İktidar için iki yol var

Saadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, ''İktidara gelmek için iki yol var, ya egemenlerin önünde boyun eğecek yerlere yatacaksınız, ya da halkın ve Hakk'ın yolundan gideceksiniz'' dedi.

Kurtulmuş, Tavşanlı Belediyesi Hüsnü Ordu Kültür Sarayında verdiği konferansta, halkın 29 Mart'ta oylarıyla Saadet Partisi'nin Türkiye için gerekli olduğu mesajını verdiğini söyledi.

Partisinin yerel seçimlerde farklı kesim ve siyasi eğilimdeki kişilerden oy aldığını ifade eden Kurtulmuş, bunun, Saadet Partisi'nin ciddiye alındığının bir göstergesi olduğunu söyledi.

Kurtulmuş, şöyle devam etti:

''Türkiye'de halkın istediklerine gelince, 'Bunu yapamayız, biz buna hazır değiliz' diyorlar, ancak egemenlerin istediğini yapmaya gelince bunları takır takır yapıyorlar. 1 Mart tezkeresine millet iradesi izin vermemiş, Türkiye'nin, ABD'ye yardım etmesinin önünü millet iradesi kesmiş ama 1 Mart'ta verilmeyeni hükümet sessiz sedasız, tıpış tıpış Amerikalılara vermiş. IMF ile anlaşmayı millet istemiyor. Onun için seçim meydanlarında bu konuyu ertelediler.''

Kurtulmuş, ABD Başkanı Barack Obama'nın Türkiye ziyaretinde ''ABD'nin 140 bin askerinin Türkiye kullanılarak Irak'tan çıkarılması'' ile ''Afganistan ve Pakistan'da Türkiye'nin asker gücünden yararlanılması'' gibi isteklerde bulunduğunu ifade etti.

Saadet Partisi'nin yerli, maneviyatçı, anti-emperyalist, ülkede yaşayan herkesin adaletini ve özgürlüğünü isteyen niteliklere sahip olduğunu söyleyen Kurtulmuş, ''İktidara gelmek için iki yol var, ya egemenlerin önünde boyun eğecek yerlere yatacaksınız, ya da halkın ve Hakk'ın yolundan gideceksiniz'' diye konuştu.

Varlık içinde yokluk çekiyoruz

Saadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, ''Sıradan bir Ortadoğu ülkesi miyiz, muktedir bir dünya devleti miyiz? Buna doğru bakmak gerekir'' dedi.

Kütahya'nın Tavşanlı ilçesinde faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin katılımıyla Ticaret ve Sanayi Odası'nda düzenlenen toplantıda konuşan Kurtulmuş, ''Varlık içinde yokluk çekmek ve artan işsizliğin, iktidarların bakış açısıyla ilgili olduğunu'' söyledi.

Türkiye'nin dünya üzerindeki yerinin doğru belirlenmesi gerektiğini ifade eden Kurtulmuş, ülkenin yerel zenginlikleriyle bağlantılı yatırımların önemli olduğuna dikkati çekti.

Kurtulmuş, Dubai ve Singapur'da yabancı sermaye dışındaki kaynakların işletilemez hale geldiğini belirterek, yabancı sermayenin gittikleri ülkelerde kalıcı yatırımlar yapmadığını savundu.

Ülke kaynaklarının işletilmesi yönünde yatırım yapılması ve gelişmenin bu yolda gerçekleştirilmesinin önemli olduğunu dile getiren Kurtulmuş, tarım politikaları, esnafa uygulanan vergilendirme, kamu yatırımlarının elden çıkarılması ve reel ücretlerin yeniden ele alınması gerektiğini kaydetti.

Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Özelleştirmenin ölçüsü kaçırılmıştır. Özelleştirmeden bahsetmeyenler 'çağ dışı' olarak adlandırılıyor. Bankacılık sektörünün özelleştirilmesinde de önemli yanlışlar var. Bu şekilde devam ederse önümüzdeki dönemde de özel sektörün elindeki fabrikalar elden gidecek. Her kesimin borçlandırıldığı ortamda Türkiye, krizlere açık hale gelmiş, ülkenin dörtte biri işsiz, üçte biri yoksulluk içindedir. Biz iktidara geldiğimizde liberal politikalardan vazgeçerek özelleştirme, taşeronlaştırma ve sendikasızlaştırmaya 'dur' diyeceğiz.''

Katılımcıların sorularını yanıtlayan Kurtulmuş, yabancı sermayenin ülkeye girişine karşı olmadıklarını, ancak büyük marketlerin mahalle aralarında bile açılmasının haksızlık olduğunu sözlerine ekledi.