T a r a f s ı z D e ğ i l i z

[Saadet! Şimdi] ... YAHUDİ HIRSI VE AZGINLIĞI

YAHUDİ HIRSI VE AZGINLIĞI

 

Dinimiz, belirli bir ırkı üstün görmeyi ve öne çıkarmayı ya da belirli bir ırkı hor görmeyi ve aşağılamayı yasakladığı gibi, şahısları da yüceltmeyi ya da hor görmeyi yasaklamıştır. Bizim inancımıza göre herkes "bir tarağın dişleri" gibi aynı hizadadır. Yaratılış bakımından hiçbir insan, diğer bir insandan ne üstedir, ne alttadır Üstünlük ancak takvadadır. Tek başına fertler bakımından geçerli olan bu kural topluluklar ve milletler içinde de geçerlidir. Yaratılış bakımından hiçbir millet, diğer milletten ne üstedir, ne alttadır. Bu husus Kur'an-ı Kerim'de, Hucurat Sûresi 13. ayette; "Ey insanlar! Doğrusu biz sizi bir erkekle bir dişiden yarattık ve birbirinizle tanışmanız için sizi milletlere ve kabilelere ayırdık. Muhakkak ki Allah yanında en değerli ve en üstün olanınız, takva bakımından en üstün olanınız (Allah'tan en çok korkanınız)dır. Şüphesiz Allah bilendir, her şeyden haberi olandır" şeklinde açıklanmaktadır. Sevgili Peygamberimiz Veda Hutbesinde; "Acem'in Arap'a, Arap'ın Acem'e bir üstünlüğü yoktur. Allah katında üstünlük, ancak takvadadır" diyerek, bu kuralın altını en geniş ve kesin bir şekilde bir kez daha çizmiştir.

 

Öyleyse, ferdi planda düşündüğümüzde, üstünlük kişinin ne boyunda ne de soyundadır. Ancak güzel huyunda ve ahlakındadır. Milletler olarak düşündüğümüzde ise, hiçbir milletin, ırk ya da köken bakımından birbirine karşı bir üstünlüğü olamaz.  Zaten, takva sözü de milletler için değil, ancak şahıslar için cari olan bir sözdür. Şu millet ne takvaymış, ya da şu kabile de ne takvaymış demek, elbette mümkün değildir. Çünkü bir milletin içinde iyi insanlar da bulunabilir, kötü insanlar da.

 

Buna rağmen, bir bütün olarak milletlerin, toplulukların ya da fert olarak insanların belli başlı hususiyetleri ve başkaları nezdinde öne çıkan karakterleri olabilir. Mesela, diğer Milletlerin nazarında, İskoç'lar cimrilikleriyle, Türkler misafirperverlikleriyle temayüz etmişler ve tanınmışlardır. Yahudiler ise bencillikleriyle, hırslarıyla ve maddiyata çok önem vermeleriyle bilinirler. Zaten bu husus, Kuran-ı Kerimde "Sen Yahudîleri, hayata karşı insanların en hırslısı olarak bulursun" şeklinde beyan edilmektedir. (Bakara Sûresi: 96.)  

Yüce Kitabımız Kur'an-ı Kerim'de Yahudilerin özelliklerini anlatan başka ayetler de var. İşte Maide Sûresi 62. ayet: "Onların çoğunun günaha, zulme ve haram yemeye koşuştuklarını görürsün. Ne kötü bir şeydir o yaptıkları." İşte Maide Sûresi 64. ayet:"Onlar yeryüzünde hep bozgunculuğa koşarlar. Allah ise bozguncuları sevmez." İşte İsra Sûresi 4. ayet: "İsrâiloğullarına Tevrat'ta şöyle bildirdik: "Siz yeryüzünde iki kere fesad çıkaracaksınız." İşte Bakara Sûresi 60. ayet:"Bozgunculuk yaparak yeryüzünü fesada vermeyin"

Üstadımız Bediüzzaman Hazretleri Kur'an-ı Kerimdeki Yahudîlere müteveccih yukarıdaki ayetler, bu milletin hayat-ı içtimâiye-i insaniyede dolap hilesiyle çevirdikleri şu iki müthiş düstur-u umumiyi tazammun eder ki: Hayat-ı içtimâiye-i beşeriyeyi sarsan ve sa'y ü ameli, sermâye ile mübâreze ettirip, fukarâyı zenginlerle çarpıştıran muzaaf ribâ yapıp bankaları tesise sebebiyet veren ve hile ve hud'a ile cem-i mâl eden o millet olduğu gibi, mahrum kaldıkları ve dâimâ zulmünü gördükleri hükümetlerden ve gâliplerden intikamlarını almak için her çeşit fesad komitelerine karışan ve her nevi ihtilâle parmak karıştıran yine o millet olduğunu ifade ediyor.

