Eleştirel Çözümleme; Kim Nerede duruyor? Bülent Esinoğlu
Bir çözümlemeye girmeden biliyoruz ki, bilinenleri bir tarafa koyarız. Denklemleri oluştururuz. Ardından maksadımız olan bilinmeyeni buluruz. Eğer sosyal olaylar örgüsünde de mantık işliyorsa burada da böyle olması gerekir.
Ben burada bir çözümleme yapacağım. Sonucun doğruluğu verilerin doğruluğu ile doğru orantılıdır. Önce olaylar. Yani veriler. PKK olaylarındaki hızlı artışlar. Şehirlerde PKK yandaşlarının bazı kışkırtmalara tabi tutulması ve Türk Halkından buna karşı gelen tepkiler. PKK saldırılarının doğrudan Amerikan işgali altındaki bir ülkeden gelmesi yani Amerika'dan gelmesi ve ağır silahlar kullanabiliyor olmasıdır.
Amerika ile ilgili veriler.
Amerika'nın dünyada, bilhassa da Ortadoğu'da çok zor durumda olmasıdır. Bunun için çekilmeden önce Kukla Oluşumu Türkiye'ye kabul ettirmek istiyor. PKK'nın silahlı saldırıları ve Mütareke medyası vasıtasıyla Ordumuzu kışkırtıyor. Orduyu darbeye zorluyor.
Bunu Amerika'nın yayın organı Taraf'tan görebiliyoruz.
Başbuğ'un herkesin duracağı yeri iyi belirlesin uyarısından sonra bile kışkırtıcı yayınlarına devam ediyor. Sözün bittiği yere gelindiğini anlayan RTE taktik bir açıklama yapıyor. "Ben ordunun yanındayım" diyerekten. Tabi darbe olursa kendisi de güme gidecek. Bu açıklamanın göstermelik olduğunu nereden anlıyoruz? Terörle mücadele kurulunun zorlu toplantılarında "demokrasi ve güvenliği dengeleyeceğiz" gerekçesi ile ordunun hiçbir talebinin karşılamamasından. Başka nereden anlıyoruz? Tüm Fethulah medyası orduya karşı savaşı sürdürüyor.
Peki, ABD'nin Türk Ordusunu darbeye zorlamasının sebebi yalnızca Kukla oluşumun kabulü müdür? Hayır. ABD tecrübelerinde ötürü bilmektedir ki, şimdi halktan yana yapılacak bir darbe olsa bile birkaç ay sonra ABD'nin denetimine geçer. ABD biliyor ki, halk-ordu bütünlüğü olmayan tüm darbeler eninde sonunda soysuzlaşır. ABD'ye teslimiyetle sonuçlanır. Halkın yanında olmadığı bir darbe Türk Ordusunu çok zor durumda bırakır. 12 Eylül'de olduğu gibi. ABD, Türk Ordusuna karşı yürüttüğü provokasyonun sonuna geldi. Başbuğ'un herkes durduğu yeri iyi belirlesin ifadesi sözle söyleneceklerin sonuna gelindiğini göstermektedir. Ama Amerika'nın yayın organı Taraf provokasyona devam etmektedir.
Diyeceksiniz ki, ABD orduyu neden darbeye kışkırtsın, zaten siyasi iktidar kendi elinde, istediğini ona yaptırır. Evet, ama Ordunun Türkiye yanlısı duruşu da ortadadır. Silah kimde ise güç eninde sonunda ondadır.
Bu gücü teslim almaya çalışıyorlar.
Başaramayacaklar. 2008-10-18,
Bir çözümlemeye girmeden biliyoruz ki, bilinenleri bir tarafa koyarız. Denklemleri oluştururuz. Ardından maksadımız olan bilinmeyeni buluruz. Eğer sosyal olaylar örgüsünde de mantık işliyorsa burada da böyle olması gerekir.
Ben burada bir çözümleme yapacağım. Sonucun doğruluğu verilerin doğruluğu ile doğru orantılıdır. Önce olaylar. Yani veriler. PKK olaylarındaki hızlı artışlar. Şehirlerde PKK yandaşlarının bazı kışkırtmalara tabi tutulması ve Türk Halkından buna karşı gelen tepkiler. PKK saldırılarının doğrudan Amerikan işgali altındaki bir ülkeden gelmesi yani Amerika'dan gelmesi ve ağır silahlar kullanabiliyor olmasıdır.
Amerika ile ilgili veriler.
Amerika'nın dünyada, bilhassa da Ortadoğu'da çok zor durumda olmasıdır. Bunun için çekilmeden önce Kukla Oluşumu Türkiye'ye kabul ettirmek istiyor. PKK'nın silahlı saldırıları ve Mütareke medyası vasıtasıyla Ordumuzu kışkırtıyor. Orduyu darbeye zorluyor.
Bunu Amerika'nın yayın organı Taraf'tan görebiliyoruz.
Başbuğ'un herkesin duracağı yeri iyi belirlesin uyarısından sonra bile kışkırtıcı yayınlarına devam ediyor. Sözün bittiği yere gelindiğini anlayan RTE taktik bir açıklama yapıyor. "Ben ordunun yanındayım" diyerekten. Tabi darbe olursa kendisi de güme gidecek. Bu açıklamanın göstermelik olduğunu nereden anlıyoruz? Terörle mücadele kurulunun zorlu toplantılarında "demokrasi ve güvenliği dengeleyeceğiz" gerekçesi ile ordunun hiçbir talebinin karşılamamasından. Başka nereden anlıyoruz? Tüm Fethulah medyası orduya karşı savaşı sürdürüyor.
Peki, ABD'nin Türk Ordusunu darbeye zorlamasının sebebi yalnızca Kukla oluşumun kabulü müdür? Hayır. ABD tecrübelerinde ötürü bilmektedir ki, şimdi halktan yana yapılacak bir darbe olsa bile birkaç ay sonra ABD'nin denetimine geçer. ABD biliyor ki, halk-ordu bütünlüğü olmayan tüm darbeler eninde sonunda soysuzlaşır. ABD'ye teslimiyetle sonuçlanır. Halkın yanında olmadığı bir darbe Türk Ordusunu çok zor durumda bırakır. 12 Eylül'de olduğu gibi. ABD, Türk Ordusuna karşı yürüttüğü provokasyonun sonuna geldi. Başbuğ'un herkes durduğu yeri iyi belirlesin ifadesi sözle söyleneceklerin sonuna gelindiğini göstermektedir. Ama Amerika'nın yayın organı Taraf provokasyona devam etmektedir.
Diyeceksiniz ki, ABD orduyu neden darbeye kışkırtsın, zaten siyasi iktidar kendi elinde, istediğini ona yaptırır. Evet, ama Ordunun Türkiye yanlısı duruşu da ortadadır. Silah kimde ise güç eninde sonunda ondadır.
Bu gücü teslim almaya çalışıyorlar.
Başaramayacaklar. 2008-10-18,
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum ,parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır...
Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş ,Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
*Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.
-----------------------------------------------------------------....
"ANADOLU HABER GÜNLÜĞÜ" Haber Bilgi Paylaşım grubu.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.