30 YILDIR NUTUK DİNLEDİK!

Gerçekçi olunuz.
Temennilerle sorunlar çözülmüyor.
Geçmişi anında unutan bir toplumuz.
Heyecanlarla, dalgalanmalar ve ajitasyonlarla enerjiler sokaklarda harcandı.
30 yıllık süreç ve PKK saldırganlığını üretenler, besleyenler, seyredenler, böylesi büyük tehlike karşısında nutuk atarak toplumdaki infiali örtmeye çalışanlarla geçti.
Resmi açıklamalara göre 11.000 güvenlik görevlimiz PKK saldırılarında şehid oldu.
Diğer kamu görevlileri, sivillerle beraber 40.000 şehid.
Bu şiddeti besleyen sömürgeci güçlerle anlaşmalar yapan, ticari sözleşmelere ve ortaklıklara girişen kim?
Irak’ın ABD tarafından işgali sonrası ‘Kırmızı Çizgilere’ ne oldu?
İşgal edilen Irak’ta, sömürgeci ABD ile koalisyon kuran Barzani-Talabani çetesinin beslediği ve himayesine aldığı PKK çetesi değil mi?
ABD kayıp olarak ilan ettiği 1 milyon silahını kimlere verdi?
Barzani çetesinin kucağına oturarak inşaat, telekomünikasyon işlerini alma yarışına giren iş adamları kimlerdi?
Saddam’ın şerrinden kaçarak ülkemize sığınan Barzani-Talabani çetesinin ellerine yeşil pasaportları vererek, korumalığını yapan ve himaye eden kimlerdi?


Ülkemiz büyük komplolarla 60 yıldır sömürülüyor.
400 milyar dolar gibi gelecek kuşakları abluka altına alacak bir borçlanma ve bu borçlanmanın faiz ödemeleriyle ekonomik kuşatmaya alınmış.
AB ütopyalarıyla ve masallarıyla yasalarını değiştirmeye mecbur bırakılmış.
Sokaklarında ‘:Hepimiz Ermeni’yiz’ sloganlarıyla yürüyenler olmuş.
Büyük tezgâhlarla ‘İrtica Geliyor’ teranesi okuyan çetelerin çirkin oyunları ortaya çıkarılmış.
Her 10 sene de bir(Alışkanlık haline getirilen) darbeler, muhtıralar ve balans ayarlarıyla toplum sağır, dilsiz, kör haline sokulmak istenmiş.
Cezaevlerinde işkenceler yapanların, daha sonraki yıllarda demokrat geçindiğini görmüşüz.
Demokrasi ve hukuk anlayışını yıkan darbecilerin kendi düzenleriyle, hukuk ve yasaları yıktığı, kendi yasalarını egemen kılarak, yargısız infazla gençlerimizi idam sehpalarına gönderdiği yılları ne çabuk unuttunuz?
Hiç düşündünüz mü?
1978 yılında kurulan ve saldırıya geçen PKK çetesinin bir katili bile idam edilmedi!
AB ülkeleri istedi ve şartlı teslim edilen Barbar Öcalan’ın idam edilmemesi için idam cezası kaldırıldı.
Ümraniye davası kapsamında tutuklanan eski bir sıkıyönetim Savcısı Tanju Güvendiren, Tahkim kuruluna seçildiğine ne demişti?
‘:Ben buralara asa asa geldim!’
Kimleri asmış?
Bir tane PKK canisi mi asmışlar?


