Şeytanların bile bağlandığı Ramazan ayında, kartelin kalemşörleri her zamanki gibi İslâm'a karşı azgınlıklarını artırdılar
Hemen her fırsatta ve özellikle Ramazan aylarında toplumun inanç değerlerine saldırmayı yayın politikası haline dönüştüren kartel medyası, sivil anayasa tartışmalarının sürdüğü bu günlerde yine namaz ve başörtüsü üzerinden saldırmaya başladı. Yeni anayasada başörtüsü yasağının kalkması halinde başörtülülerin açık bayanlara baskı yapacağını iddia eden kartel yazarları, başörtüsü yasağının devam etmesi gerektiğini savundu.BAŞÖRTÜSÜ SERBEST OLACAĞINA DARBE OLSA DAHA İYİHürriyet gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök, dünkü köşesinde yeni anayasada başörtüsü yasağının kaldırılmasına yönelik çalışmaları “Ufukta bir darbe mi var?” diye eleştirip darbe çığırtkanlığı yaparken, bir diğer Hürriyet yazarı Özdemir İnce ise, namaz düşmanlığı yaparak camilerde yer olmadığı için dışarıda namaz kılmak zorunda kalan Müslümanları hedef aldı. Türkiye’de kadınların geleceğinin somut bir tehlikede olduğunu iddia eden Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök, “Ramazan'da içkimize müdahale eden, otobüs yolcularını namaz molasına zorlayan, ilerde muhtemelen Anadolu kızlarını üniversiteye türbansız sokmayacak zorbalığa karşı ne yapacağız?” dedi. Özkök, işi daha da ileri götürerek, askerî darbeyi tercih ettiğini yazdı: “Size şunu söyleyeyim. O despotizm, çoğumuzu askerden çok korkutuyor. Hepimiz hissediyoruz ki, askerinkinde hapis var, ama ötekinde cinayet... Biri geliyor ve sonra kendi isteğiyle gidiyor. Öteki gelirse bir daha gitmeyecek.”NAMAZA VE NAMAZ KILANA KİN KUSTUÖzdemir İnce ise, gazetemizi hedef gösterip namaza olan düşmanlığı ile bilinen bir diğer Hürriyet yazarı Yalçın Doğan’ı desteklediğini ifade etti. Cuma namazlarında camide yer olmadığı için sokakta namaz kılmak zorunda kalan Müslümanlardan rahatsız olduğunu yazan İnce, “Laik bir ülkede herhangi bir dinin mensupları mabetleri dışındaki kamusal alanda tapınma gösterisi yaparak başkalarını baskı altında tutamaz, rahatsız edemez” dedi. “Devletin güvenlik kuvvetleri bu türden girişimleri kamu düzeni adına engellemek zorundadır” diyerek namaz kılan vatandaşları hedef gösteren İnce, şunları yazdı: “Laik bir ülkede 999 Müslüman 1 Hıristiyandan, 1 Museviden, 1 ateistten daha fazla değildir. Müslümanlar; 'Nüfusunun yüzde 99,99’u Müslüman olan Türkiye' önermesine dayanarak kamusal alanları ibadet yeri haline getiremezler... Müslümanlar sokakta namaz kılarken, Budistler aynı sokaktan dümbelek çalarak geçerlerse ne olacak? Beyoğlu’ndaki kiliselerden önde rahip ya da papaz, en önde haç, Katolik ve Ortodoksların şöyle bir dolaştıklarını düşünelim. Ortaköy ve Kuledibi sinagoglarını da unutmayalım.”AYŞE ARMAN DA YALAN YAZMIŞÖte yandan; Sabah gazetesi yazarı Emre Aköz, yine Hürriyet yazarı Ayşe Arman’ın görüştüğü sosyolog Şerif Mardin’in “Türkiye'de mahalle baskısı var... Bu baskı, AKP'yi etkiliyor, onu İslâmcı hale getiriyor” diye bir söz kullanmadığını yazdı. Aköz, söz konusu yazısında şunları kaydetti: “…" Şerif Mardin'in de dediği gibi Türkiye'de mahalle baskısı var... Bu baskı, AKP'yi etkiliyor, onu İslâmcı hale getiriyor" türü laflar tamamen uydurmadır. Çünkü Şerif Mardin böyle bir şey demiyor! Zaten Şerif Hoca'nın böyle bir 'saptaması' olsaydı... Tayyip Erdoğan'ı ve AKP'yi tarihsel bir boyuta oturtmak üzere yazdığı makalede bunu ortaya koyardı. 2005 yılı başında Doğu-Batı dergisinde yayınlanan "Operasyonel Kodlarda Süreklilik, Kırılma ve Yeniden İnşa: Dün ve Bugün Türk İslâmi İstisnacılığı" adlı makalesini okursanız, böyle bir şeyden söz etmediğini görürsünüz.”vakit
