Vefatının 33. sene-i devriyesinde rahmet ile andığımız Cemil Meriç'ten alıntıladığımız aşağıda ki paragraf bugünlere uzanan süreçte nesillerin İslam'dan nasıl koparıldığına ve beyinlerin nasıl iğdiş edildiğini adeta ifşa etmekte...
"Avrupa Tanzimat’tan beri aynı emelin kovalayıcısıdır:
Türk aydınında mukaddesi öldürmek, mukaddesi yani İslâmiyet’i. Bu mukaddesin yerine kendi mukaddesini aşılayamazdı. Çünkü misyonerin hedefi, Devlet-i Âliye’yi Hıristiyanlığa kazanmak yani, Devlet-i Âliye ile bütünleşmek değil, ezeli düşmanını “etnik bir toz yığını haline getirmekti, istediği kalıba sokacağı şuursuz ve irâdesiz bir toz yığını.
Kaldı ki İslâm’a teklif edeceği bir mukaddesi de yoktu, Avrupa’nın. Tahrip ameliyesi hiç değilse aydınlar “kesimi”nde tam bir başarıya ulaştı. Batı’nın muharref Hristiyanlığa tevcih ettiği tenkitleri kendi dinimiz için de geçerli sandık. “Hür-endiş”likleriyle övünen nesiller türedi. “hür-endiş”ler ananeye düşmandılar, tek mabutları vardı: teceddüt; tek mabetleri: Avrupa. Celal Nuri, Abdullah Cevdet, Bahâ Tevfik ve Sebahattin Bey vs sözde bir isyandı bu….
Taassuba, istipdada karşı zekânın direnişiydi. İzmihlâlin mes’ûliyetini imana yükleyen bu zavallılar bir asır önceki Fransız intelijansiyasının kiliseye karşı savaşını tekrarlayan şuursuz birer aktördüler. Zehirli telkinleri mukavemet kalelerini yok etti.
İmansız ve idealsiz nesiller türettik. Pusuda bekleyen yabancı ideolojiler setleri yıkılan ırmaklar gibi yayıldılar ülkeye."
Cemil Meriç | Bu Ülke
"Avrupa Tanzimat’tan beri aynı emelin kovalayıcısıdır:
Türk aydınında mukaddesi öldürmek, mukaddesi yani İslâmiyet’i. Bu mukaddesin yerine kendi mukaddesini aşılayamazdı. Çünkü misyonerin hedefi, Devlet-i Âliye’yi Hıristiyanlığa kazanmak yani, Devlet-i Âliye ile bütünleşmek değil, ezeli düşmanını “etnik bir toz yığını haline getirmekti, istediği kalıba sokacağı şuursuz ve irâdesiz bir toz yığını.
Kaldı ki İslâm’a teklif edeceği bir mukaddesi de yoktu, Avrupa’nın. Tahrip ameliyesi hiç değilse aydınlar “kesimi”nde tam bir başarıya ulaştı. Batı’nın muharref Hristiyanlığa tevcih ettiği tenkitleri kendi dinimiz için de geçerli sandık. “Hür-endiş”likleriyle övünen nesiller türedi. “hür-endiş”ler ananeye düşmandılar, tek mabutları vardı: teceddüt; tek mabetleri: Avrupa. Celal Nuri, Abdullah Cevdet, Bahâ Tevfik ve Sebahattin Bey vs sözde bir isyandı bu….
Taassuba, istipdada karşı zekânın direnişiydi. İzmihlâlin mes’ûliyetini imana yükleyen bu zavallılar bir asır önceki Fransız intelijansiyasının kiliseye karşı savaşını tekrarlayan şuursuz birer aktördüler. Zehirli telkinleri mukavemet kalelerini yok etti.
İmansız ve idealsiz nesiller türettik. Pusuda bekleyen yabancı ideolojiler setleri yıkılan ırmaklar gibi yayıldılar ülkeye."
Cemil Meriç | Bu Ülke
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.