Evet, Değişmesi gereken Siyasi partiler yasası (SPY) dır, gerisi laf-ı güzaftır..
Yürürlükteki Siyasi Partiler Yasası (SPY) aslında DEMOKRATİK değil.
Ona bağlı olarak ortaya çıkan parti tüzükleri hele, hiç demokratik değil.
Tüzüklerde liderin iki dudağı arasına bakan maddeler dolu.
Eviş getirir, geviş getirirler, bir bakarsınız yine dediklerini yaparlar.
Tokmağı eline kim geçirirse, hükümran o olur.
Aslında olan, Cennet Türkiye'ye oluyor.
Bizlere oluyor.
Siyasi partiler yasasının bir an evvel değişmesi milletimizin ve devletimizin yararınadır.
Bir yandan Lider sultaları yaratan bu kanun bir yandan da tüyü bitmedik yetimin hakkının olduğu yani bir başka deyişle beytül mal dediğimiz devlet kasasından trilyonları almaktalar.
Birde üstelik her yıl hazineden yardım alırlar.
Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir uygulama yok, biliyor musunuz?
Üstelik aldıkları yardım ile çoğu partimizin kime nereye hizmet ettikleri belirsiz.
Hesabını doğru dürüst bir soranda yok.
Harcamalar eften püften yerlere..
Kâğıda, naylon poşete, rozete ve reklâmasyona harcanır.
Kim adına?
Ve niye harcıyorlar fütursuzca?
Bu yıl hazineden yardım alan partilere bir bakın.
Çoğu aldı.
Allah'tan bir ikisi şimdi baraj altında kaldı da alamayacaklar.
Kara kara düşünüyorlar.
Ne yapacağız diye?
Geçen yıl aldıkları hazine yardımını alt alta koyup toplarsak 265 milyon dolar para bu partilerin kasasına aktı..
Ve her yıl da bu rakam aldıkları oy oranında artıyor.
Böyle bir şey olur mu?
Oluyor…
Neymiş de, bu partilere devlet vermez ise partiler parası olanların emrine girermiş…
Şu komediye bakın.
Dünyanın neresinde bu var?
Hazineden paraları alıyorlar ve lüks bir yaşam içine giriyorlar.
Hepsinin Genel merkezlerine bir bakın.
Göğe yükseliyorlar mübarek.
Altlarındaki arabaların şaşalarına bakın.
Harcamalara bir bakın.
Kimin parası ve nasıl harcıyorlar?
Kendi paraları olsa, zor elde etseler böyle kolay harcarlar mı?
Üstelik bir de bu beleş gelen hazine yardımı ile partilerin genel başkanları lider eğemen politikalarını da sürdürmeye devam ediyorlar.
Lider sultaları her yıl kalkacak denir, kalkmaz.
Genel Başkanlık koltuğuna oturanın fikri değişir.
Aşağıda iken farklı, yukarı çıkınca farklı konuşur.
Bu bizim geleneksel siyaset yapımızda mevcut.
Üstelik bu hazine yardımı belirli bir oy oranını alana veriliyor.
Herkese her partiye de değil.
Yani burada da bir eşitsizlik ve adaletsizlik var.
Bir an evvel siyasi partiler kanunu değişmelidir.
Hem yardım konusu, hem anti demokratik maddelerin tüzüklerde varlığı konusu için değişmelidir.
Fakir fukara halktan toplanan vergiler ile birileri bizim sırtımızdan saltanat sürmemelidir.
Partilere verilen hazine yardımı ile, bir düşünün, ne yapılmaz?
Bir yandan tasarruf diyeceksin milletten kısacaksın.
Diğer yandan, hazine darda deyip ha bire vergi üstüne vergi çıkartacaksın halka yükleneceksin.
Bir taraftan da böyle lüzumsuz bir yardımla lider sultaları ve ayrıcalıklar yaratacaksın.
Bu adaletsiz uygulamaya millet olarak dur demeliyiz.
En önemli konu ise, Siyasi Partiler yasasından doğduğu söylenen partilerimizin iç tüzükleridir.
Bu tüzükler antidemokratik maddeler ve yaptırımlar ile doludur.
Hiç inceleyen ve bakan yok mudur?
Kanun partilerin yaptığı iş ve işlemler Demokrasiye uygun olmak zorundadır dediği halde, bakarsınız demokratik olmayan çok iş ve işlem yapılır ama denetleyen olmaz.
Almış başını gidiyor partilerimiz.
Yine bakarsınız TC kimlik uygulaması işi çıkmıştır ve çok önem arz eder.
Ama bakarsınız aynı kişi 5 partide üye çıkar.
Bunun engellenmesi için vatandaşlık numarası ile kayıt başlatılmış fakat partilerdeki kayıtlar halen disipline edilememiştir.
A partisindeki üye B partisinde de üye çıkmaktadır.
Artık bu düzenlemede neticelenmelidir.
Simsar siyasilerde ortaya çıkmalıdır.
Kim hangi siyasi partinin üyesi ise adam gibi üye olmalıdır.
TC kimlik numarası uygulaması artık hayata sıkı bir şekilde geçmeli, siyasi partiler ikaz edilmeli, TC kimlik numaraları olmayanlar üyelikten düşmeli, tüm kayıtlar TC kimlik numarası üzerinden gerçekleşmeli ve bir kişi iki ayrı üç ayrı partiye kayıt yaptıramamalıdır.
Ayrıca yeni çıkacak olan siyasi partiler yasasında, kesinlikle Parti tüzüklerindeki antidemokratik yaptırım ve uygulamalar kalkmalıdır. "Genel idare isterse ya da Merkez karar kurulu isterse yapar, alır, atar, keser, son verir" gibi ibareler tüzükten kalkmalı, elastiki laf ve ibareler tüzüklerde bulunmamalıdır.
Ne demek genel idare isterse.
Derebeylikle mi yönetiliyor bu toplum.
Onun için Siyasi Partiler Yasası acilen ele alınıp tertemiz, demokratik, çağdaş, uygar hale getirilmelidir.
Bana gelen birçok başvuru ve mesajda her biri birer tüketici olan vatandaşlarımızın bu uygulamaya son verilmesini ve siyasi partiler kanununun değiştirilmesini, hazine yardımının kaldırılmasını, parti tüzüklerinin ise daha demokratik hale gelmesini istiyorlar.
Ama dinleyen kim, takan kim, anlayan kim…
Umurunda mı siyasilerin, ikbal peşinde koşanların, dama çıkanların…
Bunlar dama çıktılar mı, merdiveni de çekiyorlar.
Aşağıda kalanlar düşünsün…
MUSTAFA GÖKTAŞ
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu grubun hiç bir siyasi oluşum ,parti, vakıf, örgüt, dernek veya benzeri yapılanmalarla alakası yoktur.Aynı zamanda onlara uzaklığı veya yakınlığıda bulunmamaktadır...
Müslüman Anadolu İnsanının Tarafında yer alan Gerçek Vatanseverliği ilke edinmiş ,Anti Emperyalist HABER BİLGİ PAYLAŞIM STANDIDIR.."
*Grupta yayınlanan yorum ve yazılardan yazarları sorumludur.
-----------------------------------------------------------------....
"ANADOLU HABER GÜNLÜĞÜ" Haber Bilgi Paylaşım grubu.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : anadoluhaber@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: anadoluhaber-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/anadoluhaber?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.