Hemen her fırsatta ve özellikle Ramazan aylarında toplumun inanç değerlerine saldırmayı yayın politikası haline dönüştüren kartel medyası, sivil anayasa tartışmalarının sürdüğü bu günlerde yine namaz ve başörtüsü üzerinden saldırmaya başladı. Yeni anayasada başörtüsü yasağının kalkması halinde başörtülülerin açık bayanlara baskı yapacağını iddia eden kartel yazarları, başörtüsü yasağının devam etmesi gerektiğini savundu.BAŞÖRTÜSÜ SERBEST OLACAĞINA DARBE OLSA DAHA İYİHürriyet gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök, dünkü köşesinde yeni anayasada başörtüsü yasağının kaldırılmasına yönelik çalışmaları “Ufukta bir darbe mi var?” diye eleştirip darbe çığırtkanlığı yaparken, bir diğer Hürriyet yazarı Özdemir İnce ise, namaz düşmanlığı yaparak camilerde yer olmadığı için dışarıda namaz kılmak zorunda kalan Müslümanları hedef aldı. Türkiye’de kadınların geleceğinin somut bir tehlikede olduğunu iddia eden Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök, “Ramazan'da içkimize müdahale eden, otobüs yolcularını namaz molasına zorlayan, ilerde muhtemelen Anadolu kızlarını üniversiteye türbansız sokmayacak zorbalığa karşı ne yapacağız?” dedi. Özkök, işi daha da ileri götürerek, askerî darbeyi tercih ettiğini yazdı: “Size şunu söyleyeyim. O despotizm, çoğumuzu askerden çok korkutuyor. Hepimiz hissediyoruz ki, askerinkinde hapis var, ama ötekinde cinayet... Biri geliyor ve sonra kendi isteğiyle gidiyor. Öteki gelirse bir daha gitmeyecek.”NAMAZA VE NAMAZ KILANA KİN KUSTUÖzdemir İnce ise, gazetemizi hedef gösterip namaza olan düşmanlığı ile bilinen bir diğer Hürriyet yazarı Yalçın Doğan’ı desteklediğini ifade etti. Cuma namazlarında camide yer olmadığı için sokakta namaz kılmak zorunda kalan Müslümanlardan rahatsız olduğunu yazan İnce, “Laik bir ülkede herhangi bir dinin mensupları mabetleri dışındaki kamusal alanda tapınma gösterisi yaparak başkalarını baskı altında tutamaz, rahatsız edemez” dedi. “Devletin güvenlik kuvvetleri bu türden girişimleri kamu düzeni adına engellemek zorundadır” diyerek namaz kılan vatandaşları hedef gösteren İnce, şunları yazdı: “Laik bir ülkede 999 Müslüman 1 Hıristiyandan, 1 Museviden, 1 ateistten daha fazla değildir. Müslümanlar; 'Nüfusunun yüzde 99,99’u Müslüman olan Türkiye' önermesine dayanarak kamusal alanları ibadet yeri haline getiremezler... Müslümanlar sokakta namaz kılarken, Budistler aynı sokaktan dümbelek çalarak geçerlerse ne olacak? Beyoğlu’ndaki kiliselerden önde rahip ya da papaz, en önde haç, Katolik ve Ortodoksların şöyle bir dolaştıklarını düşünelim. Ortaköy ve Kuledibi sinagoglarını da unutmayalım.”AYŞE ARMAN DA YALAN YAZMIŞÖte yandan; Sabah gazetesi yazarı Emre Aköz, yine Hürriyet yazarı Ayşe Arman’ın görüştüğü sosyolog Şerif Mardin’in “Türkiye'de mahalle baskısı var... Bu baskı, AKP'yi etkiliyor, onu İslâmcı hale getiriyor” diye bir söz kullanmadığını yazdı. Aköz, söz konusu yazısında şunları kaydetti: “…" Şerif Mardin'in de dediği gibi Türkiye'de mahalle baskısı var... Bu baskı, AKP'yi etkiliyor, onu İslâmcı hale getiriyor" türü laflar tamamen uydurmadır. Çünkü Şerif Mardin böyle bir şey demiyor! Zaten Şerif Hoca'nın böyle bir 'saptaması' olsaydı... Tayyip Erdoğan'ı ve AKP'yi tarihsel bir boyuta oturtmak üzere yazdığı makalede bunu ortaya koyardı. 2005 yılı başında Doğu-Batı dergisinde yayınlanan "Operasyonel Kodlarda Süreklilik, Kırılma ve Yeniden İnşa: Dün ve Bugün Türk İslâmi İstisnacılığı" adlı makalesini okursanız, böyle bir şeyden söz etmediğini görürsünüz.”vakit
Allah c.c Laneti Bu Mürtedlerin Üzerine Olsun
YanıtlaSil