[anadoluhaber:37511] Ulan bu ordu kimin ordusu

‘Balyoz’ for dummies (Aptallar için Balyoz)

Emre Uslu 

Balyoz darbe planı ortaya çıkınca “işbirlikçi gazeteciler” hep bir ağızdan i-nan-mı-yo-ruz şarkısını söylemeye başladı. Maksatları gürültü çıkarıp tartışmayı boğmak. Bunların temel argümanı şu: “Bunların bir kısmı senaryo. İçine eklemeler yapılmış.”

Bu nedenle Balyoz planını “dummies” için, özellikle de Yeni Şafak’taki “dengelek” ya da “dingilik” arkadaş için bir kez daha özet olarak anlatayım: Öncelikle, elde 2002 aralık ayında hazırlanmış “Balyoz Harekât Eylem Planı” (BHEP) adlı temel bir belge var. Bu belgenin ayrıca “Ek A, B, C” gibi belge üzerinde belirtilmiş ekleri mevcut. Bir de Mart 2003 yılında BHEP’de öngörülen şekilde düzenlenmiş bir “seminer” var. Bu “seminer” rutin yapılan “harp oyunu” toplantıları kılıfı altında yapılmış. Eldeki ana metne ait eklerde yer alan planlar ve listeler dehşet verici. Örneğin BHEP ana metni üzerinde yer alan eklerden birinde İstanbul ve çevresinde oturan ve işbirliği yapılacak sivillerin isimleri, adresleri, telefonları, şecereleri çıkarılmış. Yani sadece isimler sıralanıp geçilmemiş. Bu isimler yerleşik çevresinde bilinen sivil şahıslar. Bir “savaş senaryosunda” sivillerin isimleri neden yer alır? Hadi bir nedenle siviller savaş senaryosunda yer aldı diyelim. Peki, o senaryoda polis teşkilatına neden yer yok? Oysa bir savaş durumunda, polisin yasal görevi “geri cephe” denilen alanda iç güvenliği korumaktır. Bunun için polisler askere bile alınamazlar.

Senaryoda Ergin Saygun ve Süha Tanyeri’nin de adları var. Bu iki komutan Washington’da Anayasa Mahkemesi Başkanı’na suikast yapılan “senaryo”nun aktörü ile yakın ilişki içindeydi. O dönemde Zeyno Baran “Türkiye’de darbe ihtimali yüzde 50” diye yazı yazmıştı. Yani darbelerle “senaryo”ların tuhaf bir kesişim alanı var. Yine, Balyoz’da PKK’dan yararlanmak istenmesi gibi Hudson senaryosunda da generaller Amerikalı yetkililerin “PKK’nın lider kadrosunu yakalayıp teslim etsek” önerisine “Bu AKP’ye oy kazandırır. PKK liderleri teslim edilmemeli diye karşı çıkmışlardı. Bunu bizzat toplantıya katılan bir kaynaktan dinledim. Hükümetin cebine koyduğu parayla Washington’a kadar giden ve orada “PKK’lıları teslim ederseniz AKP oy kazanır” gerekçesiyle PKK liderlerini teslim almak istemeyen generallerin AKP’nin elinden hükümeti almak için Fatih Camii’ni bombalama senaryosu neden absürt geliyor onu anlamadım.

Şunu da sorayım. Balyoz Eylem Planı ve eklerinde isimleri yer alan komutanlar arasında Bülent Arınç’a suikast iddiasıyla gözaltına alınan askerlerden bazılarının adı da var mı?


Hadi diyelim ki o konuşmalar ve o belgeler “senaryo”; be kardeşim bu ülkenin en ebleh adamına sorsalar ve deseler ki “Ülke Yunanistan ile savaşıyor. Yardıma ilk koşacaklar kim olur?,” o en ebleh adam bile ilk iki sırayı şu şekilde yapar: 1-Ülkücüler. 2-Dinî gruplar. Özellikle de Çarşamba cemaati sayılır. Kaldı ki bu cemaat o bölgede bulunmasını ve İstanbul’un ortasında kalmaya çalışmasını sizin de milli dava ilan ettiğiniz bir argüman ile açıklıyor: “Biz orayı terk edersek Patrikhane el koyacak. Bunun için bizim üzerimize geliyorlar.” Şimdi durum buyken, kendini açıkça devletçi bir pozisyonda konumlandırmış bir Çarşamba cemaatine karşı “bunlar Yunanistan’la savaşı fırsat bilip isyan çıkaracak. Bu nedenle sıkıyönetim ilan edilmesi lazım” diye düşünebilmek, bu ebleh zırvalar üzerine “senaryo” yazmak hangi “kurmay zekâlı”dan fışkırır?

O belgeler darbe planıysa korkmayalım. Yapanlar yargılanır süreç biter. Korkmamız gereken, konu kendisine toplumsal destek verecek grupların isyan çıkaracağını varsayan “kurmay zekâlı” komutanların durumu.

O konuşmalardan birinde, bir “kurmay zekâlı”da “bu durumda İç Anadolu’da da benzer durumlar çıkacağından buradaki durumu acilen bastırmamız gerekir. Bunun için şiddet kullanılacaksa kullanılmalı ki bu isyan İç Anadolu’ya yayılmasın” diyor. E be “kurmay zekâlı”, bir savaş sırasında İç Anadolu’da isyan çıkabileceğini düşünüyorsan benim vergimden sana yedirilen yemekler haram zıkkım olsun. “Ulan bu ordu İç Anadolu’da bile isyan ile karşılaşacaksa kimin ordusu” diyesi geliyor insanın...



--
Dr. Tarık Ziya

Toplumsal Onarım ve Siyasal Rehabilitasyon

Ana Bilim Dalı Başkanı Yardımcısı

Sivil Hastalıkları Mütehassısı

--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...
 
Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com
 
Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.