AKP dışında oy verebileceğimiz parti yok .

Ordu, Hükümet, Milli Görüş ve Gülen Hareketi ekseninde gelişen yeni algılar, muhafazakâr siyasetin geleceğini nasıl şekillendirecek? Fethullah Gülen`e yakın isimlerden Gülerce`yle "Cemaat" üzerine, Newsweek Türkiye`den Adem Demir`in yaptığı ropörtaj...

Işık Süvarileri`nin Facebook`taki sayfası "Kelimetullah`ı (Allah kelamı) yayma derdinde milyon genç. Durdurmak isteyenler var bu seferi ama artık çok geç" cümleleriyle açılıyor. Söylemleri hayli iddialı, isimleriyse fantastik çizgi roman kahramanlarını andırıyor. "Işık Süvarileri", "Fecir (Tan) Süvarileri" ya da en yaygın bilineni "Altın Nesil." Gülen Hareketi`nin Işık Evleri`nde yetişen ve hareketin hedefleri doğrultusunda gönüllü çalışanlara -en başta da Fethullah Gülen`e yakın yurtdışı ve yurtiçindeki eğitim kurumlarında görev yapanlara- Gülen`in verdiği isimlerden birkaçı. Gülen, 1975 yılında İzmir`de bir konferansta bu "gönüllüler"i şöyle tanımlıyordu: "Hıristiyan, insanlığı kurtaracak Mesih intizar etmektedir. Alevi de bir gayb imam, `muntazır imam` beklemektedir. Biz de bir şey bekliyoruz. Eğer onu beklememizde Allah nezdinde bir mahsur yoksa; hem içini, hem dışını fetheden altın nesil bekliyoruz. Daha doğrusu biz kimseyi beklemiyoruz, altın nesil olmayı düşünüyoruz."

Gülen`in kastettiği "Altın Nesil" ya da "Işık Süvarileri", belki de aradan geçen 34 yılda hiç olmadığı kadar devletin resmi süvarilerinin, yani askerin hedefinde. Türkiye`de irtica tehdidini uzun yıllar ağırlıkla -Gülen`in de bir türlü yıldızının barışmadığı- Necmettin Erbakan`ın Milli Görüş Hareketi ve partileri üzerinden tanımlayan laik kesim, giderek bu tehdidi "devlet kurumlarına sızıp laik yapıyı yıkmaya çalışmakla suçladıkları" Gülen Hareketi üzerinden algılıyor. Bugüne kadar herhangi bir siyasi partiyle anılmaktan itinayla kaçınan hareketin belki de ilk kez Zaman gazetesi, Samanyolu televizyonu gibi yayın organlarında belirgin destek verdiği Adalet ve Kalkınma Partisi de bu algıdan nasibini alıyor. Yaklaşık iki hafta önce Taraf gazetesinde yayımlanan ve Kıdemli Albay Dursun Çiçek tarafından Genelkurmay Harekât Başkanlığı için hazırlandığı iddia edilen "İrtica İle Mücadele Planı"nından "Adalet ve Kalkınma Partisi ile Gülen Cemaati`ni bitirme planı" şeklinde bahsedilmesi bunun son örneği.

Fethullah Gülen`e yakın isimlerden Hüseyin Gülerce, Murat Yalnız ve Adem Demir`in sorularını yanıtladı.

- Newsweek Türkiye: Milli Görüş ile Gülen Cemaati arasındaki kan uyuşmazlığı niye?

Gülerce: Milli Görüş zihniyeti Türkiye gerçeklerine uymuyor. Dinin anlaşılması ve yaşanmasında da bir farklılık var. Erbakan ve çevresindekiler artık bir köyün ihtiyar heyeti gibi. Numan Bey`in en büyük problemi Erbakan`dan bağımsız karar alamayacak olması. Erbakan`ın AB görüşleri belli... Ama toplumun büyük kesimi, Türkiye`nin AB üyesi olması gerektiğine inanıyor. Şimdi Numan Bey`in SP`si AB`ye tam üyeliği savunabilecek mi?

- İktidar partisi ile bu kadar yakın görünmek cemaati ileride zor durumda bırakmayacak mı?

