5 Mayıs 2008

KERKÜK NAMUSTUR!

KERKÜK NAMUSTUR!



Kıbrıs… Türk Mukâvemet Teşkilâtı… Kerkük… Türkiye… Birbirine zincir gibi bağlı kavramlar bunlar. Ne Kıbrıssız Türkiye, ne de Kerküksüz Türkiye. Türk'ün yaşadığı yerde de Türk Mukâvemet Teşkilâtı.

Dün Kıbrıs'ta Türk zulme uğradı, bununla birlikte Türk'ü korumak için Türkiye'nin girişimleriyle, Kıbrıs Türk'ü, Türk "Mukâvemet" Teşkilatı'nı kurdu. Çünkü ortada Rum-Yunan zulmüne karşı bir mukâvemet ihtiyacı vardı ve bu ihtiyacın gereği yerine getirildi.

Peki, ya Kerkük, Telâfer, Musul, Altunköprü, Tuzhurmatu, Erbil ve diğer Türkmen (Irak) yerleşimleri? Onlar… Onlara ne oldu? Yaklaşık üç milyon Türk, kendi hâline mi bırakıldı? Bir Türk olarak bu sorunun yanıtı olarak "Hayır, Türkiye Cumhuriyeti soydaşlarını kendi hâline bırakmaz, bırakmadı zaten" demek isterdim. Ama ne yazık ki, bu sadece bir istek olarak kaldı. Türkiye Cumhuriyeti, kendi canından, kendi bağrından parçayı yalnız bıraktı, yalnız bırakmakla da kalmadı, Kürdlere "soydaş" dedi. Daha geçen gün, Türkiye Cumhuriyeti'nin Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Iraklı Kürdler için "Onlarda bizim soydaşımız" dedi.

Musul ve Kerkük vilâyetleri, Osmanlı Devleti'nin dağılması ve Mondros mütâreke süreci ile birlikte İngiliz işgaline uğradı. Bölge petrol kaynıyordu, petrol yeni yeni değerleniyordu ve bunu Türklerin elinde bırakmamak gerekti. Gazi Paşa istekliydi. Musul'u da, Kerkük'ü de Türkiye sınırlarına dâhil edecekti. Ama olmadı, ömrü yetmedi. Ne yazık ki, ondan sonra gelenler de ya bu konunun üstünü kapatmaya ya da Özal gibi ileride düşlediği Kürdistan için basamak olmak üzere kullanmaya çalıştı.

Konu kapatıldıkça Irak yönetimi altında önce İngiliz, sonra Arap vurdukça vurdu yalnız ve kimsesiz Türkmen'e. Yalnızdı, kimsesizdi Türkmen. Ama uzun yıllar Türkmen, yalnız ve kimsesiz olduğunu bilmedi. Bunu öğrendiğinde ise çok geç olmuş, Arap devrilmiş, Kürd ve Amerikalılar gelmişti. Amerikan askerleri ve Kürd peşmergeleri azgınca saldırıya geçmişlerdi.

Kerkük'te tapu daireleri yakılmış, böylece kentte Türkmenlere ait bir menkulün var olduğuna dâir kanıt kalmamıştı. Telâfer'e acımaksızın saldırılmış, onlarca kadının ırzına geçilmiş, yüzlerce Türkmen, kadın, erkek, çocuk demeden şehit edilmişti ve ne yazık ki, ufukta Kerkük Kalesi'ne doğru ilerleyen bir Türk ordusu görünmüyordu. Dahası ses çıkmıyordu. Türk'ün sesi boğulmuştu.

Bazıları bahanelerini hazırlıyorlar, Kerkük'e niye giremeyeceğimize dâir. Ekonomimizin çökmesinden, batağa saplanmamıza kadar çok sayıda bahane. En çok üzerinde durulan ise ekonominin çökmesi. Ağla Türkmen'im ağla, senin yüzünü çevirdiklerin, üç kuruş para için seni satıyorlar. Sen ağlamayacaksın da, kim ağlayacak?

Tamam, kabul ettik varsayalım, ordunun girememesini. Peki orada neden bir direniş örgütü kurmadın? Kıbrıs'ta dünyanın en mükemmel direniş örgütlenmelerinden birini oluşturabildin. Peki, bunu Kerkük'te neden yapmadın? Bu soru, sadece bu hükümete değildir. Öncesi, onun öncesi, onunda öncesi, sonra altmış yılın hükümetlerinedir. Neden Kerkük'te Türk "Mukâvemet" Teşkilâtı gibi bir örgüt kuramadınız.

Geçenlerde televizyon programlarından birinde Şeyh Sait namlı yaratığın Şerafettin Elçi namlı torunu konuşuyordu. İçindeki irinlerini akıta akıta yaptığı konuşmasında birkaç konuk daha vardı. Bunlardan biri de Iraklı bir Türkmen'di. Bu Şerafettin Elçi namlı yaratık diyordu ki, Türkiye'nin Kerkük'te TMT'si varmış. Dayanağı da hazır. Meğer 2003 yılında o zamanın ASAM Başkanı olan Ümit Özdağ, işkembe-i kübrasından sallamış, "Kerkük'te TMT'yi kurduk" diye. Yapmadığın, yapamayacağın şeyleri bire bin katarak anlatınca, elin Barzanici Kürd'üne kozu veriyorsun. Üstelik o yaratık bunları çemkirirken, diğer konuklardan hiçbiri buna cevap bile verememişti.

