1935 doğumlu. Türkan Saylan'ın annesi hanımefendinin künyesi, Raber Ragman ve Mina Verlig kızı, 1324 (1908) Bermingen İngiltere doğumlu ve Katolik Hıristiyan "Lili Mina Raiman" olduğunu gösteriyor. Annesi1936 yılında Müslüman oluyor ve ismini Leyla olarak değiştiriyor. İki evlilik yapıyor saylan. İlk evliliği dokuz yıl sürüyor. Kendi dilinden; Tıp fakültesi öğrencisiyken evlendim, 23 yaşında ilk çocuğumu doğurdum, tüberküloz geçirdim, ameliyatlar oldum, çocuklarımı büyüttüm. İki yıl çelik korse takarak okula gittim. Yani tıp fakültesini girdiğimden 10 sene sonra bitirdim. Uzmanlığımı kimsenin sevmediği deri ve zührevi hastalıklar konusunda yaptım."
Bir yurtdışı burs buluyor ve "ana" vatanı İngiltere'ye gidiyor… 1976′da dönüyor. Ve cüzam işini üstlenmek istiyor. Ve hastalıkla mücadelesine başlıyor. Dünyadan ve Türkiye'den cüzamı silme konusunda büyük başarı sağlıyor ve Gandhi Ödülü'nü kazanıyor. yaşama hallice rahatsızlıklar da eşlik ediyor. Göğüs kanserinden kurtulduktan sonra karaciğerindeki rahatsızlık nedeniyle de tedavi görüyor. O şimdi Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Genel Başkanı.
"Başkanlığını Profesör Türkan Saylan'ın yaptığı Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği hakkında, Atatürk İlke ve İnkılâplarını kalkan olarak kullanıp, birçok kişi ve kuruluştan yardım adı altında para topladığı, ilgili bakanlıklardan izin almaksızın yurtdışından yardım aldığı, hiç bir yasal dayanağı olmadan kamuoyuna kendisini sivil toplum kuruluşları birliği olarak tanıtan çeşitli dernek ve vakıflarla işbirliği içerisinde oldukları yönünde yapılan ihbarlar sonucu denetime tabi tutulmuş ve Dernekler Kanunu 62 ve 85/2 maddesine muhalefetten 5 Şubat 2001 tarihinde Maltepe Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusu yapılmıştır."
Türkiye'mizin çağdaşlaşma sürecinde laiklik' konulu toplantıda konuşan Saylan'ın
"Biz Türkler hep akın etmişiz; yakıp yıkmışız, başkalarının yaptıklarını yakıp yıkmışız. Şimdi kendi yaptıklarımızı yıkıyoruz. Nedir bu alışkanlık. Biz yakıp yıkmak için var değiliz. Biz yaratmak, geliştirmek ve çağın üstüne geçmek için varız."
"Türkiye'nin bölünmesine, ırkçılığa yönelmesine, binlerce yıl öncesinin Arap ve İran âdetlerinin gelmesine karşıyız. Çocuklarımızın sıra üstünde namaz kılmasını değil bale yapmasını istiyoruz. "
Gençlik Orkestrası'nı yaratan ve yöneten arkadaşımızın ismi Muhammed. Düşünebiliyor musunuz buradaki ironiyi?" yorumunu yaptı.
Saylan'ın başkanı olduğu ÇYDD, bütün faaliyetlerini Türkiye'nin hallice firmalarının bağışlarıyla yürütür. Bunda bir beis yok. Esasen dernekler böyle çalışır.
Peki bu firmalar hangileri? Danone, Metro Grosmarket, Turkcell, TNT Ekspres, Ericsson, Finansbank, İş Bankası, Mercedes-Benz vs… Fark etmiş olmalısınız. Hepsi yabancı sermayeli.
Ve yine hepsi biliyor olmalı ki Türkan Saylan ve dernek, "Atatürkçü gençler yetiştirme" misyonu taşıyor. Boynumuzun borcudur… Soru şu… Bu yabancı şirketler, kendilerine en çok karşı çıkan kesimlerin sözcülüğünü yapan bir derneğe niçin yardım yapar?
Veya tersten bakarsak… Yabancı sermayeyi "işgal güçlerinin sermaye ordusu" olarak gören bir ÇYDD, bunlardan nasıl destek ister?
ÇYDD 1989 da kurulmuş.
Saylah umrede yapmış.
Vanda yayımlanan yerel Şehrivan Gazetesi'ne konuşan bir çok genç, Türkan Saylan ekibinin kendilerini Hıristiyanlığa çağırdığını anlatıyor. Başta Van olmak üzere Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki misyonerlik faaliyetleriyle ilgili bütün oklar Türkan Saylan'ı gösteriyor. MİT'in hazırladığı misyonerlik raporunda, Türkan Saylan'ın isminin de geçtiğini hemen hatırlatalım. Hakkında açılmış dava sürüyor.
Babası müteahhit Fasih Galip.
Uluslararası Lepra Birliği'nin (ILU) kurucu üyesi ve Başkan yardımcısıdır.şu an etö soruşturması nedeniyle sanık ve zanlı olarak araştırmaya tabi zanlı durumunda.Yukarıdaki satırlardan anladığım kadarıyla misyonerlik ithamları doğru fikrindeyim.Bu konu üzerinde inşallah durmaya devam edeceğiz.
Rüştü A. Özçelik
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.