13 Kasım 2007

DECCAL NE BİR İNSAN, NE BİR TEKNOLOJİ, NEDE MİSTİK BİR GÜÇTÜR, DECCAL BİR SİSTEMİN ADIDIR...-1.BÖLÜM

DECCAL NE BİR İNSAN, NE BİR TEKNOLOJİ, NEDE MİSTİK BİR GÜÇTÜR, DECCAL BİR SİSTEMİN ADIDIR

Deccalın nasıl bir sistem olduğunu anlatmadan önce Ahir Zaman içinde Olduğumuza delil teşkil eden bazı hadislerle konuya giriş yapmak sanırım daha doğru olacaktır. Deccalın ise Nasıl bir Sistem olduğu daha anlaşılır olacak beklide insanların derlenip toparlanmasına veya insanların irkilmesine biz aslında Deccalla Yıllardan Beri Müşerref olmuşuz hatta biat etmişiz hatta tarafı olup savaşda vermişiz gerçeğini gözler önüne serecek Bir İnsan, Bir Teknoloji, Nede Mistik Bir güç olan Deccalı bekleyenlere DECCALIN ASLINDA NE OLDUĞUNU ANLATMAYA ÇALIŞACAĞIZ.. İnsanların başına bir zaman gelecek ki, onlardan faiz yemeyen kalmayacak, yemese bile tozu onlara bulaşacaktır.
Birçok kişi, az bir dünyalık karşılığında dinini feda edecek.
Kazanç, belirli kişiler arasında dolaşacak, dar gelirliler açlık ve sıkıntıya düşecek.
Kabirler süslenecek ve Kur'an, kazanç getiren bir meta hâline gelecek...
Fitne her eve girecek ve tecrübesiz gençler başa geçecekler. Kurr17;anr17;dan bir resim, İslâm'dan bir isim, Müslüman'dan bir cisim kalacak.
Üç şey çok kıymetlenecek; Helâl para, kendisiyle amel edilen sünnet ve candan bir dost.
Ecnebiler çoğalacak ve müslümanlara galebe edecekler.
Sonradan gelen nesiller, önceden gelenlere sövüp sayacaklar.
Mihnet, belâ, musibet artacak, rahat ve huzur kalmayacak, kimse eliyle bunları önleyemeyecek.
Bir Müslüman, koyundan daha âciz olacak, hor ve hakîr görülecek.
İlim azalacak, cehalet, anarşi ve cinayetler artacak, adam öldürmek, hafif bir suç sayılacak.
Hilesiz iş yapılamayacak, tacirler ve yazarlar artacak kalem bollaşacak.
Kişi, elbisesini sakındığı kadar dinini sakınmayacak ve fakirler de namaz kılmayacak.
Akrabalık bağları kopacak ve selâm, sadece tanıdık olanlara verilecek.
Zenginler ticaret için, hafızlar riya ve gösteriş için hacca gidecekler.
Büyükleri merhametsiz, küçükleri hürmetsiz olacak çocukları terbiye, köpekleri terbiyeden daha zor olacak.
İnsanlar, kötülüklerden birbirlerini sakındırmayacaklar ve iyiliği emretmeyecekler.
Minareler çoğalacak, camiler süslenip ziynetlenecek (kilise ve havralar gibi) ve içlerinden yüksek sesler gelecek.
Hâinlere emin, emin olanlara hâin denilecek ve şurada emin bir insan vardır denilecek kadar emin insan sayısı azalacak.
Kişiye, şerrinden korkulduğu için ikramda bulunulacak. Görünüşte dost fakat esasında düşman insan sayısı artacak, sözler hep yalan ve birbirine muhalif olacak, amir ve memur çok, doğru iş yapan az olacak.
Yıldızlar (fal) doğrulanacak ve kader yalanlanacak.
Allahü Teâlâ (C.C.) apaçık inkâr edilecek.
Âlicenaplık, izzet-ikram ve cömertlik duyguları kaybolacak ve haklar para karşılığında satılır hâle gelecek.