İşin en hazin ve korkunç tarafı, 12/Eylül darbecisi K.Evren’in bir süre evvel ‘eyalet sistemini övmesi, PKK destekçisi DTP’nin meclis’e girmesi gerektiğini ve gerekirse, randevu isteseydi Leyla Zana ile görüşebileceğini beyan etmiş olması.’
30 senedir ülkemizi kan gölüne çeviren çetenin TBMM’de yer alan uzantısı DTP!
Bu partinin(!) Belediye Başkanları, İl Başkanları sürekli olarak PKK yanlısı demeçler vermekte, katillere ‘sayın’ demekte, PKK leşlerini Belediye araçlarıyla taşımakta, bayram günlerinde PKK leşlerinin evlerini ziyaret ederek bayramlaşma gösterileri yapmaktadırlar.
Liderlerinin Barzani, Talabani, Öcalan gibi katiller olduğunu her yerde ifade etmektedirler.
Bir takım AB kurmalı yazar/entel takımı DTP yöneticilerini ziyaret ederek, kapatma davası sürecinde DTP bölücülüğüne destek vermektedirler.
Oy kitlesinin ‘Kandil Dağı’ olduğunu işaret eden parti yönetimi, PKK cinayetleri karşısında kelime oyunlarıyla maske takmakta ve PKK çetesine terör örgütü dememekte ısrar etmektedirler.
Sırtlarını sıvazlayan AB ÜLKELERİ ve ABD terör çetesini himaye etmektedir.
AB tavsiyeleriyle çıkarılan bütün yasalar bölücülerin önünü açan, güvenlik güçlerinin el ve kollarını bağlayan şartları beraberinde getirmiştir.
Diyarbakır’da Emniyet müdürlüğü binasını taşlayan kişiler ‘Yaşları Küçük Olduğu’ gerekçesiyle tutuklanmamıştır.
DTP Milletvekilleri dokunulmazlık zırhıyla, gösteri yapılan her alanda polis ve güvenlik güçlerine hakaretler etmektedir.
Böylesi bir şımarmışlığı, fitne ve fesat hareketleri tahrik edenlerin arkasına sığındığı demokrasi kalkanıdır.

5 defa saldırıya uğrayan ve bugüne kadar 44 şehid veren Aktütün Karakolu son saldırıyla beraber toplumdaki infialin ne derece büyüdüğünü anlamayanlara anlatmalıdır.
300 kişilik çete, ağır silahlarla ve hiçbir engele takılmadan topraklarımıza giriyor ve Karakollarımıza saldırıyor, gündüz vakti 6 saat saldırısını sürdürüyor.
30 yıldır bir ilk.
Gündüz saldırısı.
Karakola yaptıkları saldırıyı kameralarına çeken katiller, PKK yanlısı TV kanalıyla yayınlıyor.
Bu film karelerini ise gazetelerinde yayınlayanlar kime hizmet ediyor?
Aktütün karakoluna yapılan saldırı sonunda açıklama yapan DTP aynı tutumuyla PKK yanlısı tutumuna devam ediyor.
Olay sonrası TV ekranlarına çıkarak nutuk çekenler içimizi karartıyor.
Hele ki, terör uzmanı kılığıyla konuşanlar ve ‘:Ne yapalım bölge şartları gereği terörle yaşayacağız!’ türünden konuşmalar yapması toplumu tahrik ediyor.


Kimse çıkıp ta ‘:Aktütün karakolunun binaları neden böyle. Baraka ve çadırdan ibaret’ demiyor?
Defalarca canilerin saldırısına uğramış ve canlarımızı şehid etmiş saldırganlığa karşı, adeta tuzak olan, Askerlerimizin korumasız ve terörist saldırılara hedef olduğu böylesi ilkel bir karakol mu olur?
Yanan canlar ve akan kan milletindir.
Milyon dolarlık araçlara zırh taktıranlar, korumalarla gezenler Askerlerimizin güvenliğini neden sağlamadı?
Bu millet bunu sorar!
Ülkemizin milli varlığına ve geleceğine saldıran çetelerle mücadelenin kuralı bellidir.
Askerlerimizin ve güvenlik güçlerimizin, sivil vatandaşlarımızın yaşama hakkını gasp eden ve katledenlere verilecek cevap misliyle olmalıdır.
20 yaşında delikanlılar şehid olmaktadır.
Bayram sonrası evlere, ocaklara, anaların yüreğine ateş düşmüştür.
30 senedir bu yürekler yanmaktadır.
Bu millet nutuk dinlemek istemiyor.
Nasıl birilerini interpol kanalıyla aldıysanız, olmadı sınır ötesi baskınlarla terör çetesi elebaşlarını gidin alın ve yok edin.
Eylül başlarında PKK çetesinin Kandil’de ki kongresi vardı.
Kanlı çetenin elebaşları orada karar almak için toplandı.
Niçin bu toplantı basılmadı ve orada toplananlar imha edilmedi?
Fazla söze gerek yok.
Sınırlarımıza girerek karakollarımızı, köylerimizi, kentlerimizi basan, saldıran, masum insanlarımızı katleden çetelere karşı yapılacak tek hareket vardır.
Bulun ve yok edin.
Bedeli neyse öyle!
Eşkıyanın anlayacağı dille!