Risale-i Nur’un Penceresinden : DUNYA

Risale-i Nur'un Penceresinden : DUNYA

"Dunya, seyyar bir ticaretgahtir. Oyle ise, alis-verisini yap gel ve senden kacan ve sana iltifat etmeyen kafilelerin arkasindan beyhude kosma, yorulma!" Cazibe denilen bir kanunla gunese baglanan dunyamiz, varlik alemi icinde mustesna bir konuma sahiptir. Bunu, su ifadelerde rahatlikla gorebiliriz. Kure-i Arz, (Dunya),* Ahiretin tarlasi* Ilahi isimlere bir ayna.* Cenab-i Hakkin gecici bir misafirhanesi,* Bir zikirhane * Bir mescid* Ilahi san'atin bir temasa yeri* Bir mesken-i seyyar. (Gezici bir yerlesim yeri)* Insan ve hayvanlara bir talim yeri.* Insan ve cinnin bir imtihan meydani* Samedani bir kitap* Birbiri arkasinda daim gelen gecen aynalar mecmuasi* Seyyar bir ticaretgah * Muvakkat bir seyrangah. (Gecici bir seyir yeri)* Her gun dolar bosalir bir misafirhane* Gelen gecenlerin alis-verisi icin yol ustunde kurulmus bir pazar* Nakkas-i Ezeli'nin, teceddud eden (devamli yenilenen) hikmetle yazar-bozar bir defteri* Beka aleminde gosterilecek olan levhalari yetistirmeye mahsus bir tezgah* Bir zikirhane-i azam yani, buyuk bir zikir yeridir.Keza dunya, devamli degisen yuz binler cesit cesit hayat ve ruh sahiplerinin,- meskeni - mensei - fabrikasi- sergisi- mahseri, yani toplanma yeridir.* Acele hareket eden kafilelerin yollarinda, bir gecelik konmak ve gocmek icin bir han* Rahmani bir iase anbari* Binbir cesit cihazati ve mallari ve konserve paketleri tasiyan bir depo* Bu kainatin kalbi, merkezi, hulasasi, neticesi, yaratilis sebebi* Alemin manevi bir merkezi)* Kainatin kalbi ve kiblesi* Uzayda sur'atle seyahat eden bir gemi* Cennet ciceklerinin fidanligi ve kucuk bir tarlasi.* Insanin serefine serilmis Rahmanin bir sofrasi* Insanlara luzumu bulunan her nevi madenlere bir mahzen * Her turlu yiyeceklere bir ambar* Nev-i insanin hosuna gidecek her cesit mallara bir dukkan. * Pek genis ahiret alemlerindeki masnuatin kucuk mikyasta numunegahi (Pek genis olan ahiret alemlerindeki san'at eserlerinin kucuk olcude numunelerinin oldugu yer). * Ebedi aleme gonderilen Ilahi sanatlar icin sur'atle isleyen bir tezgah* Ebedi manzaralarin sur'atle degisen taklit yeri* Daimi bostanlarin tohumcuklarina, sur'atle sumbullenen dar ve gecici tarlasi ve terbiye yeri* Gayet keremkarane bir ziyafetgah* Gayet sanatkarane bir teshirgah (bir sergi yeri)* Gayet hasmetkarane bir ordugah ve talimgah * Gayet hayretkarane ve sevk-engizane bir seyrangah ve temasagah (Gayet hayret verici ve sevk veren bir seyir ve temasa yeri) * Gayet manidarane ve hikmetperverane bir mutalagah. (Gayet manali ve hikmetli bir mutalaa yeri)* Tenezzuh, keyf ve ticaret icin hazirlanmis gayet muntazam, musahhar, mukemmel, hos, emniyetli bir ticaret gemisi * Kista rizklari biten canlilara rizik getiren bir tren* Diger gok cisimleriyle beraber hava okyanusunda ve esir denizinde yuzen bir denizalti* Canlilarin yuz bin turlerini, butun erzak ve lazim olan seyleriyle icine alip, feza denizinde gayet mukemmel bir denge ve nizamla gezdiren ve gunes etrafinda seyahat eden, muhtesem ve itaatkar Rabbani bir gemidir. Simdi de, fenlerin penceresinden, icinde yasadigimiz dunyayi daha yakindan temasaya calisalim. Cunku her fen, kendi arastirma sahasiyla dunyayi bize tanitmaktadir. Iste, * Tib fennine gore dunya: Icinde her ilacin guzelce hazirlandigi ve istif edildigi gayet muntazam ve mukemmel buyuk bir eczahane * Kimya ilmine gore: Gayet muntazam ve mukemmel bir kimyahane* Makine fennine gore: Hicbir kusuru olmayan gayet mukemmel bir fabrika* Ziraat fennine gore: Nihayet derecede mahsuldar, her nevi hububati vaktinde yetistiren muntazam bir tarla ve mukemmel bir bahce * Ticaret fennine gore: Gayet muntazam bir sergi ve cok intizamli bir pazar ve mallari cok san'atli bir dukkan* Iase fennine gore: Gayet muntazam, butun erzakin envaini cami' bir ambar* Rizik (gida) fennine gore: Yuzbinler leziz taamlar beraber, tam bir intizamla icinde pisirilen Rabbani bir mutfak ve Rahmani bir kazan. * Askeriye fennine gore ise: Bir ordugah. Her bahar mevsiminde yeni silah altina alinmis ve zemin yuzunde cadirlari kurulmus dort yuz bin muhtelif milletler o orduda bulundugu halde, ayri ayri libaslari, silahlari, ayri ayri talimatlari- terhisatlari, tam bir intizamla, hicbirini unutmayarak ve sasirmayarak bir tek Kumandanin emriyle, kuvvetiyle, merhametiyle, hazinesiyle, gayet muntazam yapilip idare ediliyor. Yunus Emre'nin,"Su dunya bir pencere,Her gelen bakti gecti"sozu, gercekten dusundurucudur. Dunyaya, bu belirtilen zaviyelerden bakabilmek nerede? Dunya kitabindan bir harf bile okuyamadan bakip gecmek nerede?
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Mucahitsiz Kalan Bir Ümmet Zelil Düşmeye Mahkumdur..!" grubu.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : mucahitler@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: mucahitler-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com.tr/group/mucahitler?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.