Bütün dünyanın gözü önünde katliam kum saati çalışıyor. Bana göre artık feshedilmesi gereken Birleşmiş Milletler bile Kerkük'te katliam uyarısı yapıyor. Ama… Gel gör ki, bizi bizim adımıza yönettiklerini iddia eden zevat, içinde bulundukları kış uykusunun etkisiyle uyumaya devam ediyorlar.

Buradan soruyorum. Kerkük'ün TMT'si neden yok? Neden kurmadınız? Mâdem bölgeye bir sefer-i hümâyun düşünmüyorsunuz, Türkmenleri eğitseydiniz de, onlar kendi kendilerini korusaydılar. Yok, o da olmaz. Neden, çünkü ABD kızar, sonra (sayın başkan) Barzânî kızar değil mi?

Zaman zaman Barzânî ve Talabânî'ye kızdığı zaman bazı gazeteler şöyle der: Zamanında bir albayımızın önünde ceket iliklerlerdi. Peki onların albayımızın önünde ceket iliklediği dönemde, Türkmen liderlere nasıl muamele ediliyordu?

Kerkük, Türkiye evinin odalarından biridir. O odalardan biri basılmıştır. İşgal edilmiştir. Ev sahibi ise bu işgali sessizce kabullenmiştir. İşgalci, odadakilere zulmetmektedir. Evin babası, çocuklarının uğradığı zulme kulaklarını tıkamıştır. İşgalci, odadakilerin namuslarına el uzatmıştır. Evin babası, buna da ses çıkarmamış, sadece başını çevirmekle yetinmiştir. Kızının namusuna el uzatanlara ses çıkarmayan babanın, namusundan söz edilemeyeceğini aklına bile getirmemiştir. Zaten namus kavramı aklının ucundan bile geçmemiştir.

Kerkük namustur. İstendiği kadar ekonomi palavraları sıkılsın, Kerkük namustur. Kerkük, Türk'ün güzel kızıdır. Kızının namusuna sahip çıkamayan babaya, baba denmez. Hele o baba, bunu pazarlık konusu yapıyorsa, o babaya okkalı bir küfür ile cevap verilir. Ama o bundan bile rahatsız olmaz.

Kerkük vatandır. Vatan toprağı, pazarlık konusu olmaz. Vatan toprağı kanla yoğrulmuştur. Kanın pazarlığı olmaz. Kanı, vatanı, namusu pazarlık konusu yapanın adı da, sanı da bellidir.

Yazımı bitirirken, son bir umutla "Ordu Kerkük'e" diye haykırıyorum. Belki Tanrı Dağları'nda yankılanan sesimiz, bazı kulaklara ulaşır…


ALTAY GÖKBÖRÜ

--
..::CTO::..
..::CiHAN TÜRK OLSUN::..
http://groups.google.com/group/cihan-turk-olsun?hl=tr
-
BAYRAKLARI BAYRAK YAPAN, ÜSTÜNDEKİ KANDIR...
TOPRAK EĞER UĞRUNDA ÖLEN VARSA VATANDIR ...
BU VATAN KİMİN ?
BU VATAN TOPRAĞIN KARA BAĞRINDA SIRA DAĞLAR GİBİ DURANLARINDIR.
BİR TARİH BOYU ONUN UĞRUNDA HUDUTTAN HUDUDA KOŞANLARINDIR ...
--
BAZI GURUPLARDAN POSTA ALIMIM KAPALIDIR, LÜTFEN bostanciozkan@gmail.com ADRESiNE BiR KOPYA GöNDERiNiZ
--
Özkan BOSTANCI


--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
CiHAN TÜRK OLSUN GURUBU
Yüreği ALLAH ve VATAN aşkıyla yanan,
TÜRK"LÜĞÜ onur sayan
Yüce TÜRK Milletine aittir;
Vatan haini serefsizler, bölücü hainler, sag sol sapmalar, itler köpekler bu gruba giremez.
--
Saraylarda süremem,
Dağlarda sürdüğümü.
Bin CiHAN"a değişmem,
Şu öksüz TÜRK"LÜĞÜMÜ.
--
Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır. H.Muhammed
Vazifeyi ihmale sürükleyen merhamet vatana ihanettir. M.K.Atatürk
Yaşam: Ölümü hak etmektir.
NE MUTLU TÜRK"ÜM DiYENE
---------------------------------------------------------------------------------------------
GURUP ANASAYFA:http://groups.google.com/group/cihan-turk-olsun?hl=tr
GRUBA E-POSTA GÖNDERMEK iCiN: cihan-turk-olsun@googlegroups.com
HER TÜRLÜ iSTEK, ÖNERi ŞİKAYET, ÜYELiK, ÜYELiK iPTALi VE İHBARLARINIZ iÇiN iRTiBATA GEÇiNiZ>>> bostanciozkan@gmail.com
---------------------------------------------------------------------------------------------


--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum ,parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır...Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR..

Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.
-----------------------------------------------------------------
"ANADOLU HABER GÜNLÜĞÜ" grubu.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.