DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Gündem Saptırma DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Gündem Saptırma Mart 2009 yerel seçimleri, iktidar açısından, güven tazeleme anlamını taşıdığı için de yereli aşan bir önem taşımakta. Aynı şey muhalefet partileri için de geçerli. Onlar da, bütün koşullar kendi lehlerine olmasına karşın, oylarında gelecek seçimler için umut olacak bir artış sağlayamazlar, kritik bölgelerde belediye seçimlerini kazanacak politikalar üretemezlerse, seçmenin güvensizliğiyle karşı karşıya kalabilirler. Mart 2009 seçimleri arifesinde, Türkiye önümüzdeki günlerde daha da yoğunlaşacak bir ekonomik kriz ile karşı karşıya. Bush'un BOP'uyla ülkemizin başına sardığı derdin, Obama'nın Beyaz Saray'a gelişiyle kendiliğinden çözüleceğini sanmak yanlış; bölgenin yeni statüsü Ankara'yı büyük açmazlarla karşı karşıya bırakmıştır. Artık eski CİA yöneticilerinin de belirttiği gibi, Türkiye'nin başına dertler açan BOP karşısında, ulusal çıkarlarına yönelik politikalar uygulaması gerekiyor. Gelir dağılımındaki, zaten var olan adaletsizlik daha da artmış, işsizlik, özellikle genç işsizliği had safhaya varmış durumda ve krizin de etkisiyle daha da artacağı görülmekte. Kürt sorunu, hem etnik, hem sosyal, hem kültürel, hem siyasal yanları olan, terörü de içeren çok boyutlu, çok bilinmeyenli bir denklem olarak karşımızda durmakta. *** Bu durumda, karşı karşıya bulunduğumuz en büyük sorun, iktidarın çözüm oluşturacak politikalara sahip olmamasıdır. Herhalde BOP'un başımıza sardığı dertler, "BOP'un eşbaşkanı olduğunu" ilan eden Tayyip Erdoğan tarafından çözülecek değildir. Bölgede ABD çıkarlarına değil, Türkiye'nin çıkarlarına yanıt verecek ve komşularımızla dengeli ilişkiler oluşturacak politikaları uygulayacak olan, ABD tarafından ayağının altına kırmızı halı serilerek iktidara getirilmiş Tayyip Erdoğan değildir. Ekonomik kriz karşısında vartanın daha hafif atlatılmasını sağlayacak önlemleri alacak olan, kriz bize teğet geçer diyen Erdoğan olmasa gerek. İşsizliğin boyutlarını devri iktidarında arttırmış olan Erdoğan'ın istihdam sorununu çözmesini bekleyemezsiniz. Altı yılı aşkın iktidarı sırasında, kendisinin ve çevresinin gelirini artırmaya öncelik vermiş olan Erdoğan'dan, hiç umursamadığı gelir dağılımı bozukluğunu düzeltmesini beklemek safdilliğin de ötesinde bir tavır olur. Kürt sorunu karşısında, utangaç çıkışlarından bile sonradan çekinip, çark eden Erdoğan'dan çözüm beklemek abestir. Bütün bu gözlemler, yukarıda sorunların çözümü için politika üretecek olan bir muhalefetin, seçimlere büyük ölçüde şanslı gireceğini göstermektedir. *** Tarihi boyunca pek az seçim kazanmış olan CHP'nin bu yapısının nedenlerini irdelediğimizde görürüz ki, bu parti yalnızca objektif koşulların elverişli olduğu dönemlerde politika ürettiği zaman seçimlerde şans sahibi olmuştur. İnönü önderliğindeki CHP'nin 1957 seçimlerinde sağladığı oy artışı, böyle aktif ve çözüm öneren politikaların sonucudur. Büyük seçim başarılarına imza atmış olan Bülent Ecevit, dine saygılı laiklik gibi, ne kuş ne deve sloganı ya da Fethullahçı tavrı ile değil, sorunlara çözüm öneren politikaları ve aktif örgüt çalışmasıyla doruğa ulaşıp Karaoğlan olmuştu. Laiklik ile oynadığı, Fethullah Hoca ile flört ettiği dönemlerde de artık Karaoğlan diye anılmıyordu. Bütün bu gerçekler karşısında, CHP'nin Genel Başkanı Deniz Baykal içinde bulunduğu konjonktürden haberi yokmuş, ayrıca geçmişteki olayları değerlendirme yetisi kısıtlıymış gibi bir görüntü veriyor. Gündem insanları büyüyen sorunlar karşısında çözüm öneren alternatifler bekleyen bir konuma iterken, Deniz Bey gündem değiştirerek, sorunları bir yana itip, laiklikle oynayıp, çarşaf şovlarıyla çarşafa dolanıyor. Doğrusu bu kadar büyük bir aymazlığa akıl erdirmek güçtür. Eğer çarşaf, bütün bu sorunların çözümü olmuş olsaydı, o zaman insanların herhangi bir beklentisi olmaz, kimse çarşafın asli adresi dışında çözüm aramaya kalkmazdı. Şimdiye kadar, yalnızca laikliğe odaklı muhalefetle yetinme yetersizliğini gösteren Baykal, şimdi de laiklikten yan çizip, öbür konuları yine ıskalayan bir politika güderek yanlış siyaseti başka bir rota üzerinden sürdürüyor. asirmen@cumhuriyet.com.tr
|
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.