Bir Aykırı Adam
resul davutoğlu Kalender adamdı.
Bürokrasiden gelmişti ama ona o kadar aykırıydı ki.
Elektriği milletin efendisi köylüler onunla tanıdı.
Tek araba vardı yurdumun caddelerinde ondan önce: Renault 12. Caddeler zenginliğini onunla kazandı. Bizi TRT'den o kurtardı. Renkli TV'leri ve çok renkli(!) kanalları onunla tanıdık. Cesur adamdı. Çok cesur. Kürt meselesinde federasyondan bahs edecek kadar, statükoyu görmeyecek ve "Allah'ın verdiği canı ondan başka alacak yoktur'u" kendisine suikast girişiminden hemen sonra dile getirecek kadar cesur ve inanmıştı. Türkiye ondan önce tam bir üçüncü dünya ülkesiydi. Hava griydi sanki bu güzel memlekette. Onunla değişti hayat, renkli kişiliği bize de ülkeye da yayıldı. Bizi de değiştirdi.
Bir farklı adam geldi bir gün ve onunla ülke kabuk değiştirdi. Başkaydı, "Anayasayı bir kez delmekle bir şey olmaz ve benim memurum işini bilir" diyecek kadar.
Onun suçu cesaretiydi. Kevgire dönmüş anayasanın ihlalini söylememeliydi. Memurlarının bir kısmını ihbar etmemeliydi. Hali görüyordu, ne yapılması gerektiğini fark ediyor ve gereğini ifa etmekten çekinmiyordu.
Belki bazı şeylere muhtaçtı ama artısı; bir ideali vardı. Talep edebiliyordu.
Rüzgârın esiri değildi, halefi gibi tüm mazisine ihanet etmezdi. Çok şey verdi bu ülkeye. Ömrü vefa etseydi daha da ondan çok şeyler alacaktık. Hayal makam Cumhurbaşkanlığından istifa ederek bir parti kurup başına geçecek, inandığı yolda mücadeleye devam edecekti. Peki hiç almadı mı memleketten. Almaz olur mu? Ama verdiği şüphesiz çok daha fazlaydı.
Ve basitlerin onu değerlendirdikleri bir kaç cümleden çok daha ilerdeydi. Keşke bir on yıl daha siyasette kalsaydı. Türkiye'nin hanesine böylece o yıllar kayıp olarak yazılmazdı. Çapsız politikacılar iktidar koltuğuna oturmaz, ülke hem ağır hasar görmez, hem de dengelerin ağır sallantısı daha da derinleşmez ve devam etmezdi. Bir kırılma yaşandı onun döneminde. Yanlış seyir darbe aldı. Dar alanda kısa paslaşmalar yapanların rahatları bozuldu. Bugün yaşanılanların sosyal ilerlemelerin ilk kıvılcımını o çaktı. Ezberi bozmaya başladı. Halk aleyhine oturmuş taşları sarstı. Elitizmde bir gedik açtı. Bir on yıl daha siyaset yapsaydı, bugün Türkiye bambaşka olurdu. Kürt meselesini farklı bir aşamada görüyor olacaktık. Bazı yazarların dedikleri gibi "Türkiye-Kuzey Irak Konfederasyonu" gerçekleşmeyebilirdi ama en azından Barzani'yle iyi olabilecek ilişkilerimiz böyle olmazdı.
Tesettür bu haliyle gündemimizi işgal etmezdi. Bugün yaşasaydı -müsteşarı Hasan Celal Güzel'in ifadesiyle- herhalde Ak Parti ve Erdoğan'ı desteklerdi. Demirel gibi bir ömrün mazisine ihanet edip CHP'nin "jakobence" fikirlerini savunmazdı.
Ülkesine hizmet etti, inançla, azim ve cesaretle.
Keşke daha uzun yaşasaydı. Allah rahmet eylesin.
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum ,parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır...Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR..
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.
-----------------------------------------------------------------
"ANADOLU HABER GÜNLÜĞÜ" grubu.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.