.:: KomploTeorileri ::. BASBUG Yanıltılıyor mu yanıltıyor mu?

Yanıltılıyor mu yanıltıyor mu?
Son dönemlerde üst üste gelen eksik ve çelişkili açıklamalar, kamuoyunun zihninde soru işaretlerine yol açtı. Kamuoyu soruyor: Başbuğ mu yanıltılıyor, yoksa o mu milleti yanıltıyor...

Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, Genelkurmay Harekat Başkanlığı Bilgi Destek Dairesi 3. Bilgi Destek Şube Müdürlüğü'nde hazırlandığı iddia edilen skandal belgeyle ilgili bütün bilgisayarlara el konulduğunu açıklayarak, "Yapılan bütün incelemelerde, teknik bir ize rastlanmadı. Yani o bilgisayarlarda böyle bir şey yazılmamış" demişti. Genelkurmay Başkanlığı, daha önce de bazı hususlarda çok net beyanlarda bulunmuş ancak aradan geçen süre zarfında yanlış yönlendirildiği ortaya çıkmıştı. 

GÜVENSİZLİK MEYDANA GETİRİLİYOR
TSK tarafından üst üste yapılan açıklamaların belge, bilgi ve mahkeme kararlarıyla yalanlanması akıllara "Hatalı bilgilerle dolu dosyaları Genelkurmay Başkanı'nın önüne koyup, TSK'nın en üst makamının yanlış açıklamalar yapmasını sağlayarak, askerin toplum karşısında güvenini sarsanlar mı var?" sorusunu getirirken, yaşanan olaylar bu iddiayı doğrulayacak cinsten. İşte Genelkurmay Başkanı'nı yanıltan bilgiler: 

- DARBE GÜNLÜKLERİ 
Daha önce ortaya çıkan 'Sarıkız' ve 'Ayışığı' darbe günlükleri hakkında da Genelkurmay'ın herhangi bir soruşturma başlatmadığı ortaya çıkarken, dönemin Genelkurmay Başkanı Org. Yaşar Büyükanıt, "Arşivde araştırma yaptırdığını, böyle bir şey bulunamadığını" söylemişti. "Ayışığı" ve "Sarıkız" adıyla iki askeri darbe hazırlığını anlatan "Darbe Günlükleri"nin, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek'in bilgisayarından çıktığı, Savcı'nın talebiyle Emniyet'in yaptığı araştırma sonucu kesinleşmişti.

- BİNBAŞI EMEK OLAYI
Genelkurmay Başkanlığı'nın, Ergenekon soruşturması kapsamında ele geçirilen askerî mühimmatın hiçbirinin TSK'nın envanterine kayıtlı olmadığı yönündeki sözleri emekli Binbaşı Fikret Emek'in evinde çıkan cephanelik ve aldığı hapis cezası sebebiyle yalanlanmıştı. 'Askerî eşyayı gizlemek' suçundan hakkında kamu davası açılan Ergenekon davasının tutuklu sanıklarından emekli Binbaşı Fikret Emek, 1 yıl 8 ay 25 gün hapis cezasına çarptırılmıştı. Ergenekon soruşturması kapsamında Fikret Emek'in Eskişehir'de bulunan annesinin evinde, 26 Haziran 2007 tarihinde yapılan aramalarda Kanas suikast silahı, el bombaları ve askerî mühimmat ele geçirilmişti. Genelkurmay Başkanlığı, bir gün sonra 'askerî eşyayı gizlemek' suçundan soruşturma emri verdi. Yapılan soruşturma neticesinde Genelkurmay Askerî Savcılığı tarafından 22 Ocak 2008 tarihli iddianame ile kamu davası açıldı. Yapılan yargılama neticesinde, 25 Aralık 2008 tarihinde Emek'in 1 yıl 8 ay 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildi. 

