SEÇME ve SEÇİLME MESELESİ HAKKINDA GERÇEKLER
Değerli Okuyucu; Lafı hiç dolandırmadan ama bu kez usturubu ile bir şeyleri söylemek zamanıdır. Yıllardır lâflarını ağızlarında o taraftan bu tarafa eveleyip geveleyerek konuşan kişilerin yaptığına politika dediğimiz için gerçeklerle kolay kolay yüz yüze gelemedik. Derdi gerçek olanlar bir şekilde sustular, susturuldular. Hepimizin önüne sistemden duvarlar örüldü. Daha yükseğinden ve daha tehlikelisinden örülmeye de devam edecek bu duvarlardan… Ama yılmak yok. Bizim hareketimizin enerjisi yeri geldiğinde bu duvarların üzerinden atlamaya, yeri geldiğinde bu duvarlı yıkmaya kifayet etmektedir. Kimsenin bundan şüphesi olmasın. Türkiye 22.07.2007 tarihinde bir seçim yapmıştır. Seçimden çıkarabileceğimiz bazı sonuçlar var. Aziz milletimizin hal-i pür melâli ne ise ortaya çıkmıştır. Türkçüler kendilerini asla halk düşmanı olarak tanımlamazlar, tanımlayamazlar. Hatta bırakın bizleri, bu tür bir hareket ve söylem içerisinde bulunmaya kimsenin hakkı yoktur. En temel bakış açısı ile, bir derdi olan,insanlara bir şeyleri anlatarak içinde yaşadığı toplumu ideale götürmeyi hedefleyen ülküler, halkı hedef almazlar. Ancak bu ülküler halkı hedef almadıkları gibi halk dalkavukluğu da yapmazlar. Gerçek ne ise bunu söylemek boynumuza borçtur. Gerçeğimiz içimizi yaksa da, yüzümüzü assa da önceliklidir ve bizimdir. Bu seçimde gözlediğimiz manzara akılcı bir seçmen davranışı ile izah edilemez. Seçmenimizin tepkisi kelimenin tam anlamı ile rejimin sinir merkezleri ile, demokrasimizin ve cumhuriyetimizin temel sac ayakları ile inatlaşmadan ibarettir.
Bireyin öngörüsü, saptaması ve tepkisi toplumun öngörüsünden, saptamasından ve tepkisinden genel hatları ile daha doğrudur. Bu doğrultuda tüm gerçekçiliğimle hiç çekinmeden şunu söyleyebilirim ki, 22.07.2007 tarihinde bireyler oy kullanırken ne yazık ki temyiz kudreti olmaksızın hareket ettiler.
Bu yazdıklarım yukarıda da değindiğim gibi topluma küsme ya da toplumu aşağılama maksadından değil, milletin gün geçtikçe saplandığı bir batağa işaret etme isteğimdendir.
Sorulması gereken temel soru şu: "İktidar partisi elle tutulur bilimsel veriler ışığında ne yaptı da bu iltifata mahzar oldu?" Cevabı basit "Hiç bir şey".
Size toplumun yarısının nasıl kandırılmış olduğuna dair bir kaç örnek vereceğim.
Somut olarak ne değişti diye düşünerek başlamak lazım gelir işe...
5 senede 2 katına çıkan iç ve dış borç stoğu ile gelen ekonomik büyüme halkı yanıltmıştır. Evet hilafsız ekonomi büyümüştür. Fakat üretim ve istihdamdan yoksun sadece hacimsel içerikli bir büyüme olmuştur yaşadığımız… Sermaye kesimindeki sermayenin reel yatırıma dönüşmeden para ve sermaye piyasalarına akması sadece rakamsal büyümeyi sağlar. Borç ile büyümek, büyümek demek değildir.
Etkisiz muhalefet yüzünden ihracat rekorları mavralarının gölgesinde kalan ancak takla üstüne takla atarak büyüyen cari açık ve dış ticaret açığından haber vermeyenler ya da verilen haberleri yeterince iletmeyenler halkı yanıltmıştır.
Ardı arkası gelmeyen şehit cenazelerinin etkisi azaltılmış, şehit cenazelerinde tepki gösterenler fişlenmiş, askerlik yan gelip yatma yeri olmadığı için milletin şehidine verdiği tepki bir şekilde indirgenmiş, böylelikle halk yaşanan terör vehameti konusunda yanıltılmıştır. Başbakan'ın halka terörizm meselesinin çözüleceği yönünde teminat vermek yerine, "Terörle yaşamaya alışmak zorundayız" gibi telkinlerde bulunması da cabasıdır.
