Müslümanları Uyarıyorum!


Mehmet ŞEVKET EYGİ
Müslümanları Uyarıyorum:Bozukları Desteklerseniz Mevlâ’nızı Değil Belânızı Bulursunuz!..Aşağıdaki yazı hiçbir şahsı, grubu, hizbi hedef almamaktadır. Dürüst, doğru, namuslu, faziletli, serveti ve mal varlığı temiz; halkı aldatmayan, evrensel ahlak kurallarına bağlı bütün politikacılara ve seçkinlere (Görüşleri benimkilerle uyuşmasa da) saygılarımı sunarım.YILLARDAN beri bu sütunlarda, dıştan Müslüman ve İslâmcı görünen birtakım katmerli münafıkları en ağır şekilde tenkit eder dururum. Bu reziller ve soysuzlar Yüce İslâm dinine, sevgili ülkemiz Türkiye’ye büyük zararlar vermiştir. Onların verdiği zararı, yaptığı tahribatı hiçbir dinsiz ve kâfir verememiştir. On beş yıl önce “Türkiye’de İslâm’ın önündeki en büyük, en son, en dehşetli engel kötü Müslümanlardır” mealinde bir cümle sarf etmiş, bunu onlarca defa tekrar etmiştim. İstiklal mücadelesinde, 1923’te Cumhuriyet’in kuruluşundan sonra bugüne kadar İslâm dinine, sırf Allah rızası için, ihlâslı bir şekilde hizmet etmiş kimseler ve gruplar vardır. Bazılarının metodları doğru olmasa da, yetersiz olsalar da, başarısız kalsalar da onları tenzih ediyorum, onlara rahmet okuyorum. Onlar konumuz dışındadır.Yakın tarihimizde İslâmcı kılığında birtakım canavarlar zuhur etmiştir. Bunlar din sömürüsü yaparak İslâm’a ve Türkiye’ye hıyanet etmişlerdir. Bunların bir kısmının dini imanı paradır. Bunlar ikbal avcısıdır. Bunların para, servet, mal, zenginlik, makam, mevki, riyaset, ün, alkış elde etmek için çevirdikleri dolaplar Makyavel’i bile hayrete düşürecek miktarda ve seviyededir.Bu münafıkların dillerinden Kur’an âyetleri, Peygamber hadîsleri, fıkıh ve Şeriat kuralları düşmez ama yaptıkları Kur’an’a aykırıdır, Sünnet’e aykırıdır, Şeriata aykırıdır, İslâm ahlakına aykırıdır.Bunlar haram yer. İslâm ise haram yemeyi büyük günah kabul eder.Bunlar ribacıdır. İslâm ribayı haram kılmıştır.Bunlar yalan söyler, halkı aldatır. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem böyleleri için “Bizi aldatan bizden değildir” buyurmuştur.Bunlar vaad ederler, söz verirler, bunları yerine getirmezler.Bunlar kendilerine tevdi edilen her türlü emânete hıyanet ederler. Memuriyetleri, makam ve mevkileri, işleri, hizmetleri ehil ve layık olanlara değil; kendi yakınlarına, dostlarına, fırkadaşlarına peşkeş çekerler, böylece memleket işlerini fesada verirler.Bunlar İslâm’ın ve Müslümanların en azılı, en amansız, en yavuz, en acımasız, en kanlı düşmanları olan Siyonistlerle ve agresif Evangelistlerle açıkça ve sinsice derin işbirliği yaparlar.Bunlar nefs-i emmâreleriyle cihad yapmazlar. Yularlarını şeytanın ve nefslerinin eline vermişlerdir.Bunların ana felsefesi “Miri malı deniz, yemeyen domuz”dur.Bunlar hizmet diye ortaya çıkmışlar ve bir sürü hezimet üretmişlerdir.Türkiye için tek kurtuluş yolu gerçek İslâm’dır. Din sömürücüsü münafıklar ve arivistler gerçek İslâm’ın yerine uydurma, düzmece bir ılımlı, ehlî, light İslâm çıkartmak istiyor.