Cemaatin inancı zayıf, ibadeti taklit olacak, hafızlar çok, ama âlim bulunmayacak.
Zenginlere itibar edilecek, cimrilik artacak, zekât ağır bir borç olarak kabul edilecek.
Âlimler, para ve dünyalık karşılığında ilim öğretecek, âhiret ameli ile dünyalık talep edecekler.
Dinden gayrı hususlar için öğrenim yapılacak.
Erkekler kendilerini kadınlara, kadınlar da erkeklere benzetecekler.
Erkekler erkeklerle, kadınlar kadınlarla münasebetsiz alâkalar kuracak.
Her tarafta şarkıcı ve çalgıcı kadınlar zuhur edecek.
Söz kadınlarda olacak ve zina yaygınlaşacak.
Kadınlar, saçları deve hörgücü gibi, sokaklarda dolaşacaklar.
Haram işlemeyi kolaylaştıran imkânlar artacak, gençler günah işlemeye ve kötülük yapmaya çok meyledecekler.
İmanı kalpte tutmak, kor ateşi elde tutmak kadar zor olacak, kişi gece mü'min yatacak, sabah kâfir olarak kalkacak veya bunun tersi olacak.
Dünya işlerine dalınıp âhiret unutulacak, Allah'ın kitabıyla hükmetmek, ayıp sayılacak.
Büyük ve gösterişli binalar yapılacak ve bunlardan dolayı sokaklar daralacak.
Yırtıcı hayvanların derileri tabaklanarak çeşitli giyim eşyası yapılacak. (Kürk, manto ve benzeri...)
Sabah giyilen elbise başka, akşam giyilen elbise başka olacak. Önünüze yemeklerden birisi gelip diğeri gidecek ve Kabe'nin örtüldüğü gibi, evlerinizin duvarları halılarla süslenecek.
Ümmetimin erkekleri şişmanlayacak ve semizleşecekler.
Dedikodu, yaygın bir hâl alacak.
Herkes kazanamadığından ve geçinemediğinden şikâyetçi olacak.
Yalancı şahitlik ve boşanmalar artacak, ani ölümler sık görülecek.
Mal çoğalıp sel gibi akacak, mal sahibi malına tapacak ve tüccarların çoğu hilekâr olacak.
Kişi, karısına itaat edip anasına âsi olacak ve arkadaşına yaklaşıp babasından uzaklaşacak.
Gönüller birbirini sevmez olacak, dinde ve dünyalık işlerde muhtelif görüşler belirecek, kardeşler bile dinde ve mezhebde ihtilâf edecekler.
İmar edilen şeyler harap edilecek, harap olanlar ise imar edilecek.
Fâsıklar başa geçecek ve konuşmasını bilmeyenler halka hitab edecekler.
Arap arazisinin çölleri, nehirlere ve yeşilliklere kavuşacak.
Köylüler şehirlere akın edecek ve ne idüğü belirsiz deve çobanları, bina yaptırmakta birbirleriyle yarışacaklar.
Faize alış-veriş, rüşvete hediye denecek, tefecilik artacak, helal-haram unutulacak, para gelsin de nerden gelirse gelsin denilecek.
Zaman kısalacak. Bir sene bir ay gibi, bir ay bir hafta gibi, bir hafta bir gün gibi geçecek, bir günün geçmesi ise bir yaprağın yanması kadar çabuklaşacak, hiçbir şeyde bereket kalmayacak..



1- Riyâzüs-Salihîn, İmam Nevevi, Terc: Mehmed Emre.
2- Tezkiret-ül-Kurtubî, imam Şaranî.
3- Kıyamet Alâmetleri Râmuz el-
Ehadis'ten Dersler, ist. 1983
4- Kitab ül-Keşf, Celâleddin-i Suyutî, El yazma eser Süleymaniye Kütüphanesi.
5- Kıyamet Alâmetleri, Muhammet! el-Hüseyni, Terc: Naim Erdoğan.



