Bu gece İslam alemi için en kutsal gecelerden biri olan Miraç Gecesi. Peki Miraç nedir?
İsra Miraç Miraç hadisesi nübüvvetin onikinci yılında, Peygamberimiz Aleyhisselemın Medine’ye hicretinden bir yıl önce Recep ayının 27. gecesinde vuku bulmuştur.İsra; gece yürümek, yola gitmek, gece yolculuğu etmek, ettirilmek demektir. Özel Manasıyla Peygamber efendimizin bir gece vakti yatsı namazından sonra Mekke’den alınıp önce Tur-u Sina’da namaz kılması, sonra Mescid-i Aksa’ya gitmesidir.
Miraç da yükseğe çıkış aracı demektir. Özel manasıyla Peygamber Efendimizin Mescid-i Aksa’dan Cenabı Hakkın Yanına Çıkmasıdır.
Miraç Hadisesi Kuran’ı Kerimde Necm Suresi 1-18. ayetlerinde geçmektedir.
İsra hadisesi de İsra Suresinde anlatılmaktadır.
MİRAÇ KANDİLİ
Feyiz ve bereketin coştuğu mübarek gecelerimizden biri de Miraç Gecesidir. Miraç bir yükseliştir, bütün süfli duygulardan, beşeri hislerden ter temiz bir kulluğa, en yüce mertebeye terakki ediştir. Resulullahın (a.s.m.) şahsında insanlığın önüne açılmış sınırsız bir terakki ufkudur.Bu ulvi seyahat, mucizelerin en büyüğüdür. Miraç mucizesi Kur’ân-ı Kerimde âyetlerle anlatılmış ve varlığı inkâr edilemeyecek bir şekilde ortaya konmuştur. Bu îlâhî yolculuğun ilk merhalesi olan Mescid-i Aksâya kadarki safha Kur’ân’da şöyle anlatılır:
“Âyetlerimizden bir kısmını ona göstermek için kulunu bir gece Mescid-i Haram’dan alıp çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksâ’ya seyahat ettiren Allah, her türlü noksandan münezzehtir. Şüphesiz ki O her şeyi hakkıyla işiten, herşeyi hakkıyla görendir.” (İsra Suresi, 1)
Miraçın ikinci merhalesi de Mescid-i Aksâdan başlayarak semânın bütün tabakalarından geçip tâ İlâhi huzura varmasıdır. Bu safha da Necm Sûresinde şöyle’ anlatılır:
“O ufkun en yukarısında idi. Sonra indi ve yaklaştı. Nihayet kendisine iki yay kadar, hatta daha da yakın oldu. Sonra da vahyolunacak şeyi Allah kuluna vahyetti. O’nun gördüğünü kalbi yalanlamadı. Şimdi O’nun gördüğü hakkında onunla mücadele mi edeceksiniz? And olsun ki onu bir kere daha hakiki suretinde gördü. Sidre-i Müntehâda gördü. Ki, onun yanında Me’vâ Cenneti vardır. O zaman Sidre’yi Allah’ın nuru kaplamıştı. Gözü ne şaştı, ne de başka bir şeye baktı. And olsun ki Rabbinin âyetlerinden en büyüklerini gördü.” (Necm Suresi, 7-18.)
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.