İslâm ile küfür, hidayet ile dalâlet, hak ile bâtıl asla uyuşmaz, bağdaşmaz, bir araya gelmez. İslâmcı münafıklar bunları bağdaştırmaya çalışıyor. Niçin? Kendi menfaatleri için... Siyonistlerden ve Evangelistlerden böyle yapın emri ve tavsiyesi geldiği için.İslâm dini lüksü, gösterişi, aşırı tüketimi, sosyal adaletsizliği, aşırı konforu yasak kılmıştır. Bunlar bu saydığım büyük kötülüklere gırtlaklarına kadar batmıştır.Onlar dünya sarhoşu olmuşlardır. Bu sarhoşluk onların gözlerini perdelemiş, kulaklarını tıkamış, kalplerini mühürlemiştir. Nasihatleri, uyarıları dinlemezler.Onlar ne oldum delisi olmuşlardır. Ne olacaklarını düşünmezler.Onlar sadece kendilerini yakmadılar, Türkiye’yi de yaktılar.Onlar bilgelikten, firasetten, fetanetten fersah fersah uzaktır.Müslümanlar!..Gözlerinizi açınız... Uyarılara kulak veriniz... Sizlere şunları destekleyiniz, bunları desteklemeyiniz diye isim vererek tavsiyede bulunmuyorum. Kural koyarak uyarıyorum.Yalan söyleyenlerden, verdikleri sözleri tutmayanlardan, emanete hıyanet edenlerden, haram yiyenlerden, ribacılardan, kara servet sahiplerinden bu ülkeye, bu dine, bu halka ve bu devlete hayır gelmez.Önümüzdeki seçimlerde, oylarınla Türkiye’yi batırabilirsin. Yahut kurtulmasına, düze çıkmasına yardımcı olabilirsin.Türkiye’nin son ümidi İslâm’dadır. Bu ümidi dejenere edenleri destekleme.Futbol kulübü tutar yahut “Sazlıdere Köyünü Yaşatma ve Kalkındırma Derneği”ne destek verir gibi parti tutma. Ahlak, fazilet ve bilgelik değerlerini ayaklar altına alanları desteklersen, ileride çok pişman olacaksın, “Ah ellerim kırılsaydı da keşke onlara oy vermemiş olsaydım...” diyeceksin, Lakin iş işten geçmiş olacak.1970’li yıllarda ülkemizde birtakım aktivist radikal İslâmcılar türemişti. Bunlar konuşma ve yazılarında mevcut düzene ateş püskürüyor, bunu değiştirip hak bir düzen getireceklerini iddia ediyorlardı. Sonra ne oldu? Bu radikaller, ellerine fırsat ve imkân geçince kötü, bozuk, fena dedikleri düzenin haram rantlarına domuzlar gibi saldırdılar. Eski söylemlerini unuttular. Köprülerin altından çok sular akmıştı... Artık ar yılı değil kâr yılıydı... Düzen bozuktu ama paranın, rantın, menfaatin bozuğu mozuğu olmazdı. O eski radikal mücahitlerin çoğu müteahhit oldu. Şeytandan fetva almışlardı: “Bozuk düzenlerde bozuk işler yapılabilirdi...” Bu yazı öncelikle samimî Müslümanlar için kaleme alınmıştır. Müslüman! Dinin temel kurallarını çiğneyenleri destekleme. Haram yiyenleri destekleme. Emanetlere hıyanet edenleri destekleme. Kara, haram, necis, kirli servet sahiplerini destekleme, bütçe hortumlayanları destekleme, ribacıları destekleme, Siyonistlerin ve Evangelistlerin müttefiklerini destekleme, arivistleri destekleme.Doğruları destekle, ihlas sahiplerini destekle, mal ve servet konusunda temiz olanları destekle, ehil ve layık olanları destekle, yalan söylemeyenleri, halkı aldatmayanları destekle, Kur’an ve Peygamber ahlakıyla ahlaklı olanları destekle.Hak da bellidir, bâtıl da... Bâtılı desteklersen Mevlâ’nı değil belânı bulursun
milli gazete

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.