Türkiyede siyaset ve CHPnin etkileri.

Ara sıra siyasi görüş teatisinde bulunduğumuz bir arkadaşın son yazışmamıza verdiği tepki üzerine yazdığım bu yazının anlaşılmasında evveliyatını aktarmadığım için zorluklar çekilebilir. Ancak o yazışmalarıda aktarırsam bu seferde zaten uzun olduğundan okunmasında zorluklar olan yazılarmın tamamen uzaması sakıncası yüzünden öncesini arifane zekaları ile yazının içinden anlayacakları umudu ile bu şekli ile gönderiyorum.Sayın xxxAynı manzaraya iki ayrı noktadan bakanların, baktıkları noktalar sabit kaldıkça hiç bir konuda anlaşmaları mümkün değildir. Bu yüzden ben elimden geldiğince başkalarının haletiruhiyesi ile de empati kurarak bazen özdeşleşerek onların baktıkları noktalardan da bakmaya çalışıyorum.Maalesef CHP yi başını kuma sokmuş ve dünyadan habersiz kalmanın, güvenlik için yeterli olduğu düşüncelerine dalarak, korkularından kurtulabileceğini ve korktuklarından da saklandığını zanneden bir deve kuşuna benzetiyorum. İman küfür dengesi içindeki insanlık dengelerinde, benimsediği kısmen pagan putperestlik denilebilse de(Çünkü paganist tarafını daha ziyade karşıtlarına silah olarak kullandığını düşünüyorum) aslında mensubu olduğu materyalist düşüncesinin hayal gücünü imha etmesi sonucu, başkalarını da kendisi gibi yapma veya sanmasının yanılgısı içinde olduğunu düşünüyorum.Bu sanrı yada inadı ile karşıtlarını cinnet getirtecek kadar zorladığını bu yüzdende dünya çapındaki yandaşlarını dahi, akıl sağlığı yerinde olmayan bu görüntüsünden dolayı kendisinden uzaklaştırdığını düşünüyorum.Milletimiz için korkuyu yönlendirme aracı olarak kullandığı ve korku üreten mekanizmalarında açığa çıkması ile % 33 ler deki oyunu % 20 lere düşürdüğünü ve bunu Kanadoğlunun dediği % 97 ile de gelseler sözünün tersinden yorumunda % 3 e kadar düşeceğinin kendilerinin de farkında olduğunu düşünüyorum.Asla uzlaşma ihtiyacı duymayan bir hâkim gücün mirasçıları olarak değişen dünyanın da farkında olmadıkları için artık ne ülkemizin nede hür dünyanın kendilerine ihtiyacı olmadığı gibi onları sırtlarında taşıyanları da aşırı yorduğunu düşünüyorum. (Bölgemizi yakmak isteyen tarafın onlara hala ihtiyaç duymaları durumu değiştirmiyor) Kısaca CHP bana göre artık bunamış aklı hiç bir şeye ermeyen huysuz ve bunak bir ihtiyar olarak bir an önce ölmesi için dua edilen fitneci kocakarılara benziyor diye düşünüyorum.Bu yüzden artık ondan söz etmenin, söz edenleri de basite düşüreceğini de düşünüyor bu yüzden bu konuda yazışmaları da boş meşgale olarak görüyorum.Benim yazım tekniğim konusundaki eleştirilerinizi gayet haklı buluyorum.Ömrünce yazı yazmaya üşenmiş bir kişi olarak 65 yaşında emekli olduktan sonra yazı yazmaya başlayan bir kişi olduğum için bu yaştan sonra iyi bir yazar olma çalışması gücümü de, kapasitemi de yaşlanmakta olan kabiliyetlerimi de aşıyor gibi geliyor ve işi oluruna bırakıyorum. Kendimi bir yazar olarak değil bir düşünür olarak tanımlamayı tercih ediyorum. Güncel gelişmeleri de takip ediyorum ama bildiğiniz gibi günümüzde olayların arkasından ne kadar koşsak da yetişemiyor ve pek çoğunu koşarken fark bile edemiyoruz.Olaylar çok hızlı akmaktadır. Başkalarına huzuru ve güveni haram etmesine rağmen, dünyanın en huzurlu ve sakin partisi de CHP olsa gerek ki bu olayların akışı onları sinemada film seyreder gibi 1930 lardaki oturdukları koltuktan sakince patlamış mısırlarını yiyerek filmi seyir eden akşam çoluk çocuk sinemaya gelmiş bürokrat ailelerine benzetiyorum. Bu yüzden her şeyi sadece bir filmdeki kadar heyecanlanarak seyir ediyor ve çıkan ve çıkacak yangınları filmin görüntüleri sanıyorlar gibi geliyor bana.