İktidar partisi anketlerde %30 seviyelerinde dolanırken, Merrill Lynch ve Jp Morgan gibi uluslararası derecelendirme şirketlerinin bu partiyi durduk yere %50'lere taşıyan anketlerinin bangır bangır her yerde duyurulması, bunu müteakip son düzlükte ortaya çıkan %48'lik %51'lik anketler halkı yanıltmıştır.
Peki fındık yüzünden kıyameti koparan, 8 YTL'den aşağı kabul etmeyiz diyen çiftçimiz ne olmuştur da iktidar partisine oy atmıştır?
Protestolu senedi ve yazılmış senedi 2002 ile kıyaslandığında 2,5 kat artmış mikro işletmelerimiz ve K.O.B.İ.'lerimiz ne olmuştur da iktidar partisine oy atmıştır?
Hala başını açarak üniversitelere giren ehl-i türban ne olmuştur da iktidar partisine oy atmıştır?
Tam anlamı ile sinek avlayan ve Türk ekonomisinin kalbi durumundaki Tahtakale, Mercan, Sultanhamam piyasaları ne olmuştur da iktidar partisine oy atmıştır?
Yüzde 50'den fazlası 5 senede haraç mezat yabancıya satılan sözde Türk bankacılık sistemine, kredi kartı ve kredi bazında olan toplam borcunu %1000 arttıran, geleceği ipotek altındaki dar ve orta gelirli vatandaşımız ne olmuştur da iktidar partisine oy atmıştır?
Aynen kişi başına düşen milli gelirimizin 2 katına çıktığı gibi Türkiye'de doğan her çocuğun kişi başına düşen milli borcu 5 senede 2 katına çıkmışken, yani aslında somut hiç bir artmış gerçekleşmemişken, ne olmuştur da evlat sahipleri iktidar partisine oy atmıştır.
İç ve dış borçlanma kağıtlarına dünyanın en yüksek reel faizlerinden birini ödeyen yabancı cenneti ülkemiz para piyasaları, ve %72'si yabancının elinde olup tavan kere tavan yapan ülkemiz borsası vatandaşa ne getirmiştir ki, küçük yatırımcı tabir ettiğimiz grup iktidar partisine oy atmıştır.
Kerkük'te ve Kıbrıs'ta nal toplayarak, köklü cumhuriyet tezlerini berhava eden zihniyet ne yapmıştır da milli hassasiyete sahip toplumsal kesitler iktidar partisine oy atmıştır? Telafer'de, Kerkük'te, Tuzhurmatu'da kaç milyar dolarlık kredinin serbest bırakılması adına daha kaç Türkmen'in öldürülmesi gerekmektedir? Açlık sınırının net asgari ücretin 2, yoksulluk sınırının ise bu tutarın 6 katı olduğu bir sistemde ne olmuştur da, asgari ücretle geçimini sağlayan büyük kesim iktidar partisine oy atmıştır? Okul kitaplarının bedava olması asgari ücretliyi varsıl mı kılmıştır?
Bu somut veriler değerlendirildiğinde iktidar partisinin seçim başarısı ölçümlenebilir hiç bir nedene dayanmamaktadır. İyi bir marka konumlandırması, azami bir medya desteği,akılcı bir yakacak ve gıda yardımı politikası ve bunun için kullanılan devlet imkanları, oynanması konusunda profesyonelleşilmiş mağdur rolü, okyanus ötesinden, AB'den ve uluslar arası para piyasalarından gelen toplum mühendisliği desteği bu başarıyı doğurmuştur ve bizlere ne yazık ki Türk seçmeninin bir takım önceliklerini açık bir şekilde yitirdiğini göstermiştir. Şimdi bu sonuçlara da TSK'ya nazire yaparcasına milli iradenin muhtırası denilmektedir. Doğru bu bir iradedir. Ancak Kandil dağını fiilen yakamayıp sattığı elektrikle kilo watt saati 4,2 sentten yakan bir partinin iktidarına iltifat, milliliği ciddi kesintiye ve darbeye uğramış türden bir iradedir.