1. Yemek yiyenlerin büyük tabağa üşüştükleri gibi, insanların size karşı birleşip üşüşmeleri yakındır. Biri sordu :"Aceba o zaman biz sayıca az mı olacağız? Peygamberimiz şöyle buyurdu Hayır, bilakis siz o zaman sayıca çok olacaksınız. Fakat selin sürüklediği çer çöp gibi olacaksınız. Allah düşmanlarınızın kalbinden sizin korkunuzu çıkaracak, sizin kalplerinize de VEHN sokacak. Vehn nedir Ya Resulallah! denildiğinde de, şöyle buyurdu Dünya sevgisi ve ölüm korkusurdur. ( M.Z. 5.345)

2. "Sizler, kendinizden önce gelen ümmetlerin sünnetine (yoluna) kulacı kulacına, arşını arşınına ve karışı karışına muhakkak tıpa tıp uyacaksınız. Hatta onlar, daracık bir keler deliğine girseler oraya siz de gireceksiniz". Oradakiler, "Ey Allah'ın Resûlü! (Onlar) yahudiler, ve hıristiyanlar mı?" diye sordular. Aleyhissalâtu vesselâm: "Bunlar değilse kimler olur?" buyurdular." ( K.S. C.17.-1213.)

3. Ademin (as) yaratılışı ile kıyamet arasında deccal (fitnesin)den daha büyük hadise yoktur. (Ramuz. . . . . . 4613 )

4.Allah'ın gönderdiği her peygamber, ümmetini onunla (yani Deccalla) korkuttu. Nuh aleyhisselam ümmetini onunla korkuttu, ondan sonra gelen peygamberler de. O, sizin aranızdan çıkacak. ( Buhari ve Müslim)

5. Kim deccalın çıktığını işitirse ondan uzak dursun. Çünki kişi ona gider görmüş olduğu aldatıcı şeylerden dolayı onu mümin zannederek ona tabi olur. Hakim

6. "Benden sonra bir çok fitneler zuhur edecek, onlardan biride EHLAS fitnesidir. O fitnede harp ve kaçış olacak. Ondan sonra daha şiddetli bir fitne baş gösterecek. Sonra bir fitne daha İşte fitne bitti, dendikçe, bitmeyecek, yine devam edecek. İçine girmedik ev kalmayacak; bulaşmadık hiç bir müslüman da görülmeyecek. Bu fitne ehli beytimden bir müslümanın (Mehdinin) çıkmasına kadar devam edecek. (Ramuz. 3727)
(EHLAS için kamus şunları zikreder: 1-Yağmurun daimi yağması, 2-Satıcının müşteriyi aldatması, 3-Bitkilerin bir yeri bürümesi.1; Bu ifadelere göre; ahir zaman fitnelerinin bir biri ardınca gelmesi, çok aldatıcı olması ve her tarafı kaplaması anlaşılır.)