Çin deki olimpiyatlara katılanların arasında Türkiye'nin durumunu diğer İslam ülkeleri ile kıyaslayarak gurur verici buluyorsunuz. Ben sonuca bakarak fikrimi söylerim. Çin alfabesi sayesinde dördüncü sıradaki yerimize bakarak değil. Birde İslam ülkeleri ile kıyaslayarak gurur duyamıyorum. Bu kıyas bana, başın ayaklar ile kıyaslanması gibi ya da Sultanın ahali ile kıyaslanması kadar ters geliyor bana. Daha dün önümüzde diz çöken eski batılı tabalarımız ile bile kıyaslanmak dan utanıyorum. Ben kendimizi ancak güvenlik konseyi üyeleri ile kıyaslayıp durumumuza üzülüyorum. Düne kadar geri kalmış bir ülke olan Çin'in yaptığı gösteriyi takdir ediyorum ama içimde şimdiye kadar hiç duymadığım bir korku ile izliyorum. O teknolojide hiç bir payı olmayan bizleri CHP nin nasılda tarih de tir, tir titrettiğimizi düşündüğümüz Çin karşısında bile artık büyük bir tehlike ile karşı karşıya bıraktığını ve başkalarına muhtaç olmadan bırakın diğer Türkleri kendimizi bile savunamayacağımız için neden Afganistan'daki kardeşlerimize karşı ABD ye koltuk değneği olmaya mahkum olduğumuzu görüyorum.Değerli arkadaş işte itiraf ediyorum. Ülkem ve milletim için ilk defa bu olimpiyatları izlerken dehşetli bir korkuya kapılıyor Asya'daki Allah ilde bağını koparmış kardeşlerimizi daha açılıştaki davulcuların bile nasılda endişelendirdiğini görüyorum.Ben öyle kuru öğünmelerin bir işe yaramaz maganda tipli kişilerinden biri değilim. Türkiye de CHP varken bunca tehdide karşı hiç bir yeni silah geliştirmenin mümkün olamayacağını geliştirilenlerinde CHP ye rağmen geliştirildiğini bilip dururken ve aslında saniyelerimizi bile icatlar keşifler alanına yöneltmemiz gerektiğini düşünüyor bunun bu bürokrasi ile hızlandırılmasının çok zor olduğunu müşahede ediyorum.Buradan bana sakın ama AKP demeyiniz. Adı ne olursa olsun tüm partiler devleti ele geçirmiş şizofren ve hantal CHP bürokratik devletinin kölesi ve mahkumudur lar. Güçlü hükümetler arkalarındaki halk desteği oranında güçlüdürler. Hükümetler CHP bürokrasisinin hödüklüklerine değil halkının problemlerini çözerek rahatlatmaya yönelerek bu güçlerini artırırlar. CHP bürokrasisinin son kapatma davası ile Türkiyeyi geri bırakma ve yok oluşa sürükleme bahasına uyduruktan gerekçeler ile açtığı kapatma davasında ne vatanı nede milleti zerre kadar düşünmediği sadece kendi yararlarına kullandıkları sistemi korumak için ülkeyi Ruanda'daki gibi kanlı bir iç savaşa sürüklemekten de çekinmeyecekleri ortaya çıkarken bu iç savaşı körüklemek de kullanıldığı anlaşılan Ergenekon davasında Avukatlığa soyunmaları da bu partinin gerçek yüzünü açıkça görmemizi sağlamıştır.Diye de düşünüyorum. Bu yüzden partilerden hiç birisi CHP nin yörüngesinde dönmekten kaçmak ve kendi başına dönecek bir yörünge bulmak imkanına sahip değiller eğer böyle bir yörünge arayışına girenler olursa beyinleri CHP ideolojisi ile sabitlenmiş, AYM, Ordu,Tusiad ,Mason locaları, Maliye, Mülkiye ve hukuk bürokrasi, medya vs. tarafından derhal durdurulup ya CHP yörüngesindeki eski yerine oturtulur yada kapatılırlar.CHP Sanki dünya egemenlerinin Türk milletinin ayağına bağladığı taşıyamayacağı kadar ağır bir pranga gibi durdukça hali pür melalimizin fazla bir değişiklik göstermeyeceğini düşünüyorum.İlk iş fikri hür vicdanı hür irfanı hür vatan evlatları ile ideolojik kirlenme ile iğfal edilmemiş bir yargı sistemi kurup adaleti mülkün temeline yerleştirmek olmalıdır aksi halde yok olup gideceğiz diye korkuyorum.
