DTP'liler açlık grevine "dağa çıkma" tehdidiyle başladı
Demokratik Toplum Partisi (DTP), Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla terör örgütü PKK'nın sözde Türkiye Meclisi'ne yönelik 12 ilde gerçekleştirilen operasyonlarda parti yöneticilerinin de aralarında bulunduğu 52 kişinin tutuklanmasını protesto etmek için açlık grevi başlattı.
Diyarbakır Koşuyolu Parkı içerisinde kurulan çadırlarda başlatılan açlık grevine aralarında DTP Genel Başkanı Ahmet Türk, DTP Genel Başkan Yardımcısı Emine Ayna, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, milletvekilleri ve belediye başkanlarının da bulunduğu yaklaşık 5 bin kişi katıldı.
DTP Mardin Milletvekili Emine Ayna, başına 'ölüm oruçlarında' kullanılan kırmızı kurdele takarken, DTP Genel Başkanı Türk, kurdeleyi önce almadı, daha sonra ısrarlara dayanamayarak omzuna attı. DTP tarafından "DTP'yi susturma, silahları sustur, diyalogun önünü aç" sloganıyla Koşuyolu Parkı'nda bugün saat 10.00'da başlayan ve 5 çadırda iki gün sürecek açlık grevine katılanlar su, çay ve kahve dışında bir şey yiyip içmeyecek.
DTP Genel Başkanı Ahmet Türk, yaptığı basın açıklamasında DTP'ye yapılan operasyonların "dağa çıkmaya teşvik ettiğini" savundu. Türk, şunları söyledi:
"Partimize yönelik gerçekleştirilen operasyonda bu demokratik anlayışa karşı gelinmiştir. Bu saldırı ve operasyon siyasi çizgimize, halkımızın iradeleşmesine, barışçıl özlemlerine karşı girişilen ve siyasal ahlaka sığmayan bir saldırıdır. Yakalanan yüzlerce yönetici ve üyemiz şahsında 18 yıllık siyasal geleneğimizin yarattığı siyasal değerlerimizi tasfiye etmeye yöneliktir. Kürt sorunu özü itibariyle Türkiye'nin demokrasi ve Kürt halkının özgürlük sorunudur. Bu bakış açısıyla yaklaşınca esasına ilişkin doğru bir çözümü, hem de halk iradesinin içerisinde olacağı bir muhataplık konumu netleşmiş olacaktır. Hükümet hatta Genelkurmay bile zaman zaman dağdakilerin indirilme amaçlı olarak bazı politikaların gerekliliğine vurgu yaparken, partimize dönük bu darbe ile adeta dağa çıkmayı teşvik etmektedir. Böylece çatışmalı sürecin derinleşmesine hizmet eden bir politik yaklaşımında ısrarcı olduğu göstermiştir."
Operasyonlarla devletin 'sahte Kürt' yaratma çabaları olduğunu iddia eden DTP Genel Başkanı Ahmet Türk, "Sonuç itibariyle bu operasyon, devletin yarattığı 'sahte Kürt' yaratma çabaları, kaybettiği 'özgür Kürt'ün kazandığı bir seçim sonucu olarak ele alınmalıdır. Özgür Kürt'ün demokratik özerkliği esas alan, demokratik siyaset yönetim anlayışına karşı bir saldırıdır. Bu seçimde açığa çıkan demokratik siyasetin başarısını, barışçıl bir zemine dönüştürme şansı veren, PKK'nın bir Haziran'a kadar sürdüreceğini açıkladığı çatışmazsızlık kararı ve bu süreçte gelişebilecek diyalog ve uzlaşıya karşı da ağır bir darbedir. Biz diyoruz ki; DTP'yi susturma, silahları sustur. Barış için diyalogun önünü aç. İradesizle, siyasetsiz bir Kürt olmayı asla kabul etmeyeceğiz. Onurlu bir yaşam, onurlu bir duruştur. Bu nedenle buradayız; ya onurlu bir yaşam ya hiç; ya özgür iradeye dayalı bir siyaset ya da hiç" dedi.
DTP Genel Başkanı Türk'ün konuşması zaman zaman "PKK halktır, halk burada" sloganlarıyla kesilirken, Öcalan ve PKK lehine sloganlar atıldığı dikkat çekti.
Kaynak: Ajanslar
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.