T a r a f s ı z D e ğ i l i z

(anadoluhaber) Bir Basbakan'a Allah'in verdigi sorumluluk

Allah insani yaratirken nefs'ini ve rizkinida beraber yaratir ve kullarindan birbirlerinin hakkina ve hukukuna saygili olmasini ister Kuran vasitasiyla.Nasil her insan ve hatta her bir hucre ayni insanda dahi ayni degilse insan nefsi de oyledir.Bazi insanlar inandiklari seyler icin,hak yolunda olduklarina inandiklari seyler icin maddi miktari ne olursa olsun donup bakmaz iken bazi insanlar da en kucuk bir miktar karsiligi vatanini bile satabilmektedir.
Demekki her insan icin nefs'in bir fiati vardir.Kimi insan nefs'ini kucucuk bir miktara satarken kimisi canini veriyor ama Allah korkusuyla haram olduguna inandigi bir sey'e dokunmuyor.
Bu dunyada herkesin bir kaderi var.Her ne kadar ugrasirsak ugrasalim istedigimiz bazi seylerin olmasi yine de bizim elimizde degil.Buna kadere iman diyelim mi?
Her birimizin sorumluluklari ve bu sorumluluklarin sinirlari belirli.Bir aile sahibi oldugumuz icin evlatlarimizin yetisene kadar ve onlari hayata hazirlayana kadar butun sorumluluklari bize ait.Fakat Allah'in Basbakanlik makamina getirerek sereflendirdigi ve kimseye nasip  olmayan bu mekanin getirdigi sorumluluk essiz ve bucaksiz.
Her ne kadar biz ailemizin ve gozumuzun gordugu komsularimizin hakkindan ve hukukundan sorumluysak bir Basbakan Edirne'den Kars'a kadar butun insanlarin sevabindan ve gunahindan sorumludur.Turkiye'nin en uc noktasinda kar'da ve kis'ta yasamaya calisan evsiz ve kimsesiz bir fakirin hakki ve hukuku bir gun gelir Allah katinda sizden sorulur.Hem de hic din,dil,irk ayririmi yapmaksizin.
Bu yuzdendirki Allah'in bahsettigi Basbakanlik makamida gelip gecicidir ve bir sinav yeridir.Allah'in Basbakanimiz icin uygun gordugu sinav yerinin adidir o mekan!
Gozlerimizle gorebildigimiz ve bilincinde oldugumuz herseyden sorumluyuz.Ama yanilarak yaptiklarimizdan ASLA!
Uzulerek bir arkadasin gonderdigi maili ilave ediyorum.
 
Yasasin Cumhuriyet ve Turkiye

GEÇMİŞTEN BİR CİNAYET VAKASI
(BAŞKA ALTERNATİFİ YOK DİYEN  UNUTKANLARA!!!) 

Ünlü zatın oğlu kırmızı ışıkta

durmadan geçiyor, peşine takılan ekipten kurtulmak için hızlanırken

ilerde ünlü bir sanatçıya  çarpıyor...


Ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılan sanatçı 6 gün sonra 
ölüyor. Karakola götürülen delikanlıya polislerin ehliyet 
sormaması sanatçının eşinin dikkatini çekiyor.
Polislere  hatırlattığında: 
Siz  ukalalık etmeyin
biz ne yapacağımızı biliriz,
gibi bir cevap  alıyor.


Kazadan sonra belediye arazözleri kazanın 
olduğu mahalle gelip   caddeyi  baştan aşağı
yıkıyor ve 35 metrelik fren izini tamamen   siliyorlar.
Delikanlıya kazadan sonra, 
üç ay önce verilmiş gibi ehliyet & nbsp;  düzenleniyor. 
Sanatçının kocası hakime
çocuğun ehliyeti olmadığını

düzmece   ehliyet verildiğini söylediğinde adam
 
'ne siz koskoca belediye  başkanını   sahtecilikle mi suçluyorsunuz?',
 
diye azar işitiyor...
 
Olayı gören tanıkların hepsi tehdit edilip korkutuluyor. 

Sanatçının kocası aile meclisini topluyor. 
Bakıyorlar ki   polis,  adalet,  belediye 
hep birlikte olmuş üzerlerine geliyor.
Mecburen olayın  peşini  bırakıyorlar.  
Sonuçta mahkeme trafik canavarı 
genci 3 ay hapse   mahkum  ediyor. ..
O da 1998' in fiyatıyla 
540   BİN Lira cezaya çevriliyor.
Sen  sağ,  ben    selamet; 
güzide sanatçı 
Sevim Tanürek
 
gitti gider.

Bu olayı Sevim Ta nürek'i  n esi, 
Emin Çölaşan'a yukarıdaki   

satırlarla anlatmış Sözü geçen katil delikanlı
İstanbul'   un o   zamanki   
belediye başkanı

Recep Tayyip Erdoğan'ın oğlu...