7. İlerde bir takım fitneler olacak. O fitne zamanında oturan ayakda durandan, ayakda duran yürüyenden, yürüyen koşandan hayırlıdır. Her kim fitne vukuunda muttalir olup onu görmeğe çalışırsa içine düşer. Her kim o fitne zamanında iltica edecek veya sığınacak bir yer bulursa hemen sığınsın. (Buhari) Bu kadar çok hadisi bir araya getirmemin sebebi zamanı idrak etmenize ve bütün bunların oluşum sebebine dikkat çekmek istememdendi..Yukarıdaki hadislerde belirtilen hususların tamamı olduğu gibi yaşanmakta ve görülmektedir. Ancak bu zamanımız içinde değil geçmiş dönmelerde de bölge bölge, ülke ülke yaşanmış, Hz.Ademden buyana hadiste de belirtildiği gibi zamanımıza kadar süre gelmiştir..Yani DECCAL Hz.Ademden buyana gelen bir İSİMDİ..Bugün tamamiyle geçmiş kavimlerin yaşadıkları hayatın tüm koşulları ile yaşanmasının sebebi artık DECCALIN Bir Tağut sistemi olarak sonunun gelmesindendi. Yukardaki hadislerdede belirtildiği üzere Bir sistemin Dayattığı yaşam şekli ve düşünme şeklinin ortaya koyduğu sonuçlar olan bu olaylar düşünülürse, BİR SİSTEMDEN kaynaklandığı görülecektir...Bu yaşama ve fikre hakim sistem AHİR ZAMANDA ortadan ebediyete kadar kaldırılacak olandı..Bediüzzeman bakın bununla ilgili nasıl bir bilgi aktarmıştır.. "Cenab-ı Hak kemâl-i rahmetinden, şeriat-ı İslâmiyenin ebediyetine bir eser-i himayet olarak, herbir fesad-ı ümmet zamanında bir muslih veya bir müceddit veya bir halife-i zîşan veya bir kutb-u âzam veya bir mürşid-i ekmel veyahut bir nevî Mehdî hükmünde mübarek zâtları göndermiş; fesadı izâle edip, milleti ıslah etmiş, din-i Ahmedîyi ( a.s.m.) muhafaza etmiş. Mâdem âdeti öyle cereyan ediyor; âhirzamanın en büyük fesadı zamanında, elbette en büyük bir müçtehid, hem en büyük bir müceddit, hem hâkim, hem Mehdî, hem mürşid, hem kutb-u âzam olarak bir zât–ı nurânîyi gönderecek ve o zât da Ehl-i Beyt-i Nebevîden olacaktır. "(20) Mektûbât, s. 425 Yani her zaman bir DECCAL olmuş ve Onun karşısında her zaman bir Mehdi olmuştur. Ahir zamanın en büyük fesat zamanı olması SİSTEMİN önüne geçilemez boyutta güçlenmesi ve tek tek insanları ele geçirmesindendi..Küllen "Hayır, muhakkak insan azgınlaşır" (Alak Sûresi, 6.) ayeti kerimesinde de belirtildiği gibi insanoğlunun azgınlaşmasının son halini yaşamasındandı.. Deccal, Arapça bir kelimedir, "decl" kökünden gelir. Sözlüklerde verilen mânâya göre Deccal, "yalancı, hîlekâr; zihinleri, gönülleri, iyi ile kötüyü, hak ile bâtılı karıştıran, bir şeyi yaldızlayıp gerçek yüzünü gizleyen, bucak bucak her yeri dolaşan müfsid ve mel'ûn bir kişidir. " Diye tanımlanmış kişi olarak bahsedilmesi ise hep bir kişi beklentisi içine sokmuştur toplumları. Oysa DECCAL BİR SİSTEMİN ADIYDI..TAĞUDİ OLAN EMPERYALİST DÜZENİN BİLHASSA KENDİSİYDİ. Geçmişte bu Uluslar arası boyut kavramında düşünülmeyen NEMRUT, FİRAVUN gibi şahısların güdümünde oluşması beklide DECCALİYET fikrinin daha iyi kavranabilmesi için kişi olarak belirtilmesini gerekli kılmıştı. Ve bakıldığında Deccalın tarifi, gerek NEMRUT VE FİRAVUNUN davranışları gerekse EMPERYALİST DÜZEN ANLAYIŞININ birebir tarifinden başkası değildi..Yani DECCAL her dönemde var olan BİR TAĞUT REJİMİYDİ. Hak ve Batılı temsilen her iki tarafta bir ZALİM VE BİR PEYGAMBER mevcuttu..Emperyalist Tağut Düzeninin tarifine göz atarak yazmaya devam edelim.. Emperyalizm, sözcük olarak imparatorlukla aynı kökten gelir. Esas kökeni Latince "imperare" mastarıdır. "Hakim olmak, hükmetmek" anlamlarına gelir.. 