GENİŞ AÇI HİKMET BİLA Bir AB GENİŞ AÇI HİKMET BİLA Bir AB Ülkesi Yanıyor Yunanistan'da bir hafta önce başlayan isyan yayılıyor. Ve artık bütün dünya biliyor ki, isyanın nedeni, 16 yaşındaki bir çocuğun polis tarafından öldürülmesi değildir. Her ne kadar, Aralık 2008 'Yunan isyanı', haksız, hukuksuz, kanunsuz polis kurşununa görülmemiş tepki örneği olarak tarihe geçecek olsa da asıl neden daha derinlerde. Yunan halkının, tek bir polis kurşununa karşı topluca ayaklanacak bilinç düzeyine ulaştığını söylemek herhalde kolay değil… Öyle olsaydı, Atina ve Selanik başta olmak üzere Yunan kentleri göstericiler tarafından yakılıp yıkılmaz, sokaklar savaş alanına dönmezdi. İki buçuk milyon kişi greve gitmez, yaşam felç olmazdı. Karamanlis iktidarı, isyan karşısında çaresiz. Erken seçim çağrılarına kararlılıkla direniyor ve böyle giderse hükümetinin sert önlemler alacağını, gösterileri yasaklayacağını söylüyor. Anayasanın 11'inci maddesine dayanarak, üniversite dokunulmazlığının kaldırılması da hükümetin planları arasında. Yüzlerce dükkân, banka ve aracın yakılıp yıkılması, bu ülkedeki öfke birikiminin artık taştığını, denetimden çıktığını gösteriyor. Artık anlaşılıyor ki, ayağa kalkanlar Yuanistan'ın 20-25 yaşındaki gençleridir. Çünkü Yunanistan'da işsizlik oranı yüzde 11'i aşmıştır; gençler arasında bu oran daha yüksektir. Demek ki, 27 yıldır Avrupa Birliği üyesi olmak, o gün bugündür Avrupa'dan fonlanmak, bir ülkenin gelişmiş olması için yetmiyormuş. Refah düzenin yükselmesi, gelir dağılımındaki uçurumun azaltılması, işsizliğin önlenmesi için, havalı havalı AB bayrağı dalgalandırmak yeterli değilmiş. Yunanistan bir AB üyesi. 27 yıldır. Yoksulluk, işsizlik, adaletsizlik alttan alta çığ gibi büyümüş. Parlak nutukların, göz kamaştıran istatistiklerin, mavi-beyaz turistik fotoğrafların, Helen şarkılarının gölgesinde insanların iflahı kesilmiş. Öfke o kadar birikmiş ki, bir çocuğun polis kurşunuyla öldürülmesi bardağı taşırmış. O olay yaşanmasaydı, belki başka bir kıvılcım isyanı tetikleyecekti. Yunanistan bir AB üyesi. 27 yıldır. Bugün sokakları cehennem gibi yanıyor. Çatışmalar, grevler, polis müdahaleleri, gaz ve sis bombalarıyla göz gözü görmüyor. Ve hükümet demokrasiyi askıya alma, insan haklarını kısıtlama planları yapıyor. Hatta bunları yapacağını açıkça ilan ediyor. Bu ne iştir? Yunanistan'ı Avrupa Birliği'ne götürenler de, Avrupa Birliği de başka şeyler söylemişlerdi oysa… 'Yunanistan AB'ye girecek, dertler bitecek' demişlerdi. Gül bahçeleri vaat etmişlerdi. Bugün Yunan ağlıyor, Yunanistan yanıyor. 'Yunanistan'ın temelinden sarsıldığı' yorumları yapılıyor. Bu bir dönüm noktası. AB için de AB üyesi Yunanistan için de... Herhalde Yunanistan örneğinden alınacak çok ders var. Ders almasını bilenler için... |
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.