24 Şubat 2020

23 yıl zindanda kalan 28 Şubat mağduru İsmail Uysal anlattı! İşkencede FETÖ-Kemalist ittifakı

Büyük Doğu fikriyatına mensup olduğu gerekçesiyle hapis yatan İsmail Uysal, “Yeni 28 Şubatlar yaşamamak için o dönemi asla unutmamalıyız. FETÖ’cülerle Kemalistler, gözaltına alınan Müslümanlara akıl almaz zulümler ettiler. Çok şükür kirli hesapları tutmadı” dedi.
Postmodern darbe 28 Şubat sürecinin mağdurlarından 23 yıl hapis yatan İsmail Uysal, gazetemize özel açıklamalarda bulundu. 28 Şubat’ın, FETÖ’cü ve vesayet odaklarının işbirliğiyle gerçekleştiğini kaydeden Uysal, hukukun katledildiği bir süreçte Müslümanların akıl almaz işkencelere maruz kaldığını anlattı... 

‘İrtica’ diyerek saldırdılar

-Bugün baktığınızda 28 Şubat sizin için ne anlam ifade ediyor?
Baştan söyleyeyim, 28 Şubatı unutmamak lazım, unutursak tekrarlanır! 28 Şubat; Siyonist-Mason localarıyla, dinlerarası diyalogçularla, AB, İMF ve daha birçok bileşenle iş bağladığını sanan bir avuç ‘siyaset ve menfaat zorbası’ çetenin ‘irtica’ çığlıkları atarak Müslümanlara saldırmasıdır.

Akıl almaz işkenceler

-O süreçte neler yaşadınız?
Büyük Doğu fikriyatına mensup olduğum gerekçesiyle gözaltına alındım. Karakolda en hafif işkencenin vücudun hassas noktalarına elektrik vermek olduğunu söyleyebilirim. FETÖ’cü polisler bizi dövüyordu. ‘Sizin yüzünüzden Cumaya gidemedim lan’ deyip yine işkence ediyordu. Akıl sınırlarını zorlayacak işkenceler.

FETÖ en önemli aktör

-Sürecin bileşenlerinden biri de FETÖ’cüler değil miydi?
O süreçte bilerek ya da bilmeyerek hainlik edenler oldu. Fakat bilerek ve isteyerek hainlik edenlerin başında FETÖ geliyordu. Biz bunların ne olduğunu en baştan görmüştük. Hedeflerindeydik. 15 Temmuz’da maskesi düşen bu cenah o dönemde de Müslümanların üzerinde zulüm estirdi.
-Bin yıl sürecek dediler ama...
Bunda Erdoğan’ın iktidara gelmesi etkin rol oldu. Çok şükür hesapları tutmadı. İktidarları kesin bir şekilde sarsıldı. Müslümanların boğazına sarıldıkları elleri gevşedi. En nihayetinde ’28 Şubat bin yıl sürecek’ diyenler ellerindeki güce rağmen şapa oturdu.

Lağım medya unutulmasın

-Medyanın da önemli bir rolü oldu, neler söylemek istersiniz?
28 Şubatta kurban seçilenler katil olarak gösterildi. Bizler adalet talebinde bulundukça, medya isimleri belli tetikçiler sabah akşam bıkmadan propaganda yaparak hakikatleri tersine çevirdiler. O lağım ağızlarıyla her gün millete sövdüler. Ülkesini işgalci bir zihniyete karşı savunanlar terörist, millete saldıranlar ise özgürlük kahramanı olarak lanse edildi.
-Çocuk yaşta çok ağır ceza alanlar da oldu değil mi?
Yakup Köse, 15 Temmuz şehidi Halil Kantarcı, Aydın Alkan ve daha niceleri... Henüz çocuk yaşta olan kardeşlerimizin durumları, adaletin temelleri ile bağlarını koparmış ama halen adı mahkeme olan DGM yargılamalarında en ağır cezaları aldılar.

Serbest bırakılsınlar

-Halen zindanlarda olan mazlumlar var neler söyleyeceksiniz?
Fahri Önder, Sebahattin Arslan, Sami Erengül ve daha birçokları, Sivas mazlumları. Yeniden yargılama yapılsa dahi suçsuzlukları hemen anlaşılır. Adaletin tecelli etmesi lazım. Suçsuz yere geçen ömürler, dağılan aileler...

Cuntaya karşı mücadele ettik

-28 Şubat sürecinin sizde bıraktığı izler nelerdir?
Direnmiş olmaktan dolayı gurur duyuyorum. Çıkar hesabı olmayan, inancında samimi ve sadık her ferdin yapması gerekeni yaptık. Darbecilere karşı direndik. Sonunda hesapları tutmadı, planları çöktü. FETÖ enselendi. Karanlık odaklar bitti. Böyle düşünenler varsa yanılıyorlar. Onlar kirli alışkanlıklarından vazgeçmedi. Fırsatını kolluyorlar. Bu fırsatı vermemek lazım, hazır olmak gerek.
Yeni Akit Gazetesi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.