Yüzyılın En Büyük Sömürü Projesi Nabucco -1-

Nabucco boru hattı Türkiye'den AB ülkelerine doğal gaz taşımak amacıyla yapılması düşünülen uzun geçişli bir boru hattı taşımacılığı projesidir. Genel toplamı 3200 km. olacak olan hattın 2000 km.si Türkiye’den geçecektir.

Türkiye’nin hem coğrafi hem de stratejik konum itibarı ile Asya Kıtasına yönelik girişilen emperyalist operasyonlar ve planlar için bugün bir giriş kapısı niteliğinde olduğu hepimizin malumu.Bugüne değin yazdığımız yazılarda da buna değinmiş ve bulunduğumuz zaman dilimi içerisinde dünyanın yeniden şekillendiğini ve sınırların yeniden çizilmeye başladığını ve özellikle bizim bölgemiz üzerinde Batı eli ile gerçekleşen büyük planların uygulanmaya konulduğunu da görmekteyiz. Türkiye ile çevresini de etkileyici bazı hadiselere ve hatta savaşlara da sebeb olan projelerden birisi daha uygulanmaya geçiyor. “Uygulanmaya geçiyor” diyoruz çünkü Haziran ayı itibarı ile Türkiye Hükümeti Nabucco’ya imza atacak.

Batı’nın özellikle Türkistan ve Ortadoğu bölgesinde ki enerji kaynaklarına karşı giriştiği ve aslında Amerika baskısı ile de İsrail’in dahil edildiği Nabucco , coğrafyamıza yönelik yeni sömürgeci anlayışın projeleşmiş ismidir.Batı ve Amerika’nın hızla artan gaz ithalat gereksinimine çözüm arama noktasında, Nabucco Doğal Gaz Boru Hattı Projesi, özellikle yaşlı Avrupa kıtasının hızla artan enerji gereksinimini karşılamak ve yine özellikle de Rus gazına olan bağımlılığını, çoğunlukla Türkistan topraklarından ve genel olarak ta Asya kıtasından gaz temin ederek dengelemek amacı ile ortaya konulmuş en kapsamlı emperyalist projedir.



SÖMÜRÜ PROJESİNDE KİLİT ÜLKE TÜRKİYE

2030 yılına yapılan projeksiyonlarda, Avrupa’nın dışa bağımlılığının, petrolde yaklaşık % 90’a, gazda % 80’e, katı yakıtlarda ise % 65’e ulaşacağı tahmin ediliyor.Yani bu rakamlar bile Avrupa kıtasının çok yakın bir dönemde büyük gelişmelere gebe olduğuna işaret ediyor.Bu gelişmeler elbette ki bugünde tüm dünyayı etkisine almış bulunan ekonomik kriz ve enerjide yaşanan darboğazın halklar üzerinde etkisinden başka bir şey değildir.Yaşlı ve tükenmiş Avrupa kıtasının ısınmak için bir sezon boyunca insanına doğal gaz tedarik edemez hale geldiğini düşündüğümüzde bile bize ait olan topraklar bütününe sömürmek gayesi ile gelen Batı medeniyetinin özellikle Türkiye’ye zorla dayattığı Nabucco projesinde ne kadar ciddi ve ısrarcı olduğunu anlarız.

Türkiye bu noktalarda sıkıştırılıyor

BOTAŞ projenin en büyük kısmının geçtiği Türkiye'deki kısmını finanse edecek.

BOTAŞ iletim sisteminden izole olacak.

Türkiye'nin arz güvenliğine hiçbir faydası olmayacak.

Bu izole boru hattına ilişkin tüm haklarını devredecek.

BOTAŞ sadece basit bir taşıma ücretini almakla yetinecek

Nabucco şirketi tüm ticari faaliyetleri, kapasite tahsislerini kendisi yapacak

Nabucco şirketi Viyana'da yerleşik olduğu için tüm kurumlar vergisini Avusturya'da ödeyecek.

Yukarıda ki noktalara da dikkat ederseniz bu şekilde Nabucco’nun imzalanması durumunda Türkiye’nin kazanacağı para’dan çok ekonomik ve stratejik olarak zarar etmesi söz konusudur.Bunun yanında,6 milyar dolarlık bir proje olan Nabucco Projesi ile ilgili olarak, Avrupa ülkeleri tarafından hükümete ve bakanlığığa “Karar mekanizmalarında yer almayacaksınız” yönünde bir baskı var. Bu konuda, hükümetlerarası anlaşma imzalanması, Avrupa ülkeleri tarafından ısrarla istenmekte olup, Türkiye’nin atacağı adımın ne olacağı konusunda ortada bir devlet politikası yok!”

Bu dayatmaya rağmen AKP hükümeti anlaşmaya imza atacak!

Geçtiğimiz hafta Türkiye Başbakanı Tayyip Erdoğan’ın yaptığı bir açıklamayla devam edelim; ''Türkiye, bugün konumu ve istikrarıyla bu kritik haritanın en önemli adresi haline gelmiş bulunuyor'' Bunlara ilaveten, doğal gazın Türkiye-Bulgaristan-Romanya ve Macaristan üzerinden Avusturya'ya taşınmasını öngören Nabucco Doğal Gaz Boru Hattı Projesi'ne ilişkin çalışmalar da bütün hızıyla devam ediyor. Boru hattının yapımına ilişkin anlaşmayı, ilgili ülkelerle birlikte inşallah Haziran ayında imzalayacağız. Beklentimiz, bu hattın da 2012 yılında yıllık 31 milyar metreküp kapasite ile faaliyete geçmesidir. AB ülkelerinin gaz tedarikinde hem kaynak, hem de güzergah olarak çeşitlilik sağlaması ve Türkiye'nin konumunu pekiştirmesi nedeniyle Nabucco projesini çok önemsiyoruz.”

