Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 27 Mayıs’ın yıldönümü vesilesiyle Yassıada'da gerçekleştirilen AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’na katıldı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 27 Mayıs’ın yıldönümü vesilesiyle değişen adıyla Demokrasi ve Özgürlükler Adası’nda gerçekleştirilen AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’na katıldı. Konuşmasında yeni anayasa çalışmalarından söz eden Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, anayasa çalışmaları ile petrol ve doğalgaz keşiflerine ağırlık verdi.
Konuşmasına “Eski adıyla Yassıada’ya, milletimizin verdiği ismiyle ‘yaslı ada’ya, bizim dönüştürdüğümüz haliyle Demokrasi ve Özgürlükler Adası’na hoşgeldiniz.” diyerek başlayan Erdoğan, Yassıada’nın önce “yaslı ada”ya ardından Demokrasi ve Özgürlükler Adası’na dönüşme sürecinin, aynı zamanda Türkiye’nin son 60 senelik siyasi tarihinin de bir özeti olduğunu belirtti.
‘CHP artı ordu eşittir darbe’
Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası ile başlayan, Serbest Fırka ile süren, Demokrat Parti ile sonuca ulaşan milli iradenin üstünlüğünü tesis etme mücadelesinin önünün, sürekli darbelerle kesilmeye çalışıldığını anlatan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Türkiye’ye siyasi, sosyal ve ekonomik bakımından ağır bedeller ödeten darbeler silsilesinin ilki olan 1960 darbesi, aradan geçen 60 yılı aşkın süreye rağmen milletimizin kalbinde hala kanayan bir yaradır. Ülkemizi darbenin eşiğine getiren zihniyetin varlığını halen devam ettirdiğini görmemiz ise ayrıca bir üzüntü kaynağıdır. Darbeden birkaç hafta önce Menderes’e gönderilen muhtıra mahiyetindeki mektupta ifade edilen görüşler ve kullanılan üslup ile 1971 muhtırasında, 1980 darbesi öncesinde, 28 Şubat 1997 muhtırasında, 27 Nisan 2007 bildirisinde, hatta son emekli amiraller açıklamasında sergilenen yaklaşım hep aynıdır. Merkez aynı değişen bir şey yok. Sadece darbeciler ve muhtıracılar değil, onları teşvik eden, tahrik eden, onlarla kol kola yürüyen siyasetçi profili de aynı şekilde varlığını sürdürmektedir. Bunlarla beraber monşerler de var. Hep birlikte çalıştılar, aynı merkezden yönetildiler. Bu zihniyet, her dönemde gücü milli irade yerine darbecilerden almayı tercih etmiş, iktidarı sandıkta değil, silahların, darağaçlarının gölgesinde elde etmenin peşinde koşmuştur. Bu zihniyet, ülkeyi demokratik yollarla kazandığı meşru iktidarla değil, vesayet araçlarıyla yönetmeyi özellikle çalışmayı alışkanlık haline getirmiştir. Bunlar sıkıştıkları her durumda ülkede kargaşa ve huzursuzluk çıkartarak, darbecilere selam durmaya, darbeyi ima etmeye yönelmişlerdir. ‘CHP artı ordu eşittir darbe’ diye kurulan denklemin sahipleri, bu faşist zihniyetlerini pervasızca sergilemekten de çekinmemişlerdir. Namlı 27 Mayısçılar yıllar sonra yaptıkları açıklamalarda kendilerini CHP yöneticileriyle bu partinin desteğindeki dergi ve gazetelerin kışkırttığını açıkça ifade etmişlerdir.”
Erdoğan, İnönü’nün darbeden önce TBMM’de yaptığı bir konuşmayı da paylaştıktan sonra, “Biz bu üslubu CHP’nin yöneticilerinden duymaya devam ediyoruz. AK Parti’ye Cumhurbaşkanı seçtirmemek için ‘sakın ha’ naraları atanlar yine bunlardır. FETÖ’cülerin montaj ürünü kasetlerle Meclis’in itibarını ayaklar altına alanlar yine bunlardır. Bizi indirmekten söz edenler yine bunlardır. Birkaç hafta önce bizi merhum Menderes’in akıbeti ile tehdit edenler yine bunlardır. Darbe iması ile yürütülen kirli girişimler CHP yönetimi tarafından desteklenmiştir. Biz bu yola çıkarken kefenimizi giyip de çıktık. CHP temsilcileri darbe güzellemesi yaparken, her yakalandıklarında ise ‘Yapay gündem’ diyerek işin içinden sıyrılmaya kalkmışlardır. Ama şunu bilmiyorlardı. Biz bu yola çıkarken kefenimizi giyerek çıktık. Biz, ölümü korkutanlardan olacağız ve bu yola da böyle devam edeceğiz. Darbecilik, ülke düşmanları ile kol kola yürüme hastalığı CHP yöneticilerinin genlerine işlemiştir.” ifadelerini kullandı.
Yeni Anayasa ve muhalefetin politikası
Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ile Türkiye tarihinin en büyük reformlarından birini yaptıklarını belirten Erdoğan Cumhur İttifakı’ndaki AK Parti, MHP ve BBP’nin yeni anayasa çalışmalarını sürdürdüklerini belirtti.
Muhalefetin politikalarını da eleştiren Erdoğan, “Geçmişte kartvizitle memur alındığından sözlü talimatla ihale verildiğine kadar nice yalanı sıralamışlardır. Son dönemde yalan ve iftira konusunda vitesi yükselttiler. 128 milyar dolardan son günlerdeki iddialara kadar yalanları sürekli tekrar etme stratejisi devam etmektedir. Bunların siyaset adına heybelerinde başka hiçbir malzeme yok. Yalan ve iftira siyaseti en kolay iştir.” dedi.
Beton dökülen kuyulardan petrol çıktı
Petrol ve doğalgaz keşiflerinden de bahseden Erdoğan şunları söyledi:
“İnşallah ekonomide bu yılla birlikte ciddi bir toparlanma bekliyoruz. Bu çerçevede son yıllarda petrol ve doğalgaz aramacılığında da önemli bir ivme yakaladığımızın müjdesini milletimizle paylaşmak istiyorum. Karadeniz’de bulduğumuz 405 milyar metreküplük doğalgazın ardından kara alanında sürdürdüğümüz çalışmaların da sonuçlarını almaya başladık. Açılan yeni kuyular yanında daha önce petrol yok diyerek üzerine beton dökülen kuyulardan da petrol üretmeye başladık. Sadece son bir ayda 3 yeni kuyuda petrol keşfettik. Türkiye petrollerinin 2021 yılı yurt içi günlük üretim ortalaması son 3 keşfimizle birlikte 61 bin varilin üzerine çıkmıştır. Doğalgazın vatandaşların hizmetine sunulması için şebeke genişletme çalışmalarını da sürdürüyoruz. Doğalgaz abone sayımızı 17 milyona çıkardık. Halen şehrine doğalgaz şebekesi ulaşmış olmasına rağmen bu konfordan faydalanmayan 13 milyon vatandaşımız var. Tüm vatandaşlarımıza kapılarına gelen bu imkândan faydalanması çağrısını yapıyoruz. Petrol ve hemen her alanda müjdeleri paylaşmanın hazırlıkları içindeyiz.”
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.