Gevher Nesibe Sifahanesi Orta cag, Garp Âlemi icin bir duraklama ve skolâstik devir, Sark Âlemi icin ise bir gelisme devridir. Islamiyet'i kabul eden Turk Kavimleri bu asirda Onasya denilen ve Misir'i da icine alan bolgelerde buyuk devletler kurmuslar ve yine bu devirde sîfaiye denen hastahaneleri insa ettirmislerdir. Denilebilir ki gercek manada tib ilminin temelleri, de atilmis; buyuk tabipler yetismis ve tib medreseleri yapilmistir. Selcuklu devrinde tibba buyuk ehemmiyet verilmis, karantina ve hifzisihha hizmetleri mukemmel bir sekilde yurutulmus, bircok hastahaneler kurulmus, tabipler yetistirilmistir. Bu devirde tedavide hastanin psikolojik yonune agirlik veriliyor, telkinden cok istifade ediliyordu. Cunku hekim-hasta munasebeti oldukca kuvvetliydi ve hastalar durust ve ahlâkli olan hekimlerine her yonuyle itimat ediyorlardi. Yapilan arastirmalara gore bu siralarda yetismis hekimlerin ustun bir kabiliyete haiz ve basarili ameliyatlar yaptiklarini ogreniyoruz. Zengin vakiflarla yurutulen bu hastahaneler birer sefkat semboluydu. Zulkadiroglu Hasan Bey cuzzamlilara Kayseri civarindaki Salkon mevkiinin yarisini vakfetmistir. Islam medeniyetinin yayildigi topraklar uzerinde binlerce hastahane gormek mumkundur. Bu hastahanelerde herkese esit muamele yapilir ve ucret alinmazdi. Kahire'de Kalavun hastanesinin acilis gunu (1284) Sultan Mansur soyle demistir: "Buradan hukumdar, hizmetci, asker, emir, buyuk, kucuk, kadin, erkek herkes esit olarak faydalanacaktir." 1396 yilinda Nigbolu savasinda esir dusen Shiltberger yazdigi hatiralarinda o zamanki hukumet merkezi olan Bursa'da 8 hastanenin bulundugunu ve bu hastanelerde hiristiyan, musevi, musluman gibi hic bir dinî ayirim yapilmadan hastalarin tedavi edildigini yazmaktadir. 1206 yilinda insa olunan Gevher Nesibe Sifahanesi devrinin muhim tip merkezlerindendir. Hastahane 32 metre eninde ve kirk metre boyunda buyuk bir eserdir. Bina, medrese ile birlikte altmis metre eninde ve kirk metre boyundadir. 3 buyuk salon, bir buyuk ve iki kucuk eyvan ve on uc odadan ibarettir. Bina tek kattir ve kesme taslardan yapilmistir. Bina bir tip medresesidir, hastahane ise bunun tatbikat merkezidir. Hastahanede dâhiliye mutehassislari, goz mutehassislari ve cerrahlarin calistigini hastahane ile ilgili kayitlardan ogreniyoruz. Kapi ustunun sekli buyuk olcude ari petegine benzemektedir. Buyuk kapiyi cevreleyen pervaz ile tac kemer arasinda cesitli nakislar ve guller vardir. Beyaz mermer uzerinde ise bir kitabe coze carpar. Bu kitabede soyle yazilidir: "Kilic Aslan'in oglu Keyhusrev'in saltanati zamaninda Kilic Aslan'in kizi Gevher Nesibe vasiyetnamesi hukmunce bu hastahane insa edilmistir." Tarih: Hicri 602 (1205-1706). Medar-i Iftiharimiz Gevher Nesibe sifahanesine karsilik, Bati dunyasinda mustakil hastahane binalari hacli savaslarini takiben kuruldu. O devrin en mukemmel hastahanesi sayilan Paris'teki Motel Dieu'nun durumu soyleydi: "Tugla dosemeli zeminde kat kat olmus samanlar... Hastalar, zemine sarpili busamanlara basarak, itise kakisa geziniyorlardi. Birinin ayaklari digerinin basina bitisik; cocuklarla ihtiyarlar yan yana... Belki inanilmaz ama gercek. Kadinlarla erkekler birbirlerine karismis vaziyette... Salgin hastaliklara yakalananlarla diger hafif bir hastaliktan muzdarip bulunanlar bir arada. Dogum sancisi ceken bir kadin, gogus gogse sikismis vaziyette inliyor; bir sut cocugu ihtilac icinde donuyor, tifustu bir hasta ates icinde tutusuyor, bir veremli oksuruyor, bir cilt hastasi son derece kasinan cildini ofkeli tirnaklariyla kopariyordu. Hastalarin en zaruri ihtiyac maddeleri noksandi. Son derece sefalet icinde yasayan insanlara has yiyecekler, kifayetsiz miktarda verilmekteydi. Bazen sehrin hayirsever hemserileri, onlara bol yiyecek getiriyorlardi. Bu maksatla gece gunduz acik bulunan hastanenin kapilarindan herkes iceri girebilmekte, istedigini getirebilmekteydi. Bir gun acliktan yari olmus bir duruma dusen hastalar, ertesi gunu olcusuz derecede sarap icmekte ve siddetli mide yorgunlugu neticesinde bazilari Olmekteydiler. Butun binada igrenc hasereler kaynasmaktaydilar. Hasta koguslari o kadar mulevvesti ki, hemsire ve hastabakicilar ancak agizlarinda sirkeli sunger ile iclerine girmege cesaret edebilmekteydiler. Cesetler uzaklastirilmadan once, umumiyetle yirmi dort saat veya daha fazla bir zaman olum doseginde bekletiliyor, bu muddet zarfinda mutebaki hastalar, cehennem? Atmosferin icinde hemen koku nesrine baslayan ve etrafinda yesil at sineklerinin ucustuklari yatagi, Olunun katilasan vucuda ile birlikte paylasiyorlardi." Bu ifadelerden sonra ecdadimizi daha cok seviyor, dunya tibbina yaptiklari hizmetten dolayi onlara tesekkurlerimizi ifade ediyoruz. Nitekim Gevher Nesibe Sultan'in sifahanesi 1969 senesinde Gevher Nesibe Tip Fakultesi ismini aldi. Acilis konusmasinda Gevher Nesibe Sultan'a ithaf edilen misralar soyleydi: "Kurdugu sifaiye yeniden canlaniyor. Ilmin koklu yuvasi burada sahlaniyor Aradan yediyuz altmis uc yil gecti Hacet tepemiz seni bugun bas taci secti."
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum ,parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır...Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR..
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.
-----------------------------------------------------------------
"ANADOLU HABER GÜNLÜĞÜ" grubu.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.