Şimdi bu anlaşma metninin içeriğini her ne kadar biz açıkça bilmesek de Haziran ayı içersinde Nabucco’nun imzalanacağı Tayyip Erdoğan tarafından dillendirilmiş durumdadır.

O halde Erdoğan’a,şu şekilde bir cevabı vermemiz mümkündür.

Türkiye bugün bölgede ki konumu ile elbette ki dünyanın en önemli adresidir .Ancak Batı’nın zorlaması ile dayatılan bir Nabucco Projesi’nin önemsenmesi kesinlikle AB-D’ye bağımlı bir dış politikanın ve aynı zamanda resmen acziyetin ifadesinden başka bir şey değildir. Bölgedeki tüm petrol ve doğalgazı taşıyacak bir geçiş ülkesi olmak gibi bir hayal açıkçası çok da akıllıca görünmüyor.Bu hayal ile birlikte bölgesel rolü itibarı ile lider devlet konumunda olması gereken Türkiye Nabucco projesinin uygulanması ile tamamen Asya kıtasını emperyalizmin hizmetine sunmuş olacaktır.

Yine Türkiye’nin konumundan bahsederken hangi açıdan bakarsak bakalım Nabucco’ya Türkiye için önem atfetmek kesinlikle ‘tam bağımsızlık’ kavramına karşı girişilmiş katliamdır.

Aslında bu projenin Türkiye´ye sağlayacağı maddi ve jeopolitik kazançlar yapılacak anlaşmanın açıklan bazı maddelerinde gizli.3.300 km olması öngörülen projenin büyük bölümü Türkiye´den geçecek boru hatlarından ibaret olacağı için en büyük yatırımı da Türkiye´nin yapması gerekiyor. Ancak Türkiye´ye proje ile ilgili yapılan teklifler hiç de dostça değil. Söylediğimiz gibi tam bir Batı kurnazlığı ve resmen Türkiye’yi hem coğrafi hemde jeopolitik üstünlüğü açısından kullanma gayesini gütmektedir..Öncelikle Nabucco´nun diğer ortakları, projenin Türkiye topraklarından yapılması planlanan kısmı için proje maliyetinin yüzde yetmişini kredilendirmeyi tahahhüt ederken, boru hattı için sadece bir geçiş ücreti ödemeyi öneriyorlar. Bununla birlikte kurulacak şirketin karar mekanizmasından da Türkiye´yi uzaklaştırmaya çalışıyorlar.

Bazı Batı yanlısı yayın yapan basın ve yayın kuruluşlarınca bugün dillendirilenlere bakıldığında Nabucco isimli projenin Türkiye’ye çok önemli yararlar sağladığı yönünde yapılan ve yayılan haberlerin ne kadarda basit bir bakış açısını yansıttığını dillendirmeden edemeyeceğiz.İşin ilginç yanı Nabucco’nun Türkiye’siz hiçbir adım atamayacağı ortadayken Nabucco’nun uygulanması için Avrupa Birliği’ne üyelik şartını koşan bazı yetkililerin Türkiye’yi daha çok dışa bağımlı yapacak derecede bir bakış açısı ile bu emperyalist projede yer alma istekleri bile oldukça manidardır.Kaldı ki, Türkiye, Nabucco projesi katılımcıları arasında AB üyesi olmayan tek ülke. Oysa Nabucco`da birçok alanda AB yasaları geçerli.Bu bile batı sömürgecilerinin bizim içimizde ki batıcılarla nasıl oynadığına kanıt teşkil etmektedir.Hem AB’ye almıyorlar hem Asya kıtasını sömürmek için Türkiye’yi Nabucco’ya zorluyorlar.İçimizde ki Batıcılar için Tam bir kepazelik !

Türkiye Erdoğan’ın dediği gibi “konumu itibarı ile kritik haritanın en kritik merkezi üssü” halinde ise, Nabucco ile değil kendine has planları ile yaşlı ve bitmiş emperyalist Batı medeniyetini Asya kıtasına sokmamalıdır.Batı bugün bize muhtaç konumdadır.Türkiye Yüzyılın en büyük projesi olarak lanse edilen bu proje ile kıskaç altına alınmak isteniyor.Nabucco bir Enerji projesi olmasının yanında özellikle Türkiye, yeraldığı coğrafya’da bugün estirilen küresel-emperyalist terörün hem askeri hemde sömürü üssü haline getiriliyor.Büyük çoğunlukla’da İslam Coğrafyasını ilgilendiren Nabucco ve benzeri projelerin genel hedefi, Türkiye’yi yalnızlaştırmak ve komşuları ile ve özellikle İslam dünyası ve kuzeyinde ki Rusya ile sorunlu hale getirip Asya kıtasından koparmaktır.Nabucco’ya atılan her imza Türkiye’yi İslam coğrafyasından özellikle’de Türkistan coğrafyasından uzaklaştırır.


yazının 1 - 2 ve 3. bölümünü okumak için aşağıya tıklayınız

Yüzyılın En Büyük Sömürü Projesi Nabucco -1-

Yüzyılın En Büyük Sömürü Projesi Nabucco -2

Yüzyılın Sömürü Projesi Nabucco -3-




Bu yazım Baran Dergisinde Yayınlanmıştır.

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.