20 yüzyıl başlarında "Tekelci Kapitalizm"in ortaya çıkmasıyla birlikte günümüzdeki anlamını kazanıyor. Bugün emperyalizm sözcüğü ile tekelci kapitalizm sözcüğü eşanlamlıdır. Lenin, emperyalizm için, "kapitalizmin en üstün ve en son gelişme aşaması" diyor. Kolonyalizm (Sömürgecilik), sanayi devriminin ortaya çıkması, diğer bir deyişle kapitalizmin gelişmeye başlamasıyla birlikte ve keşiflerle yayılıyor. Ancak sömürgecilik politikası da 19. yüzyılın son çeyreğinde tam anlamıyla vahşi bir ava dönüşüyor. İlk kapitalist ülkelerden İngiltere ve Fransa 19. yüzyılın ortalarına kadar Asya, Amerika ve Afrika'da çok geniş alanları kolonileştirmiş ve en önemli yerleri ele geçirmiş durumdalar. Bu yüzyılın sonunda ise, kapitalistler arasında sömürge kapma savaşları başlıyor. Joseph Alois Schumpeter geniş bir yorumla emperyalizmin kapitalizmden önce var olduğunu ve kapitalizm ve emperyalizm arasında bir ilişkinin bulunmadığını savunmuştur. Michael Barrant Brown'a göre emperyalizm "ekonomik yönden az gelişmiş ülkelerin gelişmiş olanlara tâbi olmasını sağlayan ekonomik, siyasal ve askerî ilişkileri niteler. Emperyalizm dünya ekonomisindeki eşitsiz ilişkiler sistemini tanımlayan en uygun kelimedir". Deccalın tarifine ve en baştaki ahir zaman hallerini anlatan hadislere dönersek tüm bunların EMPERYALİST DÜZENLE ne kadarda bağlantılı olduğunu görürüz..Üstelik Emperyalizm tarifte belirtildiği gibi 19 yüzyıllarda değil Hz.Ademden bu yana Zengin ve fakir arasındaki uçurumu oluşturan, ahlaksızlığı ön gören, şehvetperest, mal mülk tapıcılığı, kölelik boyutuyla sömürülen ve sömüren putperest bir sistem olmuş, ve Kurani Kerimde TAĞUT hadislerdede Ahir Zaman şiddetine bağlı olarak DECCAL diye tabir edilmiştir. Ki bugünün yaşantısına işaret eden hadisi şeriflerin gerçekliği ve EMPERYALİST DÜZENİN hakimiyeti ve sonuçları olarak bu yaşam şeklinin ortada olduğu red edilemeyecek bir gerçektir..Kuran Kerime göre TAĞUDİ sistemler olarak tabir edilen bu düzenler her zaman yıkılmış, yıkılmaya mahkum bırakılmıştır. Alemlerin Rabbi hiçbir dönem bu sistemlerin yeryüzünde kullarına eziyet etmelerine izin vermemiş ve Sistemlerin yıkılması için KENDİ SİSTEMİNİ ANLATAN PEYGAMBERLERİ gönderip, bu Peygamberler Komutasında İNSANLARA HAYASIZLIĞI, AÇLIĞI VE PUTPEREST İNANIŞINI DAYATAN TAĞUT REJİMLERİNİ yeryüzünden silmiştir.Ve Görüldüğü gibi Emperyalist kapitalist düzen tağudi düzenlerin maxsimum hali olup yıkılışı bizlere önceden haber verilmiş olan DECCALIN kendisinden başkası değildir.. 1.bölümMÜJDE BAYRAM





--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum ,parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır... Taraf olunması gerekiyor isede "MÜSLÜMAN ANADOLU İNSANININ " tarafında yer alan HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR..

Sayfalarımızda yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.

"ANADOLU HABER GÜNLÜĞÜ" grubu.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.