- Hiçbir parti bugüne kadar bizim camianın gönlünü almaya çalışmadı. CHP; Gülen`i insafsızca eleştiriyor, sonra da `Bunlar hep AK Parti`ye oy veriyor` diyor. Kardeşim sen benim oyumu almak için hiç talip olmadın ki. Hâlbuki CHP böyle düşünmediğini son seçim öncesindeki dini açılımlarla gösterdi. Radikal dindarlara dönük açılımlardı. Oraya gelene kadar, o radikallerden daha yakındır Gülen camiası CHP`ye. Radikal İslamcılara açılım yapıyor, daha ılımlı bir camiayı görmezden geliyor. Bizim CHP`ye tavrımız yok, onların bize var. Keza diğer partiler de bizden oy istemiyor. Camianın AK Parti dışında oy verebileceği bir yer yok.

- Cemaatin hükümet politikalarıyla ayrıştığı noktalar yok mu?

- AK Parti, Milli Görüş gömleğini çıkardık diyor ama bir türlü o yaklaşımdan kurtulamıyor. Mesela Aleviler`le ilgili hiçbir şey yapmadılar. Her seferinde Aleviler`e hak veriyor, ama bir şey yapmıyorlar. Niye Cemevleri açılmıyor? Diyanet`ten mi, parti içinden mi takoz konuyor bilemem ama bunun mazereti olamaz.

- Türkiye`de kalabalık bir kesim Cemaat`in bir tür gizli ajandası olduğu kuşkusu taşıyor.

- 115 ülkede okullar açtık. Almanya`da, ABD`de, İngiltere`de... Dünyanın en kuvvetli istihbarat teşkilatları var buralarda. Kafamızdakileri onlar tespit edemiyor, Türkiye`dekiler bir bakışta anlıyor. Gizli saklı bir iş yapmıyoruz. Türkiye`deki istihbarat kurumları isterse rahatlıkla sızar bu hareketin içine.

- Sızdıklarını düşünüyor musunuz?

Sızmazsa zaten devlet, devlet değildir. Ben kendimi biliyorum. Devletim için zararlı bir şey yapmıyorum. Diyelim ki Emniyet`te Fethullahçı yapılanma var, hükümet de üstümüze gelmiyor. MİT, JİTEM, bizim gizli gündemimizin belgesini niye ortaya koymuyor? Türkiye çadır devleti değil, askeri istihbaratı ciddidir. Milletin evladı askeriyeye de girer, polise de girer, adalet çarkına da girer. İmtihanla değil mi? Bu devlet sadece bizim devletimiz, bizim gibi düşünmeyenler oraya giremez, dediğinizde ayrımcılık yapıyorsunuz. Cemaatin en önemli kurumları da okullar, dershaneler, yayın kuruluşları. Hiç biri de denetime kapalı değil.

- Endişeyi gidermek için yeterince çaba gösteriyor musunuz?

Fark edemediğimiz bir yol, bir üslup olabilir kendimizi anlatmak için. Söylesinler bize, onu yapalım. Belki biz göremiyoruzdur.

- Gülen, Türkiye`de hemen her gün isminin anılmasından rahatsız olmuyor mu?

`Meteor düşse bizden biliyorlar` diye yakınıyordu. Ne yapsın, her olayla ilgili her gün çıkıp açıklama mı yapsın.

- Dönmeyi düşünüyor mu?

Bugün için niyeti yok. `Türkiye`ye ayak bastığım anda provokasyon yapılacak` diyor. Birkaç kez dönmeyi istediğinde de, benzer sebeplerle, camiadan birkaç arkadaş kendisini durdurdu.

- Nereden ulaşıyor bu bilgiler kendisine?

Hocaefendiyi çok seven geniş bir kitle var Türkiye`de. Onun yaptığı hizmetleri ülke için çok önemli sayan, Türkiye`yi küresel bir güç haline getirdiğini düşünen ciddi bir çevre var.

- Kendisinden sonra Cemaat`e dair düşünceleri var mı?

"Camia eskiden tek merkezliydi" diyor, kendini kast ederek, "Şimdi bin merkezli". Artık kurumsallaştı, şirketleşti camia. Ama insan tedbir alsa da hayatın akışını yönlendiremez. Peygamber öldükten sonra bile sahabeler arasında kavga başlamıştır.

Kaynak: Newsweek Türkiye

Murat Yalnız – Adem Demir