Evet, Yahudi Milleti faizciliği, fesatçılığı, bağlı oldukları Devlete karşı isyankârlığı, her çeşit hile ve hud'a çevirmeyi, Dünya menfaatleri için her türlü yola başvurmayı ve bencilliği kendilerine ilke edinen ve nizamı, intizamı bozan bir Millet olarak temayüz etmektedir. Tüm Dünyada böyle bilinmektedir. Evet, sözün açıkçası Yahudiler hırs ve azgınlıklarıyla  malum bir Millettir Yahudiler. Var mı aksini iddia eden?

 

Büyük Şair Necip Fazıl KISAKÜREK'in; "Yahudiler mi dediniz? Onlar, yumurtalarını pişirmek için, Dünyayı ateşe vermekten çekinmezler" sözü bir hakikati ifade etmektedir elbet.

 

Bu yazıda, Yahudilerin hırsı ve azgınlığı konusunda uzun uzun örnekler vermeye lüzum yok. Faiz illetini Milletlerin başına bela eden Yahudilerdir. Dünya tarihinde görülen birçok kargaşa ve ihtilalin müsebbibi Yahudilerdir. Masonluk Örgütü vasıtasıyla el altından, yeraltından Hükümetlere tesir ederek kendi borularını öttürenler Yahudilerdir. Kendilerine kucak açanları arkadan vuran ve iyilik bilmeyen Millet Yahudilerdir.

 

Gelin size son hususa misal olarak kendi yakın tarihimizden bir örnek vererek yazımızı sonlandıralım.

Ülkemizdeki okul kitaplarında öğretilmese de, şu gerçek gözden kaçırılsa da, Yahudiler, Çanakkale Savaşlarında Siyon Katır Birliği kurarak İngilizlerin yanında savaşa girmişlerdir. Yahudilerin İngilizlerin yanında Savaş'a girmeleri, elbette İngilizlerin kara gözlerini sevdiklerinden değil. İleride kurmak istedikleri İsrail Devleti için hazırlık kabilinden ve İngilizlere yaranmak için bu yolu denemişlerdir. Zaten bu husus, Bu Katır Birliğini oluşturan Odessa'lı Siyonist Ze'ev Jabotinsky tarafından açıkça ifade edilmiştir. Jabotinsky, 1908 yılında İttihat Terakki Dönemiyle birlikte  İstanbul'a gelmiş ve geniş bir çevre oluşturmuştur. Theodor Herzl'in 1904 yılında ölümünden sonra Siyonizm Fikrinin en birinci takipçisi işte bu adamdır. Jabotinsky denen bu adam, Yahudilerden oluşturduğu Siyon Katır Birliği ile İngilizlerin yanında savaşı girmiştir ve Çanakkale Savaşı'nda İngilizlere maddi ve manevi destek sağlamıştır. Böylece, 1492 yılındaki İspanyol Zulmünden Osmanlı'ya sığınan Yahudiler, karaktersizliklerini bir kez daha gün yüzüne çıkarmışlar, Osmanlı'yı arkadan vurmuşlardır.

Netice olarak Yahudiler, kuşku götürmez bir gerçek olarak, hırslıdır, azgındır, menfaatperesttir, bencildir, nankördür. Bu gerçeğe ilişkin olarak Kur'an-ı Kerim'de açık hükümler bulunduğu gibi, tarihten günümüze kadar devam eden olaylarla da bu gerçek kendisini göstermektedir.

Azgın Siyonist Yahudilerin çoluk çocuk, yaşlı genç dinlemeden Filsitin'de yıllardan beri gerçekleştirdikleri ve günümüzde de artarak sürdürdükleri katliam işte bu gerçeğin çok açık ve son tezahürüdür.

 

 

                                                                     Mustafa Taha BAŞKURT 



--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı "Saadet! Şimdi" grubuna üye olduğunuz için aldınız...

Bu gruba posta göndermek için : saadet_simdi@googlegroups.com
adresine mail atabilirsiniz...

Daha fazla seçenek için,

http://www.saadetsimdi.com

web adresimizi ziyaret edebilirsiniz...
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.