T a r a f s ı z D e ğ i l i z

[ANADOLU HABER] Çocuğunu Polis Kurşunuyla Yitirmek


²oo6 - ²oo7 @ Blog & Mail

İzmir Bornova'da polis kurşunuyla yaşamını yitiren Baran Tursun 'un annesinin, babasının, kardeşinin yaşadığı acıya hep birlikte tanıklık ediyoruz. Baba Mehmet Tursun , 1992 yılında Diyarbakır'dan İzmir'e göçtüklerini anlatırken; çocuklarını terörden kaçırmak ve olaylara karışmalarını önlemek istediğini ifade ediyor.

Baran Tursun'un ablasının gözyaşları içindeki fotoğrafı gazetelerde yer aldı. Bir ailenin çocuğunu, bir ablanın kardeşini yitirmesi ne büyük bir acıdır. Türkiye birçok yönüyle bir ölüm ülkesi. Trafik kazaları, Güneydoğu'daki çatışmalardan neredeyse daha çok can alıyor. Cinayet haberleri de gazetelerin köşelerinden düşmüyor.

Ancak son dönemde polis kurşunuyla yaşamını yitiren insanlarımızın haberleri öne çıkmaya başladı. Acaba, gerçekten daha çok insanımız polis tarafından öldürülüyor mu? Bunu araştırmak gerekiyor. Ancak sanki öyle bir durum var gibi görünüyor.

Hatırlarsınız 22 Temmuz seçimlerinden hemen önce Polis Vazife ve Salahiyetleri Kanunu değiştirilmiş ve polise daha rahat silah kullanma yetkisi tanınmıştı. Polisi aşırı yetkilendiren bu kanuna CHP itiraz etmemiş, dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer de bir gün bile bekletmeden onaylamıştı.

Bu kanunun tehlikeli sonuçlar doğurabileceğini o zaman söylemiş ve itiraz etmiştik. Polisin silah kullanma yetkisini artırarak şehirlerde asayiş sağlama anlayışının yanlış olduğunu belirtmiş ve bunun polis devleti eğilimini güçlendireceğini yazmıştık.

AKP dinlemedi. Birçok kanuna çıkmadan itiraz eden CHP de dinlemedi, Cumhurbaşkanı Sezer de. Şimdi görüyoruz. Polis ateş ediyor. Yasalarda böyle bir hakkı var. Ancak hukuk devletinde böyle bir hak olması doğru değil. Türkiye hukuk devleti mi derseniz, bence hukuk devleti değil, yasa devleti. Yasaların birçoğu da hukuk devleti mantığına aykırı. Polis Vazife ve Salahiyetleri Kanunu bunlardan birisi.

***

İçişleri Bakanı Beşir Atalay , soruşturma açıldığını ifade etti. Silah kullanan polislerle ilgili soruşturma açılması tabii tek başına bir şey değil. Nitekim daha önceki polis cinayetlerinde de soruşturmalar ve mahkemeler güven verici bir yol izlemedi.

Bu nedenle sorun, soruşturma açılması değil, polisin aşırı ölçüde silah kullanma yetkisiyle donatılması. Tabii bu kanun bu tür cinayetleri öngörmüyor, ancak psikolojik bir etki yapıyor. "Bu kanun benim aşırı silah kullanmama olanak tanıyor" diye düşünen polis daha özensiz davranabilir.

Acaba son dönemde öne çıkan bu tür öldürme olaylarında, polislerin bu kanundan olumsuz yönde etkilenmelerinin de payı olmuş mudur? İçişleri Bakanlığı bu polislerin sorgulanması sırasında psikologları da devreye sokarak bunu araştıramaz mı?

Çünkü bizler, bu kanunun polisi olumsuz yönde etkileyeceğini düşünmüş ve bu yönde uyarılarda bulunmuştuk. Şimdi ortaya çıkan olayları görünce şüphelerimizin, endişelerimizin haklı çıktığı gibi bir ruh hali içindeyiz.

O zaman yapılması gereken bu kanunun sonuçlarını ciddi bir şekilde masaya yatırmak olmalı. Bu ne kadar mümkün? Baksanıza Türk Ceza Kanunu'nun 301. maddesinde bile bir adım atılmadı. Üstelik, sonuçları ortada. Hrant Dink 301. maddeden yargılanırken çetelerin hedefi haline gelmedi mi?

***

Sonuç olarak şu anda polislerin kurşunuyla birçok yurttaşımızın yaşamını yitirdiği olaylarla yüz yüzeyiz. Bunun önüne geçilmesi için bazı adımların atılması gerekiyor. Birinci adım bu kanunu gözden geçirmek olabilir.

İkinci adım silahlarını sorumsuzca ateşleyen polislerin derdi nedir? İşte bunu araştırmalıyız...

Türkiye, Güneydoğu'da yoğunlaşan bir gerilim yaşıyor.

Bu gerilim bütün toplumu etkisi altına alıyor. Polisler de, askerler de, hatta sıradan yurttaşlar da bu gerilimden payını alıyor.

Güneydoğu'daki yangını söndürmek Türkiye'de iç barışı sağlamak belki de bu konudaki en önemli adım olacak.

Orada hemen her gün gençlerimiz yaşamını yitiriyor. Oradaki acı her taraftaki acıyı arttırıyor...

***

Çocuğunu polis kurşunuyla yitirmek... Hem de çok anlamsız bir nedenle...

Acı...

Oral Çalışlar / Cumhuriyet


--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum ,parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır...Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR..

Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.
-----------------------------------------------------------------
"ANADOLU HABER GÜNLÜĞÜ" grubu.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.