, en müstesna bir dünyadır. O dünyada elbette benim yarınlarım gizlidir. O dünyada benim sevdalarım kümelenmelidir. O dünyada benim ideallerim büyümelidir. “Yarın geçilecek yolu bugünkü nesiller yapar”
MUŞ’TA, ELÂZIĞ BULUŞMASI!
Kastamonu Küre, Kayseri Erciyes’te, Bitlis Nemrut’ta, Kars Sarıkamış’ta, Gümüşhane Torul’da, Ardahan’da yapılan ve iç turizme yönelik bir farklı güzellikteki kar festivali de Muş’ta yapılıyor. Doğu dendi mi ilk akla, ‘kış ve soğuk’ gelir. Artık birçok illerimiz kış sporlarını geliştirmek ve insanlarımızı kaynaştırmak amacıyla değişik sosyal ve kültürel etkinlikleri birlikte düzenlemeye başladılar.
Muş İl Özel İdare Genel Sekreterliği tarafından düzenlenen Muş kar festivali bu yıl özellikle de Elâzığlılar için daha anlamlı diyebilirim. 20–21 Şubat 2009 tarihlerinde yapılacak olan Muş İli ‘kar festivaline’ bu yıl Elâzığlı şair, yazar, müzisyende katılıyor. Elâzığ Belediyesi Kültür Müdürü Mustafa Ayık’ın Başkanlığındaki 15 kişilik Harput Müziği Topluluğunun yapacağı Kürsübaşı gecesi 20–21 Şubat tarihleri bir bakıma, Elâzığ-Muş buluşması olacak!
Muş Valisi Erdoğan Bektaş’ın özellikle önem verdiği Elâzığ’lı şair ve yazarlarda bu geceye ayrı bir renk katacaklar. Muş Kültür Merkezinde düzenlenecek programın birinci bölümünde Elazığlı şairlerimizin katılacağı bir şiir programı yapılacak. Sonra da Elazığ Belediyesi Harput Müziği Topluluğunun vereceği konser ile geceye Elazığ damgasını vuracak. Bu geceye Elazığ’dan Fırat Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Kürüm, Fırat TV Müdürü Recep Bağcı Sanatın İzinde Elazığ Programının yapımcısı Mehmet Kılınç, Elazığlı Şairleri; Hadi Önal, Zekeriya Bican, Fadıl Karlıdağ, R. Mithat Yılmaz, Mehmet Şükrü Baş, Mahir Gürbüz, Gazi Özcan, Günerkan Aydoğmuş, Doğan Sever ve Manas Koordinatörü M.Ş ener Bulut katılacaklar.
Bilindiği gibi Malazgirt Zaferini 937.yıl dönümü kutlamalarına da Muş Valisi Erdoğan Bektaş’ın davetiyle Elazığ’dan geniş bir edebiyatçı topluluğu katılmışlar. Elazığ Belediyesi’nden Mehter takımının Malazgirt’te yaptığı gösteriler programa ayrı bir heyecan vermişti.
Elâzığ ismini sadece Uluslar arası Hazar Şiir Akşamlarıyla duyurmuyor, bu coğrafyanın kültür, sanat ve edebiyat mahfili olma gibi güzel bir özelliğiyle biliniyor. 2008 yılı içerisinde; Kütahya Simav, Tokat, Tunceli Pertek, Malatya ve Gümüşhane’de yapılan şiir ve edebiyat programlarına Elazığ’dan şair, edip ve sanatkârlar katılmışlardı. Tarihin, Edebiyatın, Güzel Sanatların konuşulduğu ve icra edildiği toplum ve topluluklarda mutlaka huzur iklimi vardır.
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum ,parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş ,Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...
Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.