(anadoluhaber) DEVE ETİ / ŞEBNEM ÖZBEK




 (W)SEBNEM ÖZBEK <sebnemenator@gmail.com>
Tarih: 04 Mart 2009 Çarşamba 16:05
Konu: DEVE ETİ


1915 yılında Osmanlı; Medine'de yeni bir İslam Darülfünunu (Üniversitesi) kurdu. Açılışa katılan Osmanlının siyasi iktidar mensuplarından Talat, Enver ve Cemal Paşalara ve diğer konuklara sunulmak üzere develer kesildi.

 

Bu tip törenler için yetiştirilmiş Osmancık Taburu saf tutmuş; paşaların gelmesini bekliyordu. Arap bedevi kadınlarsa ellerinde deflerle; deve etinden yapılan kebabın, haşlamanın, kızartmanın lezzetinin anlatıldığı türküler, kasideler söylüyordu.

 

Töreni tertipleyen Teşkilat-ı Mahsusa Reisi Kuşcubaşı Eşref; Osmancık Taburundaki askerleri son kez kontrol ederken, hazır ol vaziyetindeki erlerinden bazılarının ağladıklarını gördü. Eşref Bey bir ere yaklaşıp neden ağladığını sorduğunda "Kumandanım; bakın ne güzel Kur'an okunuyor" cevabını aldı. Kuşcubaşı Eşref; "Oğlum bu kadınlar dağıtılacak deve etinin lezzetini anlatan kasideyi makamla okuyorlar. Okunan Kur'an değil; sil göz yaşını" yanıtını verdi. (Cemal Kutay)

 

Kur'an; sadece ibadet ve ahretle ilgili bilgileri barındıran bir kitap değildir. Müslümanların; anne karnına düşüşlerinden başlayıp, Allah'ın huzuruna çıkıncaya kadar geçirdikleri evreleri, dünyevi bilgileri ve yaşam düzenini içinde barındırır. Allah peygamberleri ve Kutsal Kitapları; toplumu sapkınlıktan kurtarmak, doğru yolu göstermek, sorunlarına çözüm bulmalarını sağlamak için göndermiştir.  Tüm bunların; gönderilen kulları tarafından anlaşılması ve kabul edilmesi için de; onların kullandığı dili, kavramları, sosyal yapıyı, örfü ve adetleri kullanmıştır.  

 

Kur'an; gönderildiği toplum olan Cahiliye Araplara; sapkınlıktan kurtulup iyi birer kul olarak yaşamaları için gerekenlerin neler olduğu, sorunlarına nasıl çözüm bulduğu; onların yaşam tarzları ve adetlerini dikkate alarak ve anlayacakları dilde yani; Arapça inmiştir. Aynı zamanda sonraki nesillerin ve toplumların da Kur'an'ın indirildiği dönemdeki dünyevi sorunlara çözümleri barındıran ayetleri örnek alarak, oluşan sorunlarına çözümler geliştirmesini istemiştir. Günümüzdeki  farklı sorunlara ilk indirildiği haliyle çözüm üretmeye çalışmak Kur'an'ın ebediliğine; İslam'ı kabul eden farklı milletlerin kendi adet ve yaşayış tarzları dururken, Arap adet ve yaşayış tarzını örnek alması da O'nun evrenselliğine aykırıdır.

 

Kur'an'ın neden Arapça indirildiği; Yusuf Suresinde "Biz O'nu akıl erdiresiniz diye Arapça bir Kur'an olarak indirdik" ya da Şura Suresinde "Böylece biz sana Arapça bir Kur'an vahyettik ki, şehirlerin anası olan Mekke'de ve çevresinde bulunanları uyarasın" örneklerinde olduğu gibi; açıkça yazar. İlk inen vahiyden bu güne kadar; Allah'ın emriyle vahiy meleği Cebrail, aynı kitaptan yani Levhi Mahfuz'dan Peygamberlere Allah'ın  mesajını; bir birinden  farksız olarak, her topluma kapasitesi ölçüsünde, ihtiyacı kadar ve kendi dillerinde getirmiştir. Örneğin indirildiği ilk şekliyle Tevrat'ta aslında Kur'an'dır. Nitekim Tevrat; İsrailoğullarına indirildiği için İbranice'dir. Eğer son dinin kitabı Kur'an; gene İsrailoğullarına indirilmiş olsaydı İbranice, Türklere indirilseydi Türkçe, İngilizlere indirilseydi İngilizce olacaktı.  

 

Arap olmayan kişilerin Arapça öğrenmek için becerisi, kabiliyeti, zamanı ve imkanı olmayabilir. Ancak her Müslüman'ın; bence en az bir kere Kur'an'ın Türkçe mealini ve tefsirini; bu işe gönlünü ve ömrünü vermiş, eğitimini almış, herhangi bir cemaat ya da tarikat liderinin emrinde olmayan İslam alimlerinin kaleminden okuması gerekmektedir. Atatürk işte bu yüzden sıradan bir din görevlisini değil; Elmalılı gibi konusunda uzmanlılığını her kesimin kabullendiği İslam alimini görevlendirmiştir. Zaten insanlar evrensel bir din olan İslam'ı ve onun kutsal kitabı olan Kur'an'ı, ana dillerinde okumamış olsa; Afrika'da, Asya'da, Avrupa'da, Amerika'da kendi dinlerinden vazgeçip Müslüman olmazlardı.

 

İnsanlar ancak Kutsal Kitaplarını kendi dillerinde okuyarak, şekilcilikten kaçınıp Kur'an'ın özünü anlayabilir, kendisinin Allah ve İslam ile aldatılmasına müsaade etmez ve Hüseyin Üzmez'in dindarlıkla, Deniz Fenerinin de İslam'la alakasının olmadığını görür. Tanrı'dan neyi istediğini veya Tanrı'ya nasıl bir şükürde bulunduğunu hiç bilmeden, Arapça dualarla kılınan namaz; insanın gönlünü tatminden öteye gitmez. Oysa Allah bir çok ayetinde "Şüphesiz ki bunda aklını kullananlar için bir ders vardır" diye buyurur. Namazın ve namazda okunan duanın değeri; onun manasını bilmekle doğru orantılıdır.

 

Mekke ve Medine'yi ellerinde bulunduran Emeviler, Abbasiler, Memlukler; kutsal sayılan bu yerler için "Kutsal yerlerin hakimi, egemeni" unvanını kullanırken; Yavuz Sultan Selim ve ondan sonraki diğer tüm Osmanlı Padişahları "Kutsal yerlerin hizmetkarı" unvanını kullanmayı tercih etmiştir.

 

Bu kadar mütevazı ve tevazu sahibi olan bizler, neden hala Kur'an'ı Arapça okuma hevesindeyiz? Üstelik kesilen deve etinin lezzetinin mi, yoksa Kur'an'dan bir ayetin mi okunduğunu dahi ayırt edemeden; Allah'ın bir Müslüman'dan ne istediğini, kulluk borcumuzun ne olduğunu dinimizi kendi dilimizde okumadan nasıl bileceğiz?

 

ŞEBNEM ÖZBEK

04.03.2009



--
http://www.sebnemozbek.net/

YA YOLUNDA YÜRÜRÜZ...
YA BU UĞURDA ÖLÜRÜZ...

ŞEBNEM...


--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
        Bu grubun  hiç bir siyasi oluşum ,parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş ,Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM  STANDIDIR.."
      Grupta yayınlanan  yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...

Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com

Bu gruba posta göndermek için , mail atın : anadoluhaber@googlegroups.com
 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.