- DÖNMEZ'İN SİLAHLARI ENVANTERDE
Ergenekon tutuklusu Yarbay Mustafa Dönmez'in Sapanca'daki evinde bulunan silah ve mühimmatın da MKE üretimi olanlarının TSK envanterine verildiği belirlenmişti.

- ADALET BAKANI, GENELKURMAY BAŞKANI'NIN GATA YANILGISINI DÜZELTTİ
Genelkurmay Başkanlığı'nın "GATA'ya sevkler Adalet Bakanlığı'nın gözetiminde yapılmaktadır" yönündeki açıklamasını ise bizzat dönemin Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin yalanlamıştı. Şahin, bakanlığın sevk zincirinde üniversite hastanelerinin bulunduğunu belirterek, "GATA'ya gidişlere üniversite hastaneleri izin veriyor" demişti.

- POYRAZKÖY YANILGISI
Ergenekon soruşturması kapsamında İstek Vakfı arazisinde yapılan kazılarda aralarında LAW silahları ve el bombalarının da bulunduğu çok sayıda askerî malzeme ele geçirilmişti. İlker Başbuğ, söz konusu arazide çıkarılan silah ve mühimmatların hiçbirisinin TSK'nın envanterinde olmadığını açıklamıştı. Ancak, Başbuğ'un açıklamaları Makine Kimya Endüstrisi'nin hazırladığı raporlarla yalanlanmıştı. MKE, konuyla ilgili hazırladığı raporda, aralarında LAW silahları ve el bombalarının da bulunduğu 'mühimmatın' önemli bir kısmının TSK'ya teslim edildiğini belgeleriyle ortaya koymuştu.

- İSTEK VAKFI ARAZİSİNE KİMSENİN GİREMEDİĞİ ORTAYA ÇIKTI
Genelkurmay Başkanı, Bedrettin Dalan'ın İSTEK Vakfı'na ait araziye Türk vatandaşı olan herkesin rahatça girip çıkabileceğini söylemişti. Ancak bölgeye bırakın herhangi bir vatandaşı, gazeteciler bile giremedi. 

- CİHAN MUHABİRİNİN BAŞINA GELENLER
Büyük Birlik Partisi lideri Muhsin Yazıcıoğlu ve arkadaşlarının hayatını kaybettiği helikopter kazasını takip için enkaz bölgesine giden Cihan Haber Ajansı muhabiri Lütfü Aykurt, askerî helikoptere alınmamıştı. Genelkurmay Başkanı, olayda bir kasıt olmadığını öne sürerek, "Konu çok speküle edildi. Kendisine deniliyor ki, 'Bu helikopterde sadece askerî malzeme taşıyacağız. Bunun için görevlendirildik. Sizi alamayız.' Olay günü hava açık. Artı 13 derece. Artı olay bölgesinden yaya olarak inen 350-400 kişi var" demişti. Meteoroloji'nin olay günüyle ilgili raporu Başbuğ'u yalanladı. Zira Meteoroloji'nin bölge ile ilgili verdiği ayrıntılı raporlarda da, belirtilen sıcaklığın dağa değil ovadaki ilçeye ait olduğunu ortaya koydu. Olay zamanında kaza mahallindeki sıcaklık ise -5 ile -8 derece arasında değişiyordu. Lütfi Aykurt ise kendisiyle birlikte sadece 2 köylünün olduğunu açıklamıştı.

ASLAN DEĞİRMENCİ/VAKİT



Yahoo! Türkiye açıldı!
Haber, Ekonomi, Videolar, Oyunlar hepsi Yahoo! Türkiye'de!
www.yahoo.com.tr --~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı " KOMPLO TEORİLERİ " grubuna üye olduğunuz için aldınız:

Bu gruba posta göndermek için ,
e-KomploTeorileri@googlegroups.com
adresini kullanınız...

Daha fazla seçenek için,
http://groups.google.com/group/e-KomploTeorileri?hl=tr adresinden bu grubu ziyaret edebilirsiniz...
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.