Verdiğim Ruanda misalini bile ters bir bakış açısı ile anlayamadınız. Bu misal iki ülkenin kıyaslanması değildi. Bir formülü açıklamak içindi.Orada aynı dili konuşan aynı dine inanan aynı kültürü paylaşan bir toplum vardı.Yani bizdeki Alevi Sünni ya da Kürt Türk bölünmeleri ile yönetilmesine fırsat vermeyen bir yapı idi. Sonra ne oldu. Size kısa bir alıntı ile anlatayım. Hutular ile Tutsiler bazı kafatası ölçümleri ile emperyalistlerin yassı burunlular ve sivri burunlular gibi komik bazı ayrılık noktaları icat ederek bölmeleri ile ortaya çıktı.Yani bizdeki CHP için bir azınlık yaratmak çabaları ve onu desteklemeleri ile aynı taktik uygulandı. Ülkede o zaman yaşayanların %90'ı Hutu, %9'u Tutsi, %1'i ise Pigmeydi. Pigmeler yaşam alanı ve kültür olarak diğerlerinden farklı olsa da, o güne kadar bir arada yaşayan Tutsi ve Hutular birbirlerinden çok farklı görülmüyordu. Afrika siyasetinde yönetici ve yöneten unsurların birbirinden ayrılması prensibini uygulayan Belçikalılar bu politikayı Ruanda için kontrolün elde tutulmasının garantisi olarak gördüler ve bölgede bulunan azınlıktaki Tutsileri, Hutulara karşı desteklemek amacıyla ırka dayalı bazı ayrıcalıklar verdiler. Koloni güçlerine kolaylık olması amacıyla, herkese ırkını gösteren kimlikler dağıtıldı. Tutsi ve Hutuların aslında ortak olan dil-gelenek-etik geçmişleri ve kültürleri yok sayılarak, bir tür yapay ırksal ayrımcılığa başlandı. Belçikalı yöneticiler ayrımcılığı körüklemek amacıyla, işe alımlardan hastane kabullerine kadar bütün kararları ırksal farklılıklara göre almaya başladılar. Bu dönemde Tutsiler, Hutulara göre çok daha iyi yaşam şartlarına ve daha iyi işlere kavuştu. İnsanların hangi ırktan olduğuna karar verilirken bazı objektiflikten uzak ve akıl dışı kriterler kullanılmıştır. Etiyopya kökenli olduğuna inanılan Nuh'un soyuna dayandırılan Tutsilerin daha ince yapılı ve narin bir görünüşe sahip olduğu iddia edilmiş ve uzun boy, güzel görünüm gibi fiziki özellikleri olanlar Tutsi sayılmıştır. Bunun yanında zengin olanlar, örneğin, 10 inekten daha fazlasına sahip olanlar da Tutsi olarak kaydedilmiştir.
İşte bu misaldeki emperyalist taktik ülkemizde CHP nin zihniyetini öne çıkarıp Atatürk'ü önce milli bir kahraman ilan ederek Onun adına düşmanın Türkleri Türk den başka bir şeye dönüştürmekte araç olarak kullandıkları devrimleri uygulamış sonrada Atatürk'ün ölümü yada öldürülerek devre dışı bırakılmasından sonrada devletin tüm çıkar musluklarını eline teslim ettikleri CHP üzerinden adına Atatürkçülük yada Kemalizm dedikleri pagan (putperest) bir din icat ederek Türk milletinin tarihi güç kaynağındaki moral güç kaynakları olan dini motiflerini imha ederek uzun yaşayamayacağı ağır bir kültür devrimi ile yaşasa bile iflah etmeyeceği sakat bir ucube yaratmayı amaçlamışlardır.Düşmanını tanımayan veya kendisi tüm çıkar kaynaklarını elinde tutmak isteyen yabancı projenin ürünü olan CHP zihniyeti Türk milletini zaman içinde imha edecek olan bu formülü bir matah gibi halkımıza alkışlatarak uygulamıştır.Benim işim düşünmek ve teşhislerimi anlatmaya çalışmaktır.Gözü olana gösteriyorum. Kulağı olanda duyuyor. Türkiye Ruanda dan çok daha kötü durumlara düşürülebilecek ayrıştırılma ihtimali olan pek çok faktöre sahiptir. Çünkü biz gücümüzü kardeşlik ile çevremize topladığımız kavimler harmanından, çevremizdeki arka bahçelerimiz olan komşu ve akraba ülkelerden ve dini özgürlüklerden alırız. CHP Bizim güç kaynaklarımızı imha etmek için kurdurulmuş bir partidir. Ve asla kendi yörüngesi dışında partiler kurulmasına izin vermeyecek bir devlet yapılanmasını gerçekleştirmekle kendileri farkına varmasalar da ülkemiz ve milli bütünlüğümüz içinde, gereğinde büyüyüp güçlenmemiz içinde, bunların dışında sade insanlar olarak bir arada kardeşçe yaşamamız içinde, asıl gerçek ve en büyük tehdittir diye düşünüyorum..A.D.Şimşek
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum ,parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır...Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş ,Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.
-----------------------------------------------------------------
"ANADOLU HABER GÜNLÜĞÜ" grubu.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---