AW: [anadoluhaber:36723] Alman genelkurmay başkanı, Türk genelkurmay başkanı - Abdulhamit Bilici (Zaman)

Selamlar,

Yine " sap' la - saman karistirilip " TSK' ya saldirmak icin bahane yaratma becerisi gösterilmis.. Helal olsun diyemiyecegim, zira sadece bu carpitmalar karsisinda " YUH OLSUN " demek geregi doguyor.

Genelkurmay Baskanini dinleyen her normal zeka düzeyindeki insanin anlamasi gereken gercek, TSK' ya belirli cevrelerin haksiz ve insafsizca " iftira " atarak, pisligi at, yapismazsa izi kalir ' taktigini uyguladiklari  ve TSK' ninda bundan rahatsiz oldugunu, bu tezgahin icerisindekilere, bir sekilde aciklamis olmasi anlasilmalidir. Dünyada kendi Ordusuna ve Vatanina böyle düsman olan baskaca güruh nerede vardir bilemiyorum..Bilenler bilgilendirirlerse, en azindan incelemek adina yararli olur...

Kalemsör, Yesiller Partisi esbaskani, Eski Avrupa Parlamentosu milletvekili ( MEP ) Cem ÖZDEMIR' den bahsediyor, bir anlamda dolgu malzemesi olarak..Siz Cem ÖZDEMIR'e, bugün TC de yasananlari canli olarak  özellikle TSK hakkinda yapilan bu iftira ve alcaklik dolu kampanyaya iliskin düsüncesini sorun.! Alacaginiz cevap, Hicbir Demokratik ülkede böylesine bir alcakligin yapilamayacagini, Demokrasilerde KURUM'larin asla yipratilmamasi gerektigini anlatacaktir size...Suc ve Ceza ' nin kisisel kavramlar oldugunu, suc islemis kisiler varsa dogrudan onlara yönelinmesi geregini anlatacaktir özetle..
örnegin: Devleti Dolandirmaktan sabikali eski bir AKEPE' li maliye bakani var diye, ayni ückagitlara ortak olmus, ihaleye fesat karistirmis, yargidan Kacan bir Basbakan var diye,
Devleti ve halki elbirligiyle aldattigi, Alman makamlari tarafindan belirlenen siyasetcilerimiz ve onlari masa'si Deniz Fenerimiz var diye, hic kimse Bu parlamento'ya böylesine adi ve ahlakdisi iftiralarla saldirmiyor, saldirmamalidirda.
Ancak TSK' ya karsi girisilen bu alcakca saldiri ve yipratma harekatina isbirligi veren insan görüntüsündeki canlilarinda bunu yapmamasi gerekiyor tabii. Ama sadece görüntüde insan olunca, kalemlerini Hangi Emperyal ülkelere ve örgütlere kiraladiklari, delige süpürülmemek adina nasil, bütün kutsal degerleri ayaklar altina alabildiklerini anlayabiliyorsunuz...

Alman Genelkurmay Baskani örnegi sn Kalemsörümüz tarafindan KIRPILARAK aktarilmis, olayin esas canalici noktalari atlanmis, ama yazanin zihniyetini bilirseniz, nicin böyle yaptgini daha kolay anlayabilirsiniz...  Olayin dogrusu, Afganistan'da, Almanlarin verdigi yanlis komut-istihbarat yada ates istegi ve bunun sonrasindaki gelismelerden, zamanin Basbakani ( Angela MERKEL ) ve Savunma Bakani tamamiyle haberdar olmuslardir.. Olay CDU' lu Bakan istifa ettigi halde kapanmamistir, Zira Genelkurmay baskani bu olayda sadece Siyasetcileri kamufle etmek amaciyla " ilahlara Kurban " edilmis, ancak gercek ortaya cikmaya baslayinca, isin siyasi sorumlulari, yavas yavas istifa etmeye koyulmuslardir. Islem henüz sona ermedi, kisacasi. Carpitmaci yazarimiz, bu gercekleri pasgecmis,! hatirlativerirsiniz.
Eger Almanya'da, Genelkurmay baskani ve Ordu hakkinda böyle yalan-yanlis ve iftira niteliginde bir haber ciksin, sorumlulari 24 saat gecmeden, mutlaka gereken yaptirimlarla karsilasir, yada kendilerini savci ve Hakim karsisinda bulurlar. O nedenledir ki, yazarin iki genelkurmay baskanini mukayeseye calismasi, epeyce " kel alaka "  sayilabilir.
Esasen, Türkiye'de, oturdugu makama yapismak, özellikle Siyaset ehlinin yaptigi bir islemdir. Bu Ülkenin bir numarali sorunu Siyaset ehli, iki numarali sorunu ise Bürokrasi'dir.( Eli silahli olanida- olmayanida dahildir)

