CUMHURBAŞKANLIĞI BAHÇELİYE YANIT VERDİ !


Köşk'ten Bahçeli'ye yanıt Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi'nden yapılan açıklamada, Milli Güvenlik Kurulu'nun (MGK) dünkü toplantısında yapılan bir sunumun içeriği ve bu konuyla ilgili çalışmaların sınır ve doğrultusu konusunda üyelerin ifade ettiği görüş ve tavsiyeler hakkında bilgi sahibi olunmadan bugün MGK'yı ve üyelerini hedef alarak yapılmış olan açıklamanın ''yakışıksız'' bulunduğu bildirildi.

Yazılı açıklamada, MGK toplantılarındaki görüşmelerin ''gizli'' olduğu belirtilerek şöyle denildi:

''Buna rağmen, dünkü MGK Toplantısında yapılan bir sunumun içeriği ve bu konuyla ilgili çalışmaların sınır ve doğrultusu konusunda sayın üyelerin ifade ettiği görüş ve tavsiyeler hakkında bilgi sahibi olunmadan bugün MGK?yı ve sayın üyelerini hedef alarak yapılmış olan açıklama yakışıksız bulunmuştur.

1 yorum:

  1. BAŞBUĞ'DAN GÜNÜMÜZE
    Türkiyemizde bölücülüğe karşı kılıf olmak üzere birtakım sözler
    ileriye atılmaktadır, siyasi çözümden bahsedilmektedir veyahut
    demokratik hakların verilmesinden bahsedilmektedir.
    Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yaşayan bütün vatandaşlarımız
    eşit haklara sahip, eşit ve hür vatandaşlardır. Hiçbirinin diğerine
    bir üstünlüğü yoktur. Herhangi etnik gruba mensup olan bir kimsenin,
    kendisi için bir özellik, özel haklar talep etmesi memleketin yararına
    değildir. Etnik ırkçılığa dayanan, şövenizme dayanan tutumlar
    zararlıdır.
    Şimdi bugün, bir bölgede yaşayanın konuştuğu diyalektin, diğer
    bölgelerde konuşulan Türkçeden farklı oluşunu ileri sürerek, bu
    bölgeye ayrı haklar istemek veyahut demokratikleşme kılıfı altında
    bölücülüğe yol açacak birtakım durumlar ortaya çıkarmaya kalkışmak,
    Türkiye'nin dağılmasına başlangıç teşkil eder.
    Onun için Türkiye'mizde, bilhassa aydın geçinen bazı kimselerin, "Ben
    Kürdüm, Kürtçe eğitim hakkımı tanıyın, Kürtçe yayın hakkımı verin..."
    diye konuşmaları, etnik ırkçılığın daniskasıdır. Etnik ırkçılık ve
    şövenizm, Türk milletine bela getirir, felaket getirir.
    Güneydoğuda karşılaştığımız terör olaylarını o bölgedeki halkımızın şu
    isteğinden, bu isteğinden meydana geliyor diye kabul etmek yanlıştır.
    Bu bölücü terörün sebebi, Türkiye'yi yıkmak isteyen, Türkiye'mizin
    düşmanlarının kışkırttığı bir harekettir. Bunlar memleketimizdeki
    çeşitli ayrılıkları ellerine dolayarak, mezhep ayrılıklarını
    kışkırtarak, milletimizin milli birliğini parçalamaya
    çalışmaktadırlar.
    Yanlış demokrasi anlayışlarıyla Türkiyemizi şehit vermeyelim.
    Bugüne kadar bazı şeyleri hoş karşıladık; masum üsluplar içinde, Kürt
    halkı-Türk halkı ayırımlarını söyleyenleri dinledik. Sanılmasın ki ne
    yapılmak istendiği anlaşılmamıştır. Herkes haddini bilmelidir. Burası
    Türkiye'dir; bu kutsal vatanın adı, köyümüz, kentimiz, bölgemiz, ne
    olursa olsun, Türkiye'dir. Türkiye'de yaşayan herkesin, ailesi,
    sülalesi, aşireti, kabilesi,etnik kökeni ne olursa olsun, müşterek adı
    Türk'tür. Bu gerçeği kabul etmeyenlerin, Türk gerçeğini kabul
    etmeyenlerin bu ülkede hiçbir hakları olamaz. Bu ülkede tek bayrak
    vardır, o da AyYıldızlı Türk bayrağıdır.
    Bu ülkenin resmi dili Türkçedir. Herkes evinde ve kendi arasında
    istediği lisanı kendi lehçesiyle konuşabilir; ancak, Türkiye'de eğitim
    Türkçe yapılır. Televizyonlarda Türkçe konuşulur, Türkçe okunur,
    Türkçe söylenir; gazetelerin de Türkçe çıkması gerekir. Türkiye üniter
    bir devlettir; hiç kimse bunu tartışamaz; hele hele pkk belası
    önümüzde dururken hiç tartışamaz, tartışabileceğin de söyleyemez.
    Önce şu terör ve bölücülük akımları Türkiye'de yok olsun, ondan sonra
    herşeyi kendi aramızda oturup konuşabiliriz. Özetle, milli birlik ve
    beraberliğimizi zedeleyecek, birbirimize olan saygı ve kardeşliği
    gölgeleyecek hiçbir şeye müsaade etmemeliyiz.

    BAŞBUĞ ALPARSLAN TÜRKEŞ

    TMMM Tutanaklarından(1991-1995)

    YanıtlaSil

Yorumlarınızda Kişilik haklarına saldırı,küfür ve benzeri ifadeleriniz yayınlanmamaktadır.Yorumları yazarken İsminizi belirtmeniz önemle duyurulur.