Daha çok çalışılması daha çok insana daha güçlü şekilde ulaşılması gerekmektedir. Umutsuzluğa gerek yoktur. Bu seçim bazı sinir merkezlerine önemli mesajlar vermiş ciddi bir sosyolojik vakadır. Bu bağlamda yarıdan fazlası yanıltılan ideolojisizlik ve depolitizasyon batağına saplanmış halk, milli kuvvetler tarafından yani tarafımızdan daha açık, daha anlaşılır şekilde uyarılmalıdır. Muhalefet söylemi gemi ve saat yörüngesinden çıkıp, temel faktörleri tenkid eder hale gelmelidir. Ama nasıl? Bilgiyi sanki bir silahmış gibi kullanmayarak... Rahatsızlıklarımızı anlatırken kantarın topuzunu kaçırmayarak. Bilinç eşiği her ne olursa olsun cehalet, bilgisiz insanın en büyük kompleksidir. Doğruları söylesek de ifade tarzımız çok önemlidir. Türk toplumu kim mağdursa ya da mağdur gibi görünüyorsa onun yanındadır. Bu tespitten mesaj çıkarması gereken siyasi noktalar eminim ki gereken mesajı çıkardılar. Devir sadece bozkurtluk değil, ülke için tilkilik devridir de... Yaptığımız seçim pek çok açıdan tenkit edilebilir, ama verdiği toplumsal mesaj itibarı ile görmezlikten gelinemez. Gerginlikler ve pazarlıklar üzerine inşa edilmiş, saldırgan siyaset günümüzde prim yapmamaktadır. Darbeler, toplumsal kamplaşma, iktisadi ve siyasi krizler insanımızın bilinç altını ciddi anlamda yormuştur. Bazı noktaların üzerinde düşünmek, kaygılanmak, fikir ve söylem geliştirmek ortalama Türk insanı için gerçekten çok yorucu hale gelmiştir. İnsanları yormadan, sinirlerini yıpratmadan tehlikeye uyandırmak ise yukarıda da değinildiği gibi bu ülkenin milli kuvvetlerinin işidir. Zor iştir bu... Ama olmayacak iş değildir. Şükürler olsun ki belagatımız da, birikimimiz de, aklımız da, izanımız da buna yeter. İdeolojisiz ve kopuk toplum kesitini etrafında toplayan iktidar partisinin tabanı sağlam bir taban değil. Unutmayın ki, en aydınından en karanlıkta olanına kadar iktidar partisine oy atan hiç kimse şu yukarıda sayılan bir takım sorulara istikrar, güven ortamı ve piyasalar gibi beylik laflar dışında gerçek bir cevap veremezler. Devir daha çok ve en önemlisi daha akıllı, daha akılcı konuşmak devridir.
Bütün Türkler Bir Ordu!
İSA AKİF YÜMNÜ
--
..::CTO::..
..::CiHAN TÜRK OLSUN::..
http://groups.google.com/group/cihan-turk-olsun?hl=tr
--
"Tanri nasip eder, ömrüm vefa ederse; Musul, Kerkük ve Adalari geri alacagim. Selanik de dahil Bati Trakya'yi Türkiye hudutlari içine katacagim ! Atatürk
--
"Hangi istikbal vardirki, ecnebilerin nasihatiyle, ecnebilerin planlariyla yukselebilsin? Tarih boyle bir hadiseyi kaydetmemistir."
"Bilelim ki,
Milli benliğini yitirmiş uluslar, başka uluslara yem olurlar."
Mustafa Kemal ATATÜRK 06 Mart 1922
--
http://video.google.com/videoplay?docid=-680042511743914144
--
BAZI GURUPLARDAN POSTA ALIMIM KAPALIDIR, LÜTFEN bostanciozkan@gmail.com ADRESiNE BiR KOPYA GöNDERiNiZ
--
Özkan BOSTANCI
CiHAN TÜRK OLSUN GURUBU
Yüreği ALLAH ve VATAN aşkıyla yanan,
TÜRK"LÜĞÜ onur sayan
Yüce TÜRK Milletine aittir;
Vatan haini serefsizler, bölücü hainler, sag sol sapmalar, itler köpekler bu gruba giremez.
--
Saraylarda süremem,
Dağlarda sürdüğümü.
Bin CiHAN"a değişmem,
Şu öksüz TÜRK"LÜĞÜMÜ.
--
Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır. H.Muhammed
Vazifeyi ihmale sürükleyen merhamet vatana ihanettir. M.K.Atatürk
Yaşam: Ölümü hak etmektir.
NE MUTLU TÜRK"ÜM DiYENE
---------------------------------------------------------------------------------------------
GURUP ANASAYFA:http://groups.google.com/group/cihan-turk-olsun?hl=tr
GRUBA E-POSTA GÖNDERMEK iCiN: cihan-turk-olsun@googlegroups.com
HER TÜRLÜ iSTEK, ÖNERi ŞİKAYET, ÜYELiK, ÜYELiK iPTALi VE İHBARLARINIZ iÇiN iRTiBATA GEÇiNiZ>>> bostanciozkan@gmail.com
---------------------------------------------------------------------------------------------
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum ,parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır...Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR..
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.
-----------------------------------------------------------------
"ANADOLU HABER GÜNLÜĞÜ" grubu.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
Kaydol:
Kayıt Yorumları
(
Atom
)
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.