Ben sahsen Anadolu Haber grubuna , inanclarina bagli-antiemperyalist ve gercek Vatansever bir durus sergileyen bir grup oldugu icin katilmistim..Son zamanlarda bazi Emperyal güclerin istekleri dogrultusunda calisan, en hafif deyimle onlarin ekmegine yag süren yaklasim sahibi kisilerin, mesaj ve iletileri, neredeyse günlük ögün halini aldi. Üzücü, ancak tarihin her döneminde kendi vatanina bilerek veya bilmeyerek ihanet etmis bir sürü insanin, yada insan görüntüsündeki kisilerin varligida bir realite.
Ne diyordu Ozanimiz,
Bir ülkeye Tefrika girmeden, Düsman giremez.
Yürekler toplu vurdukca, onu Top sindiremez.

Demokrasi, insanlarin özgürce " AKIL'larina " geleni söyledikleri bir rejimdir, " agiz'larina " geleni söyleyip, yazdiklari degil.

Esen kalin,



--- Tarık <tarik.b.ziyad@gmail.com> schrieb am Sa, 19.12.2009:

Von: Tarık <tarik.b.ziyad@gmail.com>
Betreff: [anadoluhaber:36711] Alman genelkurmay başkanı, Türk genelkurmay başkanı - Abdulhamit Bilici (Zaman)
An:
Datum: Samstag, 19. Dezember 2009, 12:18

Alman genelkurmay başkanı, Türk genelkurmay başkanı
 

Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un, kuvvet komutanlarını yanına alarak Oruçreis Fırkateyni'nden yaptığı sert açıklamalar, sivil-asker ilişkilerindeki çarpıklıkları bir daha su yüzüne çıkardı.
Genelkurmay Başkanı, yedi askerimizi kaybettiğimiz Reşadiye'deki hain saldırıyla ilgili eleştirel tavır alan aydınları ve medyayı açıkça suçladı. Reşadiye saldırısının 1990'lardaki açılımı sabote eden 33 erin katledilmesine benzetilmesi ve olayın içinde asker parmağı olduğu imaları Başbuğ'u kızdırmıştı.

Halbuki zihinleri kemiren şüphelerin dile getirilmesine üzülse de Org. Başbuğ'un kızmak yerine bu kuşkuları doğuran ortam üzerine kafa yorması daha iyi olurdu.

Şemdinli'deki Zirve Kitabevi'ne bomba atan asker kişiler suçüstü yakalanıyor, sivil mahkemede 39'ar yıla mahkûm edildikten sonra askerî mahkemede serbest kalıyorlarsa; Hrant Dink suikastından 'operasyon' diye bahseden, azınlıkların fişlenmesini ve öldürülmesini öngören, ilkokul çocuklarını müzedeki denizaltı ziyaretinde havaya uçurmayı tasarlayan Kafes Eylem Planı yargıya intikal etmişse;

AK Parti'yi bitirmeyi, masum öğrencilerin evlerine silah koyarak büyük bir toplum kesimini terörle ilişkilendirmeyi hedefleyen planlar Ergenekon sanıklarının ofislerinden çıkıyorsa; yer altından LAW'lar ve silahlar fışkırıyorsa, pimi çekilerek askerin eline verilen bombanın yol açtığı facia eğitim zayiatı olarak örtbas edilmeye çalışılıyorsa, insanların olan bitenden kuşkulanmasına ne kızmak ne de şaşmak gerekir.

Bütün bu olup bitenlerin, yedeği olmayan ve güvenliğimizin biricik garantörü ordumuzu yıpratmasından hepimiz rahatsızız. Ama bu yıpranmada en büyük payın, asker içinde hukuk devleti ve demokrasiyle bağdaşmayan yapılara ait olduğunu kabul edelim.