(Hani şu gemiciği olan)

 ve son olarak: başbakan recep tayyip erdoğan'ın, ses 
sanatçısı sevim tanürek'e otomobiliyle çarparak ölümüne neden olan oğlu 
ahmet burak erdoğan için 'tamamen kusursuz' raporu vererek 
beraatini sağlayan adli tıp trafik ihtisas dairesi başkanı 
eyüp çakmak, türkiye denizcilik işletmeleri' ne
genel müdür yardımcısı olarak at andı.( 21.10.2004 )


 
Böyle bir baba tabii ki en az 3 çocuk ister. Yavrularını her türlü kaza, bela ve hatada n koruyabiliyor. 
Peki vatandaş çocuklarını onlardan ve onlar gibi .....lerden nasıl koruyacak

ASKERLİKTENDE KAÇTI .Rize Güneysu Askerlik şubesine kayıtlı Ahmet Burak ERDOĞAN, 2000 yılında
KASIMPAŞA DENİZ HASTANESİNDEN verilen rapor ile ÇÜRÜĞE ayrılıyor.
Rapora göre,
Ahmet BURAK ERDOĞAN'ın hastalığı TESTİS KANSERİ!...
Uzman hekimlerin verdiği bilgiye göre, testis kanseri TEDAVİ EDİLEBİLİR bir rahatsızlık. Burası çok önemli, çünkü
ÇÜRÜK RAPORU , asker adayı açısından ancak iş görme gücünün %60'ını yitirmesi durumunda veriliyor.
Tedavi edilebilir hastalıklardaysa durum farklı. Hastalığın tedav i edilmesinin ardından kişi, askere alınıyor.

Bu bilgilere ulaşan ve haftalık yayın yapan ULUSAL bir dergi, farklı k aynaklardanda bu bilgiler in doğru olduğunu
teyit ettikten sonra, yetinmeyip 2 Mayıs 2007 tarihinde Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN'A yolladığı yazılı soruya
herhangi bir cevap alamıyor. Daha sonra Başbakanlık Basın Müşaviri Sayın Akif BEKİ'ye telefon ile bu konu hakkında
bilgi istenildiğinde 'kişisel hayatı' ilgilendirdiği gerekçesi ile cevap verilemeyeceği söyleniyor...

Daha sonra askere testis kanseri olduğu için gitmeyen ve ÇÜRÜK RAPORU alan Ahmet Burak ERDOĞAN ne gariptir ki
bir yıl sonra 23.02.2001 tarihinde gönül rahatlığı ile evlenebiliyor...

Yani 2000 yılında Kasımpaşa Deniz Hastanesinde Sedyeye YAN GELİP YATARAK, babalar gibi ÇÜRÜK RAPORUNU almış.
Oysa hepimizde biliriz ki Türk Milleti askere gitmeyeni yarım adamdan sayar, çürük rapora ihtiyacı olan bile onuruna yedirip de
bu raporu almak istemez, sakat ise sakatlığını saklar.
Fakat gelin görün ki o yıllarda babası İstanbul Büyükşehir, Belediye başkanı olan Ahmet Burak ERDOĞAN yaş tlarından farklı
düşünmüş!...
Şu meşhur, her birisi 4-5 milyon dolar eden gemi sahibi Ahmet BURAK bundan 9 yıl öncede 1998 tarihinde İstanbul Şişlide de
bir çoğumuzun hatırlayacağı şarkıcı Sevim TANÜREK adlı bir bayana spor otomobili ile çarpmış ve onun ölümüne sebebiyet vermişti.
Bunun üzerine iki yıl sonra ÇÜRÜK RAPORU alacak Ahmet Burak o günlerde İngiltere de dil öğrenimi için yurtdışına gitmişti...

Acaba
Ahmet BURAK askere gitseydi ŞIRNAK da mayına basarak şehit olduğunda Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN şehitlere yakıştırdığı
'KELLE' tabirini oğlu içinde kullanabilirmiydi?!...

Yada Sayın Emine ERD OĞAN her şehit anası gibi, 'VATAN SAĞOLSUN'
diyebilirmiydi?!...

Bunların ne diyeceğini elbette ki bilemeyiz!...
Fakat bildiğimiz bir şey var ki, Sayın BAŞBAKAN çok
haklı.

'...Asker değil, fakat birileri ve özellikle de büyük oğlu Ahmet YAN GELİP YATMIŞ!...





Şimdi bu çürük çocuğun trilyonluk gemiciği var,ve evl i.......


 

Not: 

Bu maili  herkes görmeli bence.
Siz de bu maili tüm tanıdıklarınızı bilgilendirin.


DURMAK YOK YOLA DEVAM (!)  

 



--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
        Bu grubun  hiç bir siyasi oluşum ,parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş ,Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM  STANDIDIR.."
      Grupta yayınlanan  yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...

Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com

Bu gruba posta göndermek için , mail atın : anadoluhaber@googlegroups.com
 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.