Yıpranmanın diğer nedeni ise bizde askerin çağdaş demokratik ülkelerdekine pek benzemeyen konumuyla ilgili. Herhalde hiç kimse, 1981'de Alman Yeşiller Partisi'nde siyasete giren, Avrupa Parlamentosu'nda görev yapan ve partisinde liderliğe yükselen Almanya doğumlu Özdemir'in Avrupalılığını, demokratlığını ve çağdaşlığını tartışamaz.

İşte bu Özdemir, kendisiyle bir sohbetimizde, Avrupa'da asker-sivil ilişkilerinin genel çerçevesini anlatmıştı. Demokratik normlara göre asker, siyasî konularda konuşmamalıydı; Genelkurmay Başkanı Savunma Bakanı'na bağlıydı. Birçok Avrupa ülkesinde vatandaşların Genelkurmay başkanının ismini dahi bilmediğini söyleyen Özdemir, kendisinin de Alman Genelkurmay Başkanı'nın adını bilmediğini söyledi. "Bunu mecazen mi söylüyorsunuz, yoksa gerçekten Alman Genelkurmay Başkanı'nın adını bilmiyor musunuz?" diye sorunca biraz şaşırdı ve gerçekten bilmediğini ifade etti.

O ülkede siyaset yapan bir ismin adını dahi bilmediği Genelkurmay Başkanı Wolfgang Schneiderhan, Afganistan'da sivillerin öldüğü operasyonla ilgili bir gizli raporun medyada yayımlanmasıyla kendi isteği üzerine görevden alındı. 2002'den beri bu görevde bulunan Genelkurmay Başkanı'nın suçu, 4 Eylül'de NATO tarafından düzenlenen ve çok sayıda sivilin hayatını kaybettiği hava saldırısının aydınlatılması sürecinde kamuoyundan bilgi saklamaktı.

İşte normal bir demokraside, bir skandal medyaya yansıyınca Genelkurmay Başkanı, skandalı ortaya çıkaranları veya olayı konuşanları hedef almak yerine, sorumluluğu üstlenip istifa ediyor. Böylece kurum olarak ordu yıpranmaktan kurtuluyor.

Ayrıca normal demokrasilerde Genelkurmay Başkanı'nın siyasi bir kişilik olan Savunma Bakanı'na bağlı olması da orduyu yıpranmaktan ve günlük polemiklerden koruyor. Nedense bizde, bu modelin askerin rolünü zayıflatacağı düşünülüyor. Halbuki bunun amacı, aslında orduyu korumak. Şayet ifade özgürlüğü varsa, askerin eylemleri de eleştirilecek. Silahlı bir güç olan ve toplumun tümüne karşı sorumlu olan askerin, bu eleştiren kesimlerle tartışmaya girmesi düşünülebilir mi? Genelkurmay Başkanı, bir partiyle, bir aydınla, bir gazeteciyle polemiğe girdiği rejime demokrasi denebilir mi?

Bugün tam bu çelişkiyi yaşıyoruz. Kopenhag Kriterleri'nin gereği olarak ifade özgürlüğü var. Her şey olanca şeffaflığıyla konuşuluyor. Ama asker henüz Kopenhag Kriterleri'ne göre olması gereken yerde değil. Peki çözüm ne? Ya eskiye dönüp ifade özgürlüğünden vazgeçeceğiz ya da askerin konumu da Kopenhag Kriterleri'ne uygun hale getirilecek.

--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...
 
Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com
 
Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin

__________________________________________________
Do You Yahoo!?
Sie sind Spam leid? Yahoo! Mail verfügt über einen herausragenden Schutz gegen Massenmails.
http://mail.yahoo.com

--
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum, parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır. Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş, Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.Ayrıca harici linklerden de Anadolu Haber Günlüğü Mesul değildir...
 
Grup Yöneticileri Mail Adresleri Aşağıdadır
kurtulusyolu99@gmail.com
bahadirserhad@gmail.com
forevermirza@gmail.com
 
Bu gruba posta göndermek için, mail atın: anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.